Her bilgi ancak kaynağı kadar güvenliyse..

Geçen hafta ortası Konda bir anket yayınladı. Anket sonucu yayımlamanın yasak olduğu dönemdi, ama olsun, başbakan bu yasağı deldikten sonra herkes delebilirdi. Şirkete göre üç adayın oy yüzdeleri sırasıyla 57, 34 ve 9 olacaktı.

Sabah gazetesinin 7 Ağustos Perşembe günkü sayısında görüşleri yer alan şirket başkanı Tarhan Erdem, “Erdoğan 2010 referandumuna yakın oy alacak” dedi. Referandumda evet cephesi %58 almıştı.

Kendi ifadeleriyle “yüzde 99 güven aralığında ve hata payı artı-eksi yüzde 2,6” olan anket, seçime günler kala, yasağı delmek pahasına yayınlandı ve seçim günü ortaya çıktı ki kazanan adayın oyunu olduğundan yaklaşık 5,2 puan fazla “bulmuştu” bu anket. Yani açıkladığı hata payının iki katı kadar.

Bununla kalsa yine iyi. Bir de – herhalde önceki seçim anketlerindeki başarılarının verdiği güvenle - ankete dayanarak günler öncesinden seçim yorumları yaptılar. Ağırdır ve Erdem. Sanki seçim olmuş bitmiş gibi. Cumartesi gününden “İlk turda bitmesi iyi oldu” yazan Fuat Keyman gibi. (Buradan hareketle, “somut koşullardan etkilenmeyen, her durumda hayatın onayladığı sanılan ve öyle satılan risksiz ezberlerin sayıklanması” ayrı bir yazıyı hak ediyor).

Şimdi de konuşmaya devam ediyorlar anlaşılan. T24 ve Hürriyet’te ben gördüm, bir arkadaşım televizyonda görmüş, Bekir bey “şunlar tasfiye olur, seçim şunu gösterdi, böyle gitmez, onu sebebi bu, berikinin şu” demeye tam gaz devam ediyor.

Oysa Japon olsalar harakiri yapmaları gerekir miydi bilmem ama, iş ahlakı istifa değilse bile en azından özür ve düzgün bir açıklama gerektirir.

Sayın Tarhan Erdem ve Sayın Bekir Ağırdır, 

Kamuoyunun kafasında; son anketiniz, onu açıkladığınız zaman, metodolojiniz ve anketin sonuçlarından yola çıkarak yaptığınız yorumlarla ilgili çok ciddi bir takım soru işaretleri vardır.

Anketin başka bazı etkenlerle beraber seçimin sonucunu etkilemiş olabileceğine ya da bunu hedef almış olabileceğine dair kaygılar, kazanan adayın oyunu yaklaşık 5,2 puan yüksek tahmin etmenizden dolayı ayyuka çıkmıştır.

Seçim ve siyaset yorumlamak yerine bir an önce halka hesap vermeyi tercih etmezseniz, bundan ya misyonunuzu tamamladığınız, ya da olup biteni anlamadığınız sonucu çıkar.

Hiçbir şey olmamış gibi davranamazsınız. “Katılım oranını tahmin edemedik” cümlesi de tek başına bu kadar büyük farkı açıklamaz.

Hayırlı olan bir şey varsa, o da belki önümüzdeki süreçte anketlere kayıtsız şartsız güven duyulmasının önüne geçmiş olmanız, ki gerçekten az şey değil.

Ama bu anket rezaletinin hesabını vermeden, kamusal alanda menemen tarifi bile vermemelisiniz.

Çünkü sitenizde yazdığı gibi, “Her bilgi ancak kaynağı kadar güvenlidir”.