Hollanda’da 150 temsilcili mecliste oyların yüzde 27’sini alan Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) 36 sandalye kazanarak iktidara gelirken, sol partiler oy kaybetti. Aşırı sağcı Wilders'in partisi de bariz bir oy kaybı yaşadı ve ana muhalefet pozisyonunu yitirdi. Hiçbir partinin tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşamadığı ülkede, en az 3 partili bir koalisyon bekleniyor.

Hollanda seçimleri sona erdi: 3 partili koalisyon bekleniyor

Yaklaşık 13 milyon 200 bin seçmenin kaydının olduğu Hollanda’da, 15-17 Mart arasında koronavirüs pandemisinin gölgesinde yapılan ve Karayipler’deki 3 adada da oy kullanılan seçimler, yüzde 81 katılımla sona erdi.

Ipsos sandık başı anketine göre, parlamentonun alt kanadını oluşturan 150 sandalyeli temsilciler meclisi seçimlerinden yine en az 3 partili bir koalisyon seçeneği çıktı. Resmi olmayan sonuçlara göre, Mark Rutte liderliğindeki VVD, sandalye sayısını 3 artırarak 2017 seçimlerinde olduğu gibi yine sandıktan birinci parti çıktı.

Başbakan Mark Rutte'nin lideri olduğu liberal sağcı Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD), seçimleri yüzde 27 ile kazandı. Covid-19 salgını, sürü bağışıklığı ve aşı tedariki gibi konularda sık sık eleştirilere maruz kalan Rutte’nin partisi VVD bir önceki seçimlerde 33 olan sandalye sayısını 36’ya çıkardı.

Seçimlerden sonra açıklama yapan Rutte, “Ezici bir zafer kazandıklarını ve daha 10 yıl daha ülkeye yönetmeye enerjisi olduğunu” belirtti. Ayrıca Rutte, son 10 yılda her şey pek yolunda gitmedi diyerek, ”Ama tabii ki önümüzdeki yıllar için de masadaki asıl mesele, koronadan sonra ülkenin nasıl yeniden inşa edileceği” diye konuştu.

Seçimlerde sürpriz bir şekilde oylarını en fazla artıran parti olan sol liberal parti D66, bir önceki seçimde 19 olan sandalye sayısını 8 artırarak 27’ye çıkardı ve böylece VVD’nin arkasından ana muhalefet partisi durumuna yükseldi. Bu sonuçla, seçimlerin en büyük kazananı, Filistinli eski El Fetih üyesi Anis al Qaq ile evli olan ve bu nedenle aşırı sağcı kesimler tarafından sık sık eleştirilen eski diplomat Sigrid Kaag liderliğindeki sol liberal D66 oldu.

AŞIRI SAĞCI WILDERS ANA MUHALEFETİ KAYBETTİ

Seçim öncesi 4 büyük partinin seçimden sonra "koalisyon yapmayacağız" dediği Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV), bariz bir oy kaybı yaşayarak üçüncü parti oldu. Bir önceki seçime göre 3 sandalye kaybeden aşırı sağcı Wilders'in liderliğindeki PVV, 17 sandalye alarak ana muhalefet pozisyonunu da kaybetti.

Bir başka aşırı sağcı Thierry Baudet'in liderliğindeki Demokrasi için Forum Partisi (FvD) 2017 seçimlerine göre sandalye sayısını 2'den 7'ye çıkarırken, ilk defa genel seçimlere katılan FvD'den ayrılanların kurduğu JA21 Partisi de 3 sandalye kazandı.

Buna göre, aşırı sağcıların Meclisteki toplam sandalye sayısı 22'den 27'ye çıktı.

SEÇİMLERİN DİĞER KAYBEDENİ DEMOKRATLAR VE SOL PARTİLER

Diğer koalisyon ortaklarından Hristiyan Demokrat Parti (CDA), 5 milletvekili kaybederek, sandalye sayısını 19'dan 14'e düşürürken, bir başka koalisyon ortağı Hristiyan Birlik Partisi (CU) 4 sandalye ile yetindi.

Geçen seçimlerde solun en büyük partilerden Yeşil Sol Parti (GL) ile Sosyalist Parti (SP) muhalefette olmalarına rağmen oy kaybı yaşadı. Her iki partinin de 14 olan milletvekili sayıları, son seçimlerde 8'e düştü.

HAYVAN HAKLARI PARTİSİ VE GÖÇMEN PARTİLERİ OYUNU YÜKSELTTİ

Hayvan Hakları Partisi (PvdD) de, 5 olan milletvekili sayısını 6'ye yükseltti.

Seçimlerde, Denk Partisi lideri Tunahan Kuzu'nun yanı sıra, VVD'den Dilan Yeşilgöz, D66'dan Hülya Kat, Sosyalist Parti'den Mahir Alkaya, Volt Partisi'nden Nilüfer Gündoğan doğrudan meclise girmeye hak kazanan Türkiye kökenli isimler oldu.

Listelerde alt sıralarda yer alan diğer Türkiye kökenli adayların durumu, tercih oylarının sayılmasından sonra netleşecek.

3 PARTİLİ KOALİSYON

Üyelerinin çoğu Türk ve göçmenlerden oluşan ve geçen seçime göre 1 sandalye kaybeden Denk Partisi ise 2 milletvekili ile temsil edilecek.

Hiçbir partinin tek başına hükümet kuracak çoğunluğa ulaşamadığı ülkede, en az 3 partili bir koalisyon bekleniyor.