Hortum seraları yok etti

İklim değişikliğinin bir sonucu olarak Antalya’da meydana gelen şiddetli hortum, plansız kentleşmeyle de birleşince bilanço ağır oldu. 2 kişinin hayatını yitirdiği afet, İl genelinde 21’i ağır 229 binada da hasar oluşturdu.Hortum sırasında, içinde bulunduğu aracın sürüklendiği derede kaybolan Kader Buse Acar’ı arama çalışmaları ise sürüyor.

Toplamda 26 bin dönüm tarım arazisinin de zarar gördüğü Antalya’daki seralarda onarım çalışmaları başladı. Üretici zararının büyük olduğunu söyleyerek, yetkililere yardım çağrısında bulundu. Serik ilçesinde 15 mahallede yaklaşık bin 500 dönüm cam ve plastik sera, hasar gördü.

‘Bankaya borçlandık’

Bilginler Mahallesi’ndeki seraları hasar gören Doğan Yıldırım, kırılan camları yenilemeye başladıklarını; ancak cam bulmakta zorlandıklarını söyledi. Mahsulün zarar gördüğünü belirten Yıldırım, “Zararımız büyük. Bankaya ve ilaç firmalarına borçlandık. Yardım bekliyoruz. Borçlarımız ertelensin” dedi.

‘Ürünü toplayamıyoruz’

Burmahancı Mahallesi’ndeki seralarında hasar oluşan Osman Balaban ise “Köylünün ve çiftçinin en verimli zamanıydı. Yeni satmaya başlayacaktık. Çiftçi mağdur oldu. Özellikle bizim mahallemizde dolu kaynaklı zarar var. Bugün seralardaki biberi toplayacaktık; fakat şu an ürünü toplayamıyoruz. Çünkü camlar kırık, içeri girmek tehlikeli. Temizlemek ve yenilemek en az 1 ay sürer. Bu yıl mağdur olduk. Bu yılki mahsulümüzden hiçbir şey beklemiyoruz” diye konuştu.
Burmahancı Mahallesi’nde üretim yapan Aygül Balaban da doğal afet nedeniyle sebze fiyatlarının yükseleceğini belirtti.

Sebze-meyve miktarı azaldı fiyatı arttı

Hortumlar, sebze ve meyve miktarını düşürürken, fiyatların da yükselmesine neden oldu. Antalya Hal Komisyoncuları Derneği Başkanı Nevzat Akçan, “Düşük fiyatlı ürün kalmadı. Bunun nedeni ihracat ya da iç piyasaya ürün satmak değil, tamamen hava şartları” dedi.

Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre, 26 bin dönüm tarım arazisinde fırtına ve hortum sonrası zarar oluştuğunu belirten Akçan, bunun 3 bin 250 dönümünün seralar olduğunu, 22 bin dönümün ise narenciye ve kış sebzelerinin yetiştirildiği açık alan olduğunu söyledi. Akçan, “Sezonun çok yağmurlu ve soğuk gitmesinden dolayı zaten ürün eksikliği vardı. Bir de felaketler olunca ürün eksikliği katlandı” dedi.

Nevzat Açkan, durumun, vatandaşa pahalı ürün olarak yansıyacağını dile getirerek, “Antalya haline kasım ayında giren ürünün yüzde 10’u kadar ürün giriyor. Dükkânlarımız bomboş, düşük fiyatlı ürün mümkün değil. Domates fiyatları, halde 7 liraya kadar çıkıyor. 2’nci sınıf domates bile 4 ile 5 lira arasında. Düşük fiyatlı ürün kalmadı. Bunun nedeni ihracat ya da iç piyasaya ürün satmak değil, tamamen hava şartları. Mayıs ayına kadar birçok üründe sıkıntı yaşanacak. Ürün sel altında kaldı. Kimse kırılıp, gücenmesin” diye konuştu.