Hüsnü Mahalli: Filistin diye bir devlet yok

Uğur Dündar'ın hazırlayıp sunduğu ‘Halk Arenası'na konuk olan Ortadoğu uzmanı gazeteci Hüsnü Mahalli, gündemdeki Kudüs meselesiyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Hüsnü Mahalli, İsrail ve Filistin tarihiyle ilgili ilginç açıklamalrda bulundu. Mahalli şöyle konuştu;

“Genellikle ben bu tür şeylerden bahsederken kavgacı, çok sert konuşuyorum, çok sıcak konuşuyorum. Ondan dolayı tutuklandım zaten… Ama burada konu biraz farklı açmakta yarar var çünkü konuyu. Şimdi hepiniz Kıbrıs’ı biliyorsunuz. Şeklini, şemasını, birazda tarihini… Şimdi bu Filistin dediğimiz hikaye, Kıbrıs’ın iki katı… Yani bütün bu kıyamet Kıbrıs’ın iki katı bir toprak için. Aşağı yukarı tarihte benziyor. Osmanlı’nın bölgede bulunduğu dönemler 1917’ye kadar, oradaki Yahudi kardeşlerimizin nüfusu 50 bin… Osmanlı oradan çekildikten sonra, İngiliz işgali oldu, işgale kadar İsrail devleti kuruldu yani 1947’ye kadar 50 bin olan nüfus 600 bin oldu. Burası Filistin toprağı yani İsrail diye bir şey yoktu.” diyen gazeteci Mahalli, Filistin ile ilgili tam anlamıyla doğru olmayan iki algıdan bahsetti.

“OSMANLI’YI ARKADAN VURAN İKİ AİLE VAR”

“1917’de Osmanlı oradan çekildiğinde… Osmanlı neden oradan çekildi? Nasıl çekildi? Koşullar karmaşık koşullar ama o Filistin ile ilgili iki cümle anlatım burası çok önemli çünkü… Genellikle şöyle iki algı var. “Ya işte araplar bizi arkadan vurdu” böyle bir algı yüzde yüz doğru değil. Çünkü Osmanlı’yı arkadan vuran, iki aile var; Suud ailesi ki şimdi ki aile, aynı aile… İkincisi de haşemi ailesi yani şimdi ki Ürdün kralının dedeleri… Bu iki aile arap baharı sürecinde Suriye’ye karşı yapılan operasyonlarda AKP’nin en iyi dostuydu. Ben o zamanda yazdım “Bunlar size kazık atacak.” Çünkü tarih boyunca bu iki aile Osmanlı’ya kazık atmış.” diye açıklamalarda bulunan Mahalli, fakat AKP hükümetinin onlara güvenerek işbirliği yaptığını belirtti.

“TAPULAR BURADA OSMANLI ARŞİVİNDE DURUYOR”

Usta gazeteci sözlerine yanlış anlaşılan ikinci algıdan bahsetti… Hüsnü Mahalli;

“Ya Filistinler topraklarını sattı; kaçtı zaten…” Bu da yüzde yüz doğru değil. Çünkü 1947’de İsrail devleti kurulduğunda, İsrail’in Filistin topraklarındaki mülkiyeti yüzde 6,5… Eğer Filistinliler topraklarını satmış olsaydı; eee… o zaman bu yüzde 80,90 olması gerekiyordu. Bunların tümünün tapuları burada Osmanlı arşivinde duruyor. Yani bu yalanlarla nasıl bir algı yaratmaya çalışıyorlar.”

“GELELİM BUGÜNE”

“Gelelim bugüne… 1947’de Filistin İngiliz işgali altındaydı. Dünyanın dört bir tarafından yahudi kardeşlerimiz taşındı Filistin’e, dönemin ABD Başkanı Truman demokrattır. İsrail devletini kuran bir demokrat başkana karşın, Kudüs’ü İsrail’e veren bir cumhuriyetçi başkan… Bu ABD algılarıyla ilgili çok önemli yahudi lobileriyle ilgili. Truman gücünü kullanarak bildiğimiz Filisitin’in, yarısını alarak yahudi kardeşlerimize verdi. Dedi ki “Burası İsrail’in olsun.” 600 bin yahudi kardeşimize karşın, 1 milyon 250 bin Filistin’li var. Yahudi kardeşlerimize toprakların yüzde 55, 1 milyon 250 bin olan müslüman ve hristiyan Filistinlilere ise yüzde 45…

1945’te yani İsrail devletinin kurulmasında iki yıl önce, dönemin ABD Başkanı Roosevelt, şimdiki Suudi kralın büyükdedesiyle buluşuyorlar ve böyle bir gizli anlaşma yapıyorlar. ABD Başkanı diyor ki “Biz İsrail’i kuracağız sende bize yardım et” Suudi kralı da diyor ki “Ooo emrindeyiz” aynen böyle fotoğrafları da var. Böylece Suudi Arabistan’ın o zamanların islam aleminin önderi, onayı ile bu İsrail devleti kurulmuş. 1967’de araplarla İsrail savaş yaptı. İsrail arapları yendi. O zamanlar İSrail geri kalan Filistin topraklarının hepsini işgal etti. Filistinlilere hiçbir şey kalmadı.

“KUDÜS’ÜN BAŞINA GELMEYEN KALMADI AMA FAS KRALI HİÇBİR ZAMAN KOMİTEYİ TOPLAMADI”

1969… Filistin topraklarının tümü işgal altında kaldığı için, 1967’de sözde ABD’li fanatik bir yahudi Mescid-i Aksa’yı yaktı. Bütün tarihi yaktı. Yakıldığı için müslüman ülkeler heyecanlandı. Dediler ki bir örgüt kuralım yıl 1969. İşte o örgüt İslam Konferansı örgütü. 1969’dan bugüne kadar Kudüs için hiçbir şey yapmadı bu müslüman ülkeler. Hatta çok enterasan bir şey söyleyeceğim bu örgüte bağlı komiteler var. Bir komitenin adı da ‘Kudüs Komitesi’. Kudüs Komitesi’nin başkanı Fas… Bu kadar zaman içinde Kudüs’ün başına gelmeyen kalmadı, Fas kralı hiçbir zaman komiteyi toplantıya çağırmadı. Bu beyefendi iki gün önce İstanbul’da yapılan ‘Kudüs’ toplantısına da gelmedi.

“OLMAYAN BİR DEVLETE KUDÜS’Ü BAŞKENT OLARAK KABUL ETMEKTE MANTIK YOK”

Herkes çıktı dedi ki tarihi kararlar alındı. Komite 57 müslüman ülke… Peki zirveye kaç ülke geldi? 18… En önemli toplantıya gelmiyorlar Kudüs meselesine. Şimdi bu ülkeler “Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıyoruz” diyorlar. Bu kadar palavra görmedim. Filistin diye bir devlet yok. Filistin diye olmayan bir devlete Kudüs’ün başkent olarak kabul edilip edilmemesiyle ilgili mantık yok ki…”