Google Play Store
App Store

İBB İstatistik Ofisi, yaptığı deprem araştırmasında çarpıcı sonuçlara ulaştı. Araştırmaya katılanların yüzde 72,1’inin deprem çantası bulunmuyor. Binalarına çürük raporu verilmesi durumunda aynı evde yaşamaya devam edeceklerini söyleyenlerin yüzde 80’i, gerekçe olarak maddi yetersizliği gösterdi.

İBB'nin deprem araştırmasından çarpıcı sonuçlar: Maddi yetersizlik çürük binada oturmaya zorluyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İstanbul İstatistik Ofisi, depreme yönelik halkın algısını ve hazırlıklarını ölçmek için bir araştırma yaptı. “İstanbul’da Deprem: Algı Ve Tutum Araştırması”, bilgisayar destekli telefon anketi yöntemi kullanılarak, 5-7 Kasım 2020 tarihleri arasında, rassal olarak seçilen 769 İstanbul sakini ile telefon üzerinden görüşülerek hazırlandı.

Araştırmaya katılanlara, “Binanıza çürük raporu verilmiş olsaydı ne yapardınız veya nasıl bir süreç yaşanacağını düşünüyorsunuz?” sorusu soruldu. Katılımcıların yüzde 62,5’i daha güvenli bir konuta taşınacağını ifade etti. Binasına çürük raporu verilse dahi evinde kalmaya devam edeceğini söyleyen katılımcıların yüzde 80’i, gerekçe olarak maddi yetersizliği gösterdi. Ev sahiplerinin yüzde 53,2’si, kiracıların ise yüzde 71,2’si daha güvenli bir konuta taşınacağını belirtti.

Maddi yetersizlik sebebiyle yaşadığı yerde kalmaya devam edeceğini belirten katılımların yüzde 68,6’sı, 1999 Gölcük depremi öncesi binalarda oturduğunu ifade etti. Alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların yüzde 59,6’sı, daha güvenli bir konuta taşınacağını söylerken, üst-orta ve üst sosyo-ekonomik seviyedeki grupta bu oran yüzde 72,3 oldu. Alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların içerisinde aynı binada kalacağını ifade eden katılımcıların yüzde 82,1’i bunu maddi yetersizliğe bağlarken, üst-orta ve üst sosyo-ekonomik seviyedeki grupta bu oran yüzde 62,6.

KATILIMCILARIN YÜZDE 21'İ DEPREM ANINDA YAPILACAKLARI BİLMİYOR

Katılımcıların yüzde 53,5’i, deprem esnasında ne yapılması gerektiğini bildiğini, yüzde 25,2’si kısıtlı bilgiye sahip olduğunu, yüzde 21,3’ü ise ne yapılması gerektiğini bilmediğini belirtti. 15-39 yaş arası grubun yüzde 55,6’sı, 40 yaş ve üzerinin yüzde 50,9’u ne yapılması gerektiğini bildiğini ifade etti. Bu oran, alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcılarda yüzde 51,4, üst-orta ve üst sosyo-ekonomik seviyeye sahip katılımcılarda yüzde 60,7 oldu.

'YAŞAM ÜÇGENİ' KAVRAMINDAN HABERSİZ OLANLARIN ORANI YÜZDE 40

Katılımcıların yüzde 40,1’i yaşam üçgeni kavramını bilmediğini ifade etti. Yaşam Üçgeni kavramını bilenlerin oranı, 15-39 yaş grubu içerisinde yüzde 65,5, 40 yaş ve üzerinde 53,3. Yaşam üçgenini bilen katılımcılara, “Ev içerisinde tüm ev sakinleri için yaşam üçgeni alanları belirlediniz mi?” sorusu yöneltilmiş olup katılımcıların yüzde 59,1’i bir alan belirlediğini ifade etti. Alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların yüzde 56,3’ü, üst-orta ve üst sosyo-ekonomik seviyeye sahip katılımcıların yüzde 71,9’u yaşam üçgenini bildiğini söyledi.

KATILIMCILARIN SADECE YÜZDE 27,9'UN DEPREM ÇANTASINA SAHİP

Katılımcıların sadece yüzde 27,9’u deprem çantasına sahipken, yüzde 72,1’inin deprem çantası bulunmuyor. Alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların yüzde 25,6’sı, üst-orta ve üst sosyo-ekonomik seviyeye sahip katılımcıların yüzde 35,8’i deprem çantasının olduğunu belirtti.

ACİL TOPLANMA ALANI BİLİNMİYOR

Katılımcıların yüzde 52,6’sı, yaşadıkları bölgedeki acil toplanma alanını bilmiyor. 15-39 yaş grubun yüzde 47,9’u 40 yaş ve üzerinin yüzde 46,9’u deprem toplanma alanını biliyor. Bu soruda sosyo-ekonomik gruplar arasında belirgin bir farklılık görülmedi.

Yedi veya daha büyük bir deprem meydana geldiği takdirde, katılımcıların yüzde 22,4’ü yaşadığı binanın yıkılacağını, yüzde 16,7’si ağır hasar, yüzde 26,5’i orta hasar, yüzde 20,9’u az hasar alacağını düşündüğünü ifade etti. Yaşadığı binada hasar olmayacağını düşünenler yüzde 13,5’te kaldı.

1999 Gölcük depremi öncesi binalarda oturan katılımcıların yüzde 22,4’ü binasının ağır hasar alacağını, yüzde 32,3’ü yıkılacağını düşündüğünü belirtti.

Ev sahiplerinin yüzde 43,4’ü, kiracıların ise yüzde 25,4’ü oturdukları evin hiç hasar almayacağını ya da az hasar alacağını düşündüğünü kaydetti. Alt-orta ve alt sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların yüzde 41,2’si, üst-orta ve orta sosyo-ekonomik gruba ait katılımcıların yüzde 32,2’si evinin ağır hasar alacağını ya da yıkılacağını düşündüğünü belirtti.

ARAŞTIRMA HAKKINDA

Araştırma, Bilgisayar Destekli Telefon Anketi (CATI) yöntemi kullanılarak 5-7 Kasım 2020 tarihleri arasında rassal seçilen 769 İstanbul sakini ile telefon üzerinden görüşülerek hazırlandı.

Araştırma eğitim, meslek ve gelir düzeyine bağlı 8 kategoriyi içeren sosyo-ekonomik statü (SES) düzeyinden üst (A+, A), üst-orta (B+, B), alt-orta (C+, C) ve alt (D ve E) statülerine göre değerlendirildi. Katılımcıların yüzde 7,7’si E, yüzde 27,3’ü D, yüzde 30,9’u C, yüzde 11,2’si C+, yüzde 10,7’si B, yüzde 5,7’si B+, yüzde 4,9’u A, yüzde 1,6’sı ise A+ sosyo-ekonomik statüdeki mahallede ikamet etmekte olan kişilerden oluştu.

Katılımcıların yüzde 60,2’si 18-40 yaş arasındayken, 40 yaş üstü yaş grubunda olanların oranı ise yüzde 39,8. Katılımcıların yüzde 49,6’sı kadınken, yüzde 50,4’ü erkeklerden oluştu.

İstanbul İstatistik Ofisi Deprem Araştırması bilgilerine https://istatistik.istanbul/ adresinden ulaşabiliyor.