Saraçhane'de düzenledikleri ortak basın toplantısında İBB ile ilgili ‘terör’ soruşturmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu ve İBB Başkanı İmamoğlu, söz konusu soruşturmaya tepki gösterdi. Kaftancıoğlu, "İktidardakilerin yaptıklarının sınırı yok ve görünen o ki bundan sonra da yapacaklarının sınırı yok" ifadelerini kullanırken İçişleri Bakanı Soylu'ya seslenen İmamoğlu, "Birkaç gün önce malum bakan çıkıp 'şöyle olursa görevden almam ama şu hallerde alırım' dedi. Bu ne kibir, bu ne aymazlık. Bu tür işlere başvurması nafile, ok yaydan çıkmıştır" dedi.

İBB'ye 'terör' soruşturması: Kaftancıoğlu ve İmamoğlu'ndan ortak açıklama

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, partisinin il-ilçe yöneticileri ve ilçe belediye başkanları ile birlikte hakkında hapis cezası verilen ve ‘siyasi yasak’ uygulanması istenen İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na ziyarette bulundu.

Ziyaretin ardından Saraçhane'de ortak açıklama yapan Kaftancıoğlu ve İmamoğlu, İçişleri Bakanlığı'nın İBB ile ilgili ‘terör’ soruşturmasına ilişkin raporu Başsavcılığa iletmesiyle ilgili de açıklamalarda bulundular.

KAFTANCIOĞLU: İKTİDARDAKİLERİN YAPTIKLARININ SINIRI YOK

İlk sözü alan Kaftancıoğlu, "İki kez İstanbul'u kazanan, 3 yıl boyunca İstanbul halkına, engellemelere rağmen her türlü hizmeti sunan İstanbul'un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu'na tüm İstanbul'u temsilen, dayanışmak ve yanında olduğumuzu göstermek üzere geldik. 'Geçmiş olsun demiyorum’ dedim, çünkü iktidardakilerin yaptıklarının sınırı yok ve görünen o ki bundan sonra da yapacaklarının sınırı yok. Dün gece olanlar (terör soruşturması) bize bir kez daha bu kötülüğün sonunun olmadığını gösterdi" diye konuştu.

Kaftancıoğlu’nun ardından açıklama yapan İBB Başkanı İmamoğlu ise İBB'ye 'terör soruşturması' raporu hakkında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya tepki göstererek, "Bu ne kibir, bu ne aymazlık? Bu tür işlere başvurması nafile, ok yaydan çıkmıştır" dedi.

İmamoğlu'nun açıklamasından satır başları şöyle:

"Hukuktaki tarafının vahameti açısından bu altı çizilmesi gereken bir olay. Bu zaman dilimine dahil olduğunuzda hiçbirimiz herhalde bunun çok kolay, pamuklar içinde, çok renkli, çok romantik bir diyalogla geçeceğini tahmin ediyorum hayal etmemiştir. Bunun yüksek dozda mücadeleci, yüksek dozda kavgalı geçeceğini düşünmüştür.

İsim vermeyeceğim. Sonradan bakan olmuş, milletvekili olduğunda, eskiden de tanıştığım birisiyle, 2015 Haziran-Kasım arasında yaşananlar... Haziran ayında seçim olmuştu. Yeni milletvekilleri seçilmişti. O sırada tesadüf oldu. Beylikdüzü Belediye Başkanı'ydım. Ankara'dan dönüyordum. Uçakta yanıma o şahıs oturdu. Tebrik ettim. Aynen şunu söyledim. Türkiye'nin önüne fırsat doğru. Böylesi yüksek oranlı koalisyon muazzam bir restorasyon dönemi, hukukun iyileştirilmesi dönemini yaşatabilir.

Ülkemizin farklı noktalarda da nasıl tutum aldıklarını da görüyoruz. Bu nerede? Demokraside, hukukta, devletin farklı kademelerinde, atanmış bakanlarında. Bu yargı kararına imza atan hakim-savcıların çocukları için de çalışacağız. Biz onların çocukları hukuksuzluklarla muhatap olmasın diye de kazanmak zorundayız. Bu siyasi kararın karşısında sadece bizim ilişkilerimizi konuşmaya, konuşturmaya çalışan akıl, karar hakkında konuşmuyor.

SOYLU’YA TEPKİ: BU NE KİBİR, BU NE AYMAZLIK

Dün itibarıyla uydurma bir terör soruşturmasının savcılığa başvurma hali var. Birkaç gün önce malum bakan çıkıp 'şöyle olursa görevden almam ama şu hallerde alırım' dedi. Bu ne kibir, bu ne aymazlık? Bu dil ve bu akıl Gaziosmanpaşa'da gidip çay içecek kahvehane bulamayacak. Selam verecek adam bulamayacak. Ben milletimin vicdanını biliyorsam, o adalet yoksunu akıldan çıkan bu sözlerden sonra gelecek ile ilgili tarifim net. Ama ben hangi köye gitsem misafir olabileceğimi biliyorum. Bu tür işlere başvurması nafile, ok yaydan çıkmıştır. Bu memlekette değişim olacaktır. Zamanı şimdi. Önünde hiçbir engel tanımayan milyonlarca insan var. Aldığını bu karara otomatik olarak yanlıştır diyen vicdanı yüksek bir millete sahibiz. Yüzde 10-12 seviyesinde hırsı aklının önünde insanlar olabilir. Ama biz milletimizin yüce duygularına inanıyoruz. Milletin adaletinde karşılık bulmayan karar bizim vicdanımızda da yok hükmündedir. Biz dünden fersah fersah daha güçlü, kararlıyız. Biz buraya geldiğimiz gün ceketimizi alıp çıkacak gibi görev yapıyoruz. Birileri gibi doldurup çıkacak gibi görev yapmıyoruz. Koltuktan güç alan insanlar değiliz, o koltuğa güç katmaya gelen insanlarız.

ENGELLEMEK İSTEDİKLERİ KİŞİLER, GRUPLAR VAR

İnsanın kendi siyasi ailesi en büyük güç aldığı kaynağıdır. Sayın genel başkanımızın Ankara'da gösterdiği derin sıcaklığa teşekkür ediyorum. Saraçhane'de liderlerin katkı sunması beni çok mutlu etmiştir. Büyük bir mutabakatla, muhalefetin güçlü duruşuyla bu aklı tarihin derinliklerinde bırakıp güçlü bir geleceğe bakacağız. Dünden daha kabul gördüğümüzü unutmayın. Sahaya daha güçlü çıkın. Toplumun bir kısmı ne olduğunu bilmiyor olabilir. Siyasetin önüne engel koyup engellemek istedikleri kişiler, gruplar var. 7/24 çalışmanın zamanı."