İHH için somut delil yokmuş
SOL Parti, afetzede çocukların İHH’ye teslim edilmesini yargıya taşıdı. Savcılık, Aile Bakanlığı yetkililerine işlem yapıldığını, İHH yöneticileri için ise ‘somut delil’ olmadığından işlem yapılmamasına karar verdi.

İsmail Arı
ismailari@birgun.netSOL Parti, deprem felaketinde ebeveyni olmayan çocukların İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı’na (İHH) teslim edilmesi skandalını yargıya taşıdı. Ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İHH yöneticileri hakkında işlem yapmadan dosyayı kapattığı ortaya çıktı.
Çocukların Beykoz’da İHH’ye ait bir villaya yerleştirildiğine vurgu yapılan SOL Parti’nin suç duyurusunda, “0-4 yaş arasında yaklaşık 20 çocuk 10 kişiye yakın yetişkin ile birlikte grup halinde İHH’nin Beykoz’daki villasında götürüldü. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ise çocukların Suriye'de eşlerini kaybeden kadın ve onların çocukları olduğu açıklandı. Bakanlık yetkilisi yaptığı açıklamada; polis ekipleri ile bakanlık personelinin birlikte villaya gittiğini, konutun İHH gönüllüsü Aynur Akdeniz’e ait olduğunun tespit edildiğini, çocukların ve annelerinin Kırıkhan’da birlikte oldukları, çocukların babalarının olmadığı, anneleri ile birlikte Suriyeli mülteci oldukları, personelin adresi bildiğini, ara ara gidilip kontrollerin sağlandığı açıklandığını söyledi” denildi.
BİRDEN ÇOK SUÇ VAR
“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nca deprem bölgesindeki refakatsiz, kimsesiz çocukların teslimine ilişkin tek yetkilinin Bakanlık olduğuna” vurgu yapan SOL Parti’nin şikâyetinde şunlar da yer aldı: “Korunmaya ihtiyacı olan çocuklarla ilgili Bakanlığın tüm önlemleri alması gerekir. Depremde zarar gören, gerekse başka bir ülke vatandaşı çocuklarının kendisini ‘Yetim Hamisi’ olarak tanımlayan İHH üyesi Aynur Akdeniz'in deprem bölgesinden gelen çocukları alıkoymasına göz yumarak koruma altına almayan Bakanlık görevlileri ile İHH yöneticileri görevi kötüye kullanma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması le suçu bildirmeme suçlarını işlemişlerdir...”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Eylül 2023’te “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Bakan Yardımcısı Rıdvan Duran ile eski Bakan Yardımcıları İsmail Ergüneş ve Fatma Öncü için gerekli işlemlere başlandığını” açıkladı. Ancak, şikâyetin “İHH yöneticileri için somut bir bilgi, belge ve delile dayanmadığı” öne sürülerek soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilerek dosyanın kapatıldığı anlaşıldı.
∗∗∗
BİR GARİP SAVUNMA: GÖREVİ MEVZUATA UYGUN YAPMIŞ!
Depremlerin ardından yıkılan binalarla ilgili açılan davalar görülmeye devam ediyor. Bazı davalarla ilgili gelişmeler şöyle:
• Hatay'da 56 kişinin öldüğü Nilüfer Apartmanı davasının 6. celsesi Hatay 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Firari sanık Süleyman Çağan'ın avukatı, "Müvekkilim, yıkılan binanın inşaat sürecinde yapı denetiminde yardımcı kontrol elemanı olarak görevini mevzuata uygun yapmıştır" dedi. Sanıklardan Süleyman Sürmeli'nin avukatları ise "Müvekkilimizin Türkiye'ye iadesi için, teminat ve kefalet doğrultusunda kırmızı bülten kararının kaldırılmasını istiyoruz" dedi.
• Hatay'da 26 kişinin öldüğü Yağmur Apartmanı davasının ikinci duruşmasında sanıklar binayı projeye uygun yaptıklarını, yıkımın ruhsat dışı yapılanlardan kaynaklanabileceğini ileri sürdü.
• Malatya'da 31 kişinin öldüğü Trend Garden Rezidans davasının karar duruşması görüldü. Mahkeme, müteahhit Bahattin Doğan ve statik proje müellifi Bülent Yeroğlu'na 12 yıl 5 ay, rezidans sahipleri Engin Aslan ve Sefa Gülfırat'a ise 17 yıl 5'şer ay hapis cezası verdi. 10 sanık ise beraat etti.