İkinci Dünya Savaşı’nda Amerika’nın, askerlerinden, Leica fabrikasının olduğu bölgenin ‘özellikle’ bombalanmamasını istediğini biliyor muydunuz?

İkinci Dünya Savaşı’nda bombalanmayan fabrika

Huawei bir süredir Mate ve P serilerinde Leica ile işbirliği yapıyor. Bunun karşılığını fotoğraf performansı ile fazlasıyla alan Huawei, geçen hafta Leica’nın Almanya’nın Wetzlar şehrinde bulunan merkezine bir gezi düzenledi. Bu gezide merceklerin nasıl üretildiğini yerinde görme şansım oldu. Merceklerin hammaddesi kum. Bu hassas mercekler için kullanılan kumun yüzde 80’i Wetzlar bölgesinden, yüzde 20’si Japonya’dan sağlanıyormuş. Enteresan bilgilere devam edelim. İkinci Dünya Savaşı’nda Amerika’nın askerlerinden, Leica fabrikasının olduğu bölgenin ‘özellikle’ bombalanmamasını istediğini biliyor muydunuz? Ben bilmiyordum. Nedeni basit. O dönem gözlem uçaklarının kullandığı kameraların mercekleri ne kadar iyi olursa o kadar iyi istihbarat yapabiliyorsunuz. Dürbünler daha kaliteli görüntü alabiliyor. Keskin nişancıların kullandığı dürbünlü tüfekler daha performanslı oluyor. Amerika ve müttefikleri bu üstün teknolojinin korunarak kazanılmasını bu yüzden istedi. Sonrasında burada çalışan mühendisleri ve geliştirdikleri teknolojileri transfer ederek askeri alanda üstünlük sağlamayı başardı.


Çoşkun Aral ve Ara Güler
Bu özel geziye, birlikte çalışma şansı yakaladığım, gazetecilik adına çok şey öğrendiğim, örnek aldığım Coşkun Aral’ın da katılmış olması benim için gezinin çok daha özel olmasını sağladı. Ben Leica markasını ilk kez 1993’te Coşkun Abi’nin boynunda asılı olan kamerasıyla tanımıştım. Dünya çapında Leica’nın seçtiği ‘özel’ sınıfında olan bir başka ismi de burada söylemeden olmaz. Ara Güler, dünyanın en önemli Leica kullanıcıları arasında. Ara Güler’in kitabı, Leica’nın özel yayını olan LFI’da Ara Güler özel bölümü yayınlanmış. Ara Güler’in ne kadar büyük bir fotoğrafçı olduğu inanın burada hissediliyor. Hazır yeri gelmişken belirteyim, Coşkun Aral uzun bir süredir Ara Güler ile ilgili çok ama çok özel çekimler yapıyor. Muazzam bir belgesel gelecek benden söylemesi. Öyle üç beş yıllık çalışmadan bahsetmiyorum. Gerçekten uzun zamandır üzerinde çalıştığı bir proje. Ara Güler’i de öyle herkes çekemez bilenler bilir.

Huawei ile Leica
Gelelim Huawei ile Leica’nın birlikteliklerine 2016’da piyasaya çıkan P9 Modeli ile başlamışlardı. Londra’da yapılan o lansmana katılmıştım. Yine yanımda Coşkun Aral vardı. Leica’yı duyduğumuzda birbirimize bakmıştık! Telefonları aldığımız gibi Londra’nın sokaklarına kendimizi atmış harika bir fotosafari yapmıştık.

Marka işbirlikleri çok önemli. Bıçak sırtı bir konu. Büyük balık küçük balığı yutar mı? Sen daha çok öne çıktın ben daha az göründüm gibi bir sürü kurumsal mesele. Huawei ile Leica’nın bu birliktelikleri çok başarılı oldu. En azından bize yansıyan bir olumsuzluk yok. İki marka için de çok verimli olduğunu düşünüyorum. Leica bilinirliği hiç olmadığı kadar yukarı çıktı. Kaliteli fotoğraf çeken telefon dediğimizde de aklımıza ilk gelen Huawei Mate ve P serileri gelir oldu. Aktif kullanıcısı olduğum bu modeller ile çektiğim birkaç fotoğrafı da buradan paylaşayım. Coşkun Aral gibi bir foto muhabirine fotoğraf makinesini yanında taşıtmayan bir telefon varsa o da Huawei oldu. Ben zaten çoktandır sadece mobil cihazlar ile pek çok işimi görür oldum. Bu kadar övgüyü hak ettiler ama bir de olumsuz görüşüm var. Fotoğraf konusunda bu kadar ileri gitmişken neden aynı performansı video konusunda da göremiyoruz? Bu konuda iPhone X’un üzerinde performans gösterebilen hiçbir telefon olmadığını söyleyebilirim.

Yeniler geliyor
Ekim ayında Huawei Mate serisinin yeni telefonu gelecek. Heyecanla beklediğim bir telefon, kabul ediyorum. Bu kez video konusunda bize güzel bir sürpriz olur mu merakla bekliyorum. Video ve fiziksel görüntü sabitleme konusunda gerekli adımlar atılırsa mobil dünya dengeleri epey karışır şimdiden söylemeliyim. Hazır beklentilerden bahsetmişken, ağustos ayında yeni Samsung Note geliyor. Özellikle Huawei ile amansız bir savaşa giren marka çok iddialı bir Note ile gelmek zorunda. S serisi ile P serisinin savaşını bence P kazandı. Eylül ayında bu kervana bir de Apple katılacak. Yeni iPhone bakalım bize ne gibi yenilikler getirecek. Merakla bekliyoruz derken şunu da unutmamak gerek dövizin aşırı değerlenmesi, Türkiye’de uygulanan aşırı vergilendirme ile üst segment cihazların satışlarını haliyle olumsuz etkiliyor. Bakalım nasıl bir sonbahar olacak, hep birlikte göreceğiz.