Bir canlının neye benzeyeceğini belirleyen ana faktörün genler olduğunu bilirsiniz. Genlerde yazan bilgi, işin sadece bir parçasıdır. O bilginin nasıl okunduğu, yani ne şekilde proteine dönüştürüldüğü de önemlidir.

İkizlerin sırrı epigenetik olabilir!

İkiz (veya üçüz, dördüz, vs.) doğum, tarih boyunca insanları en çok büyüleyen biyolojik olgulardan biri olagelmiştir. İkizler arası telepatik bağ iddialarından tutun da tanrıların gönderdiği mesajlara kadar birçok inanç, ikizlik kavramı etrafında şekillenmiştir. Ne var ki ikizlik, sperm ve yumurtanın birleşmesinden sonra oluşan ilk hücrenin (zigotun) beklenmedik bir şekilde bölünmesinin bir sonucudur. Bu şekilde doğan yavrulara tek yumurta ikizi demekteyiz. Elbette, kimi zaman, birden fazla spermin aynı anda birden fazla yumurtayı döllemesi sonucu çift yumurta ikizleri de doğabilmektedir; ancak bu ikizler birbirine herhangi iki kardeşten daha fazla benzer olmadığı için, tek yumurta ikizleri kadar ilgi çekici değildir.

Tek yumurta ikizleri ise, embriyolojik gelişim sırasında bağımsız olarak edindikleri tek tük mutasyonlar haricinde, tek bir zigotun birebir kopyaları olarak doğdukları için, büyük oranda birbirlerinin klonu gibidirler.

İlginç bir şekilde, gebeliklerin yüzde 12’sinin ikiz veya daha fazla kardeşle başladığı, ancak sadece yüzde 2’sinin doğuma kadar yaşadığı (geri kalanının erken dönemde rahimde öldüğü) düşünülmektedir. Ayrıca bazı durumlarda ikizler doğumdan sonra birbirinden ayrılabilmekte ve birbirinden habersiz büyüyebilmektedir. Buna, kayıp ikiz sendromu denmektedir. Buna karşılık, ikizlerin oluşumunu tetikleyen mekanizmalar henüz net olarak aydınlatılabilmiş değildir.

Tek yumurta ikizi

İşte şimdi bilim insanları, tek yumurta ikizlerinin oluşumunu tetikleyen mekanizmalardan birini aydınlattıklarını düşünüyorlar. Bugüne kadar tek yumurta ikizlerinin oluşumunu etkileyen birçok mekanizma ileri sürülmüştür. Bunların başlıcası, genetik faktörlerdir. Normalde her 1000 doğumdan 3-4 civarı tek yumurta ikizi ile sonuçlanmaktadır. Aile geçmişinde tek yumurta ikizi olanların ikiz doğurma ihtimalinin arttığına yönelik bir hipotez bulunsa da bu, henüz doğrulanabilmiş değildir ve bu nedenle uzmanların büyük bir kısmı bu ilişkiyi reddetmektedir. Dolayısıyla tek yumurta ikizliğinin açıklaması olarak geriye sadece rastgele bölünme ihtimali kalmaktadır. Hollandalı bir araştırma ekibi, bir olasılık daha olabileceğini düşünüyor: epigenetik. Bir canlının neye benzeyeceğini belirleyen ana faktörün genler olduğunu bilirsiniz. Ancak genlerde yazan bilgi, işin sadece bir parçasıdır. O bilginin nasıl okunduğu, yani ne şekilde proteine dönüştürüldüğü de önemlidir. Birçok canlıda genlerin kendisi, çevresel etmenlere bağlı olarak değiştirilerek, farklı biçimlerde okunabilmekte veya geçici olarak susturulabilmektedir. Bu tür hücre içi gen düzenlemelerine epigenetik adı verilmektedir. Bulgularını Nature Communications dergisinde yayımlayan araştırmacılar, ikizlerin genlerinde 834 farklı noktada spesifik epigenetik izler olduğunu tespit etti. Bu işaretleri kullanarak, ikizleri yüzde 80 başarıyla tespit edebildiklerini gösterdiler. Bu, kayıp ikiz sendromundan mustarip kişilerin kayıp kardeşlerini bulmalarında önemli bir rol oynayabilir.

Ancak daha önemlisi uzmanlar, bu epigenetik işaretlerin aynı zamanda tek yumurta ikizliğini belirleyici bir rolde olabileceği ihtimali üzerinde durmaktadırlar. Henüz aradaki nedenselliğin yönü ispatlanabilmiş değildir; yani bu epigenetik izler ikizliğin sonucu olarak mı oluşmaktadır, yoksa ikizliğin nedeni mi bu işaretlerdir, henüz bilinmemektedir. Fakat ola ki bu nedensellik gösterilebilirse, hangi durumlarda tek yumurta ikizi doğumların tetiklendiğini tespit etmek ve hatta ilerleyen dönemde bunu kontrol etmek mümkün olabilir. Tüm bu ilginç olasılıklara ek olarak, bu epigenetik işaretlerin tespiti, ikizlerde daha yaygın olarak görülen spina bifida gibi tehlikeli hastalıkların ardında yatan mekanizmayı tespit etmemizi sağlayabilir.

Araştırmalar sürüyor!