İktidar kendisine biat eden öğretmende ısrarcı

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün yaptığı açıklama ile ülkede yaklaşık 100 bin öğretmen ihtiyacı varken 25 bin öğretmen ataması yapılacağını “müjde” olarak duyurdu. Yapılacak olan öğretmen atamasının 10 binin ülkedeki eğitim fakültelerini “yetersiz” bulan Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni projesi Milli Eğitim Akademisi için yapılacağı da bildirildi.

18 Ekim 2024’te yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ile hayata geçirilen Akademi’ye ilişkin eğitimcilerin “iktidarın kendi gibi düşünen eğitimci yetiştirme projesi” eleştirileri ise sürüyor. Akademi ile eğitim fakültelerinden ya da Bakanlığın “uygun bulduğu” bölümlerden mezun olanların direkt göreve başlamasının önüne set çekilecek.

Öğretmen adaylarının mesleklerine başlamaları akademide 2 yıl sürecek olan eğitime katılmaları gerekecek. Eğitimin sonunda kurulacak komisyonun değerlendirmesi sonucunda “başarılı” bulunan öğretmenler göreve başlayabilecek. Milli Eğitim Akademisi’nden mezun olanlar öğretmen olarak değil, “aday öğretmen” olarak 3 yıl ücretli çalıştırılacak ve 3 yılın sonunda “uygun bulunanlar” kadroya alınabilecek.

Eğitim meslek örgütleri yapılacak atamanın 25 bin değil, 15 bin olduğuna dikkat çekerek ülkedeki öğretmen ihtiyacının karşılanamayacağını ifade etti.

MÜFREDATA UYGUN KADRO YETİŞTİRME HEDEFİ

Milli Eğitim Akademisi’ne alınacak olan öğretmenlerin 4 dönemlik bir eğitim programından geçeceklerini anımsatan Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak, “Her ne kadar yapılan atama sayısı 25 bin olarak açıklansa da aslım güncel olarak bu sayı 15 bindir. Bugün resmi rakamlara göre dahi öğretmen ihtiyacı yüz bine yaklaşmıştır. Bu nedenle 15 bin sayısı çok yetersizdir. Milli Eğitim Akademisi aslında uzatılmış bir mülakat anlamına gelmektedir. Bakanlık kendi ideolojik amaçlarına uygun kadrolar yetiştirmeyi amaçlıyor. Yeni uygulamaya geçen ve bizlerin bilim ve akıl dışı bularak itiraz ettiğimiz müfredata uygun öğretmen profili hedeflenmektedir” dedi.

Bakanlık bünyesinde 90 bine yakın ücretli öğretmen olduğunu ifade eden Uluocak, “Ücretli öğretmenlerin çalıştığı koşullarda 15 bin atama sayısı son derece yetersizdir. Ancak uygulanmakta olan ekonomik programdan eğitim politikaları ve öğretmen atamaları da etkilenmektedir” ifadelerini kullandı.

“Eğitimden, eğitimin ihtiyaçlarından, öğretmen atamalarından tasarruf edilemez” diye konuşan Uluocak şu ifadeleri kullandı: “Milli Eğitim Akademisi’nde öğretmenlik vasfını zaten kazanmış meslektaşlarımız teorik ve pratik değerlendirmelere tabi tutulacaklar. İktidar bu vasıtayla yeni öğretmenleri baskı altına almayı ve yeni bir öğretmen profili yaratmayı hedeflemektedir. Ayrıca öğretmenlerin meslek hayatına atılmasını da geciktirmektedir. Bu akademiler vasıtasıyla eğitim fakülteleri ve verdikleri eğitim de değersiz ve geçersiz kılınmaktadır.”