Afganistan’da her hafta 20 binin üzerinde sığınmacı ülkeyi terk ediyor. Tutarlı bir göç politikası bulunmayan hükümet, Batılı ülkelerden aldığı ‘sus payı’ fonlar ile ‘tampon bölge’ siyasetinin uygulayıcısı durumunda.

İktidar, 'sus payı'nı kaptı tampona ışık yaktı

Politika Servisi

Taliban yönetiminden kaçan Afganlar yeni bir göç dalgası başlattı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Afganistan Temsilcisi Caroline Van Buren, Afganistan’dan her hafta 20 ila 30 bin kişinin karayolu ile ayrıldığını ve çoğunun İran’a geçtiğini söyledi. Yunanistan ve İran ise göç dalgasına karşı sınır kapılarını kapatacakları yönünde açıklamalar yaptı.

Yeni göç dalgası, tutarlı bir göçmen politikası bulunmayan Türkiye için krizin büyümesi anlamına geliyor. Sayıları 4 milyona yaklaşan Suriyelilerle birlikte ülkenin yoğun bir Afgan göçünü kaldırma şansı bulunmuyor. Avrupa Birliği başta olmak üzere mültecilerin yoğun göçüne sahne olan Batı ise mülteci krizini kendi toprakları dışında üçüncü ülkelerde çözme siyasetini sürdürüyor. Önceki açıklamalarında “Finansı iyi yönetiyoruz ki alıyoruz, bundan sonra da bu tür adımları atacağız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gece katıldığı canlı yayında konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Sınır bölgelerine örülen duvarlardan bahseden Erdoğan, “Düzensiz göçle mücadele noktasında yoğun bir çaba harcıyoruz” dedi.

ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinden peş peşe yapılan açıklamalarda Türkiye’ye övgüler düzülüyor. Almanya, Avusturya, Yunanistan ve Macaristan’ın ardından Avrupa Birliği’nin 2015’teki gibi bir göçmen kriziyle karşı karşıya kalmaması gerektiğini söyleyen Hırvatistan İçişleri Bakanı Davor Bozinovic, “Türkiye, Suriye’de olduğu gibi Afganistan konusunda da AB’ye destek olacaktır” diye konuştu. İktidarının ömrünü uzatmanın derdine düşen AKP, aldığı ‘sus payı’ fonlara karşılık Batı’nın mültecilere yönelik ‘tampon bölge’ siyasetine uygun davranıyor. Kimi zaman sığınmacıları Batı’ya karşı koz olarak kullanmanın yollarını ararken AB ile yaşanan her krizde ‘sınır kapılarını açmakla’ da tehdit ediyor. Öte yandan sayıları hızla artan sığınmacılara ilişkin bu belirsizlik farklı krizlerin doğmasına neden oluyor. Milliyetçi söylemler toplumsal kutuplaşmayı derinleştiriyor. Ankara’nın Altındağ ilçesinde Suriyelilere yönelik yaşanan toplu linç girişimi, ileride daha büyük kaosların habercisi niteliğinde.

Acil yapılması gerekenler;

• Göç birimi oluşturulmalı
• Kayıt sistemi geliştirilmeli
• Uluslararası işbirliği sağlanmalı
• Politikalar açık ve şeffaf olmalı
• Hak ve özgürlükler gözetilmeli
• Uluslararası anlaşmalar revize edilmeli

İLAVE TEDBİRLERİMİZ VAR

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Afganistan’daki Türk askerine ilişkin yeni açıklamalarda bulundu. Akar, ”Herhangi bir farklı gelişme olması veya böyle bir durumu sezmemiz durumunda ona göre de ilave tedbirlerimiz, gerekli planlarımız var” ifadelerini kullandı.

Bakan Akar, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed ile düzenlediği basın toplantısı öncesinde gazetecilerin Afganistan’daki son gelişmeler ve Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı’nda görevli Türk askerlerinin durumuna ilişkin soruları yanıtladı. Yaşanan olayların ardından 200’den fazla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını dün Hava Kuvvetleri Komutanlığına ait uçakla Afganistan dışına çıkardıklarını vurgulayan Akar, “Havaalanının emniyetli şekilde açık kalmasına ve tüm Afganistan’a hizmet vermesine gayret gösteriyoruz” dedi.