Suriye’ye yönelik yeni operasyon mesajı veren Saray yönetiminin eli zayıf. ABD ve Rusya arasında mekik dokuyan Ankara kendi bekasının derdine düştü. Ülke, iktidar elinde adım adım felakete sürükleniyor.

İktidar ülkeyi uçuruma itiyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu haftaki gündeminde Suriye’de yeni operasyon var. Geçtiğimiz hafta yaşanan saldırıların ardından, daha önce Fırat Kalkanı operasyonu ile konuşlanan bölgede, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) girmediği Tel Rifat bölgesine yönelik yeni bir operasyon konuşulmaya başlandı. Fakat her ne kadar Saray, Suriye konusunda geçmişteki kadar özgüvenli bir şekilde operasyondan bahsetse de bugünün dengeleri Suriye’de TSK’nin askeri varlığına ilişkin yeni çıkmazlar ve soru işaretleri ortaya çıkarıyor.

ABD’den uyarı

Erdoğan, Suriye’ye “askeri müdahale” sinyalleri vermeye çalışırken dolar 9 TL’yi bile geçerek tarihi bir rekor kırdı. Erdoğan’ın sinyalleri ve dolar arasındaki bu ilişki üzerine kuşkusuz pek çok şey söylenebilir. Ama bu vesileyle altı çizilmesi gereken ana konu, Erdoğan’ın Biden ve Putin ziyaretlerinde tıpkı TL misali hızla değer kaybetmeye devam ettiğidir.

Daha önemlisi -Erdoğan Suriye’ye müdahale imasında bulunmadan bir hafta önce- Biden, Suriye’deki Acil Durum Kararı’nın bir yıl daha uzatılmasına ilişkin Kongre’ye sunduğu bildirimde Türkiye’yi “Suriye’de ABD’ye karşı tehdit” ve “IŞİD’le mücadeleye zarar veren bir unsur” olarak tanımladı. Biden sonrası ABD’nin Suriye politikasındaki tutumu biliniyor ancak Kongre’ye yazılan mektupta bir “tehdit” olarak tanımlanması Türkiye’nin Suriye’deki varlığına ve gireceği her tür inisiyatife karşı en güçlü uyarı niteliğini taşıyor.

Rusya da istemiyor

Öte yandan Rusya ile İdlib üzerinden sürdürülmeye çalışılan müzakerelerin de sonuçsuz kaldığı görülüyor. Rusya, İdlib’deki cihatçı çetelerin etkinliğinin kırılması noktasında kararlılığını her vesileyle ifade ediyor. Suriye’nin geleceğindeki rolü giderek azalan Türkiye için bu yeni gelişmeler durumun giderek daha da zorlaşacağını ortaya koyuyor. Erdoğan, “askeri müdahale” sinyali ile daha önce ABD ve Rusya dengesindeki hamlelerinin bir benzerini yapabileceğini ima etmekle birlikte şimdi bunun imkânlarının ne denli daraldığını da pekala biliyor.

Bu çaresizlik içinde ABD’den F-16 satın alma çabası, Biden ile yapılacak görüşmede 6 milyar dolarlık silah satın almak için izin isteyeceği iddiaları şimdi iki hafta öncesinde yeni S-400 alma imalarının yerine almış görünüyor. Tüm bunlar Türkiye’nin nasıl bir bağımlılık içerisinde güçsüzleştiğinin ve kendi bekasının derdine düşmüş bir iktidarın ve Erdoğan’ın elinde ülkenin nasıl felaketlere sürüklenebileceğinin bir ifadesinden başka bir şey değil.

***

Bakan Çavuşoğlu’ndan sitem

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Nikaragua Dışişleri Bakanı Denis Moncada Colindres, Ankara'da yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Bir gazetecinin, Suriye'ye yeniden bir askeri operasyon düzenlenmesine ilişkin sorusunu yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, “Bize yönelik saldırılarda Rusya'nın da ABD'nin de sorumluluğu var. Çünkü sözlerinde durmadılar.

Şimdi bunlar sözlerinde durmadığına göre, bu teröristler burada olduğuna göre ve saldırılarını artırdığına göre bizim de yapmamız gereken, kendi göbeğimizi kendimiz kesmektir. Biz de gerekeni yapacağız” ifadelerini kullandı.

*Bu yazı Solsiyaset.org adresinden alınmıştır.