AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla yapılan ağaçlandırma çalışmalarının bu yıl “Türkiye Yüzyılına Nefes” temasıyla gerçekleştirilmesine uzmanlar tepki gösterdi. Türkiye'nin doğal ormanlarının yıllar içinde ranta kurban edilerek parçalandığını belirten uzmanlar, dikilen fidanların hayata tutunduğuna dair istatistiksel verilere ulaşamadıklarını ifade etti.

İktidarın ağaçlandırma etkinliğine uzmanlardan tepki: "Törenle dikilen ağaçlar ormana dönüşüyor mu?"
Fotoğraf: İHA

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla 2019 yılından beri kasım ayında yapılan ağaçlandırma çalışmaları bu yıl “Türkiye Yüzyılına Nefes” temasıyla 81 ilde gerçekleştirildi.

Ormancılık Politikası Uzmanı, Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Atmış ve İstanbul Üniversitesi Orman Botaniği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Akkemik, söz konusu çalışmayla ilgili değerlendirmede bulundu.

Törenle dikilen ağaçların hayata tutunduğuna dair verilerin açıklanmadığına dikkat çeken uzmanlar, iktidara “Törenle dikilen ağaçlar ormana dönüşüyor mu?” diye sordu.

“Kasım ayında dikilen ağaçların hayata tutunması zor” diyen uzmanlar, 1975’ten beri kutlanan 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Haftası’na dikkat çekerek, “21 Mart’ın Ağaçlandırma Bayramı olduğu bilinmiyor mu?” dedi.

“BU TÖRENLER NEREDE YAPILIYOR?”

AKP’nin 81 ilde aynı anda “rekor kıracağız” diye ağaçlandırma çalışması yaptığını belirten Erdoğan Atmış, “Sorun şu, törenle dikilen ağaçlar ormana dönüşüyor mu? Asıl bunu bizim konuşmamız gerekiyor. Bu törenler nerede yapılıyor? Yol kenarlarında, üniversite kampüslerinde, okul bahçelerinde yapılıyor. Bu tür törenlerde dikilen fidanların bir ormana dönüşeceğini söylememiz çok güç. Dönüşmüyor da” dedi.

“1940’LI YILLARDAN BU YANA AĞAÇLANDIRMA YAPIYORUZ”

Dünya Tarım ve Gıda Örgütü’ne (FAO) Orman Genel Müdürlüğü’nün gönderdiği rapordan bahseden Erdoğan Atmış, “O raporda, ‘Türkiye’deki ağaçlandırmayla kazandırılmış orman miktarı toplamda 717 bin hektar’ diyor. Yani bütün ormanlarımızın yüzde 3,2’si kadar bir orman. Geri kalan ormanlarımız doğal kendi kendine yetişen ormanlar. 1940’lı yıllardan bu yana ağaçlandırma yapıyoruz. Fakat bunun ancak 717 bin hektarı ormana dönüşebildi” diye konuştu.

"DOĞAL ORMANLAR, ENERJİ SANTRALLERİYLE, YOLLARLA HAVALİMANLARIYLA YOK EDİLİYOR"

Var olan doğal ormanlarında “enerji santralleriyle, yollarla, havalimanlarıyla, katı atık tesisi, sağlık ve eğitim tesisi” gibi birçok nedenle tahsis edilerek yok edildiğine dikkat çeken Erdoğan, “Ağaçlandırmayla kazanılmış ormandan daha fazla orman, bizzat uygulamalarla bir şekilde orman dışına çıkmış durumda” diyerek şunları ekledi:

“2008 ile 2019 yılları için Orman Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı raporda şöyle diyor, ‘Türkiye’deki ormanların parçalanması 11 yıl içinde yüzde 56 artmış. Büyük ormanlarımızı büyük yollarla, otellerle, termik santralleriyle, elektrik iletim hatlarıyla paramparça etmişiz. O büyük ormanlar küçüle küçüle 10 hektardan ormana dönüşmüş önemli bir kısmı. 10 hektardan küçük ormanlar yüzde 118 artmış. Böyle büyük bir kayıp varken; kalkıp bir okul bahçesine, yol kenarına belli sayıda fidan dikip, ‘Bakın ormanlarımızı şu kadar arttırdık’ demenin anlamsızlığını anlatmak istiyorum.

"2019’DAN SONRA AĞAÇLANDIRMA DİBE VURDU"

Türkiye’de bu ağaçlandırmanın başladığı 2019’dan sonra ağaçlandırmada dibe vuruldu. En düşük ağaçlandırma yapıldı. 2014 ile 2021 yılları arasında Türkiye’deki odun üretimi yüzde 69 gibi rekor bir oranla arttı. Bu odunu işleyen sanayicilerin kazancını arttırmak için yapılıyor. Alınan hedefler Türkiye’de çok daha ileriye gidecek. 2021’de 32 milyon metreküp odun üretildi. 2005 yılında bu ülkede 13 milyon metreküp odun üretiliyordu. Yazdığımız kitaplarda makalelerde anlattığımız şeyler de var birileri bize kulak versin diye bekliyoruz.”

"İSTATİSTİKLERE ULAŞAMIYORUZ"

Orman alanlarında inceleme yaptığını belirten Ünal Akkemik ise, “Toplumun bildiği ormancılık haftamız vardı. Neden mart ayı değil de kasım ayı? Kurak geçen bir dönemde o ağaçlandırmayı yaptığınız zaman bakımını yapmak son derece zor ve fidanların hayata tutunması da riskli. Fidanların tutma başarısının en arttığı dönem mart dönemidir. Bu dönemde toprakta su olur” dedi.

2019’dan bu yana bir günde milyonlarca fidan dikiliyormuş gibi bir algı oluşturulduğunu ifade eden Akkemik, şöyle devam etti:

“Acaba bu dikilen fidanların yüzde ne kadarı tutuyor? 11 Kasım 2019, 11 Kasım 2020, 11 Kasım 2021’de dikilen fidanların tutma başarısı ne kadardır? Hangi bölgede başarı yüksek hangi bölgede başarı düşük? Bunlarla ilgili istatistik bizde yok ve ulaşamıyoruz. Bunların oranları bilimsel olarak verilirse o zaman ‘Devam edilsin ya da etmesin’ diye fikrimizi söyleriz.

"ARAZİ ÇALIŞMALARINDA ÇOK CİDDİ KESİMLERİN YAPILDIĞINI GÖRÜYORUZ"

Bu yaz yaptığımız arazi çalışmalarında yaşlı ağaçların çok azaldığını görüyoruz. Çünkü çok ciddi kesimler var. Depolar sonuna kadar dolu. Özellikle Karadeniz Bölgesi’nde. Bolu’da yıllarca arazi çalışması yaptım ve oralarda yaşlı köknarlar vardı. Ama son zamanlarda yaşlı köknarların yerini en fazla 60 yaşlarında ağaçların aldığını görüyoruz. O yüzden biz nefesimizi azaltıyoruz. Ormancılığın yüzyılı hedefleniyorsa mevcut ormanların, doğal yapının korunması için kesimleri durdurmak uygun zamanda fidan dikimini sağlamaktır."

AKP’NİN ‘MİLLİ AĞAÇLANDIRMA GÜNÜ’

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayınlanan genelge ile 2019 yılından beri 11 Kasım, "Milli Ağaçlandırma Günü" olarak kutlanıyor, 81 ilde eş zamanlı düzenlenen fidan dikimi yapılıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2022 yılı için “Türkiye Yüzyılına Nefes olalım” başlığıyla duyurduğu ağaçlandırma etkinlikleri de 11 Kasım'da 81 ilde yapıldı.

OGM VE TOD VERİLERİ

Orman Genel Müdürlüğü (OGM) verilerine göre; ormanlardan 2021 yılında 5 milyar 159 milyon 282 bin 939 lira gelir elde edildi. Bu yılın bütçesinde ise OGM gelirlerinin 6 milyar 215 milyon 952 bin lira olması hedeflendi.

Türkiye Ormancılar Derneği'nin verilerine göre; yalnızca 2017-2021 yılları arasındaki beş yıllık dönemde endüstriyel ve yakacak olmak üzere toplam odun üretiminde yüzde 69,5��luk bir artış yaşandığı, yüksek oranlarda gerçekleşen bu artışla ormanlar üzerinde ağır bir odun üretimi baskısı oluştuğu ifade ediliyor.

(ANKA)