İlhan Cihaner: Afrin, AKP'nin 2019 seçim çalışması

Sosyal Demokrasi Vakfı ve Güngören Demokrasi Platformu, 'OHAL, KHK'lar ve 2019 Seçimleri' başlıklı panel düzenledi.

İstanbul Güngören'de "OHAL, KHK'lar ve 2019 Seçimleri" başlıklı panel düzenlendi. Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) ve Güngören Demokrasi Platformu'nun ortaklaşa düzenlediği panelde HDP milletvekili Meral Danış Beştaş, CHP milletvekili İlhan Cihaner ve EMEP genel başkan yardımcısı Levent Tüzel OHAL koşullarını ve bu koşullarda tartışılan 2019 seçimlerini konuştu.

Evrensel'in haberine göre, açılış konuşmasını yapan Güngören Demokrasi Platformu'ndan Mehmet Turp demokrasi mücadelesinde yerellerde çalışma yürütmenin öneminden bahsetti. "Demokrasi mücadelesi verilecekse bu tepeden değil, yerellerden başlamalı. Emekten, barıştan, demokrasiden yana bileşenler yerel platformlarda bir araya gelmeli." diyen Turp, tek adam rejimini ancak böyle yenebileceklerini söyledi.

Ardından ilk konuşmacı Meral Danış Beştaş, geçtiğimiz günlerde TBMM'de kadın tiyatrocuların oyuna çıkmalarının engellenmesinden bahsederek konuşmasına başladı. Kadın cinayetlerinin, taciz ve tecavüzün arttığı koşullarda kadınların OHAL'e karşı çıkması için daha fazla neden olduğunu söyledi. Basın üzerindeki ağır baskılardan söz ederek konuşmasına devam eden Beştaş, HDP'lilerin 2.5 yıldır televizyon kanallarına çıkarılmadığını aktardı. Beştaş, kendileri hakkında herkesin konuştuğunu ancak bu tartışmalarda kendilerine cevap hakkı verilmediğinden bahsetti. HDP'yi siyasetten tasfiye etmek istediklerini söyleyen Beştaş, parlementonun neredeyse devre dışı kalmış olduğunu söyledi.

Ardından söz alan İlhan Cihaner, bir hukukçu olarak bugün uygulanan OHAL'in yasal olarak OHAL'i bile aştığını açıkladı. Parlementonun ortadan kalktığını, ittifak yasasının geçirildiğini ancak seçim barajına dokunulmadığını hatırlattı. Sadece yasal barajlar olmadığını söyleyen Cihaner, "Seçim barajının dışında fiili ve doğal barajlar da var. Kamu kaynaklarından yararlanmada eşitsizlikler, tutuklu milletvekilleri var. Bunlar da doğal ve fiili barajlar." dedi. Doğan Medya'nın satışı konusundaysa "En sinsi saray destekçileri, oturup ağlayacak halimiz yok." diyen Cihaner, "Beter olsunlar demekten başka diyecek bir şeyimiz yok" diye ekledi. OHAL'in sınıfsal kökeninin unutulduğunu da belirten Cihaner, OHAL'in sermaye sınıfına hizmet ettiğine dikkat çekti.

Cihaner, AKP’nin Afrin operasyonuna ilişkin ise şunları söyledi: “Afrin operasyonunu AKP’nin 2019 seçim çalışmalarının bir ayağı olarak görüyorum. Başka bir halkın ulusun egemen devletin kanı, gözyaşı üzerinden hiçbir şey kurulamaz. Sadece Afrin değil herhangi bir yerin bombalanmasını kabul etmem mümkün değil.”

Son olarak söz alan Levent Tüzel, ülkemizde tek adam tek parti rejimi inşa edilmeye çalışıldığını, bu süreçte 2019 seçimlerinin önemli bir dönemeç olduğunu ancak mücadelyi tek bir seçime indirgemememiz gerektiğini anlatarak konuşmasına başladı. Bu sürecin gün be gün işlediğini, dolayısıyla demokrasi güçlerinin de çok yönlü ve sürekli bir mücadelede birleşmesi gerektiğini vurguladı. Basın özgürlüğü konusunda önceki konuşmacıların söylediklerine katıldığını söyleyen Tüzel, "Son olarak şimdi internet içeriklerine de RTÜK sansürü geliyor." dedi. Boğaziçi'nde barışı savunan üniversite öğrencileri hakkında da konuşan Tüzel, "Üniversitede böyle bir olay için lokum dağıtılmasını kabul etmiyoruz diyen gençler nasıl bir hiddetle karşılaşıyor. Cumhurbaşkanı öğrencilik haklarını ellerinden alacaklarını söylüyor." dedi. Ardından CHP'nin savaş konusundaki tutumunu eleştiren Tüzel, "Bizim ana muhalefet ihtiyacımız var. Ama doğru politikalarla. Savaşı destekleyen, Yenikapı'ya giden bir CHP mücadeleyi çıkmaza sokuyor." diyerek konuşmasını bitirdi.