Türkiye ile Almanya ilişkileri yumuşama evresinde. Almanya’da Türklere konuşturulmayan Erdoğan’ın isteğinin bu kez karşılanması bekleniyor. Çünkü artık ilişkilerde 35 milyar avroluk bir anlaşma söz konusu!

İlişkileri yumuşatan ihale

POLİTİKA SERVİSİ

Almanya ile Türkiye arasında 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi ardından başlayan gerginlik yerini yumuşamaya bıraktı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 28-29 Eylül’de yapacağı Almanya ziyareti yaklaşıyor. Ancak gerginliğin olduğu kadar yumuşamanın da dikkat çeken nedenleri var.

İkili ilişkilerdeki gerginlik nedeniyle Erdoğan dahil hiçbir iktidar mensubuna konuşma izni verilmeyen Almanya’da şu günlerde ise Erdoğan’ın Türklere bir konuşma yapmasının formülü aranıyor ve kulislere göre bu ihtimal oldukça güçlü. Çünkü artık iki ülke arasında 35 milyar avroluk bir anlaşma var.

Son dönemdeki gelişmeler, iki ülkenin birbirlerine karşı ilişkilerinin biçimini ilkesel politikalar yerine aralarındaki alışverişin ‘cazibesine’ göre belirlediğini gösteriyor.

Yumuşamada ABD faktörü
İki ülkeyi ilişkilerin yumuşaması sürecine iten faktör ise ABD oldu. ABD ile farklı konularda gerginlikler yaşayan Türkiye ve Almanya, ‘ortak düşman’ın belirginleşmesi ardından hızla ilişkileri yeniden geliştirmeye girişti.

Almanya’nın ABD ile krizli ilişkisinin kaynağı AB ile ABD arasındaki ticaret savaşı iken Türkiye ile ABD krizi ise rahip Andrew Brunson’ın tutuklu olmasına dayanıyor.

35 milyar avro etkisi
Ne var ki iki ülkenin yakınlaşmasında tek faktör ABD değil. İkili ekonomik ilişkiler, bugünkü tabloyu açıklaması bakımından daha dikkat çekici ayrıntılar içeriyor.

Almanya’da bugünlerde Erdoğan’ın ülkedeki Türklere konuşma yapması için bir formül aranıyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Erdoğan’ın ziyaretine hazırlık için geçen hafta Berlin’de yaptığı temaslar sonrasında, Cumhurbaşkanı’nın Almanya’daki Türklere hitap etmek istediğini ifade etmişti. Kalın, “etkinlik için yer arama çalışmalarının sürdüğünü,” olası etkinliğin Berlin veya Köln’de düzenlenebileceğini açıklamıştı.

Almanya’da Türklere konuşma yapma yasağından Erdoğan’ın konuşması için formül arayışına giden süreçte en dikkat çekici gelişme oldukça yüksek meblağlı bir anlaşmada kendini gösteriyor.

Konuyla ilgili ilk iddia Alman Der Spiegel dergisi tarafından gündeme getirilmişti. Derginin iddiasına göre Türkiye, demiryollarını Almanya’nın mali ve teknolojik desteğiyle modernize etmeyi planlıyor ve bu projeyi Siemens başkanlığındaki bir konsorsiyuma teslim etmek istiyordu.

Önceki gün ise bu iddia ile ilgili diğer ayrıntılar ortaya çıktı. Alman medyası, Türkiye ve Almanya arasında anlaşmaya varıldığını duyurdu. 35 milyar avro büyüklüğündeki devasa demiryolu projesi tedarik tarafında Siemens’in lokomotifi olacağı konsorsiyum tarafından yürütülecek. Almanya’nın Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı’nın bu kapsamda eylül sonu Türkiye’yi ziyaret etmesi bekleniyor.

***

Gerginliğin nedenleri

İki ülkenin ilişkileri, 15 Temmuz Darbe Girişimi ardından hızla bozulmaya başladı. Karşılıklı sert açıklamalar ve hamlelerle gelişen bu durumdan bazı başlıklar şöyleydi:

İltica tartışması: Darbe girişimi ardından Almanya’ya iltica talebinde bulunan, aralarında üst rütbeli Türk askerleri ile diplomatların da bulunduğu kamu görevlilerine iltica hakkı tanındı.

Casusluk krizi: MİT tarafından Alman İstihbarat Örgütü’ne Gülen Cemaati ile ilişkisi olduğu iddia edilen kişilerin listesinin sunulması ve Almanya’da görevli DİTİB’e bağlı imamların Almanya’daki Gülen yapılanması hakkında Ankara’ya bilgi notları gönderdiğinin ortaya çıkması gerginliğin bir başka nedeni.

Referandum konuşmalarının engellenmesi: 16 Nisan 2017’de düzenlenen Anayasa Referandumu öncesinde iktidar mensuplarının Almanya’daki Türklere seçim propagandası yapmasının engellenmesi gerginliği doruk noktasına çıkardı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk bakan ve siyasetçilerin etkinliklerinin iptal edilmesini “Nazi uygulamasına” benzetti. Erdoğan’ın sözleri Almanya’da tepki topladı.

Alman seçimleri için ‘çağrı’: Gerginliği daha da tırmandıran diğer bir olay da Almanya’daki seçimler öncesinde yaşandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’nın referandum sürecindeki tavrına karşılık Türk kökenli seçmenlere “Türkiye’ye karşı düşmanlık yapmayan siyasi partileri destekleme” çağrısında bulundu. Alman hükümeti ve siyasetçileri, bu tavrı “egemenlik haklarına eşi benzeri görülmemiş bir saldırı” olarak değerlendirdi.

Tutuklamalar: Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel’in ve diğer bazı Alman vatandaşlarının siyasi suçlamalarla tutuklanması, Ankara ile Berlin arasında gerilim yaratan konulardan bir diğeri. Türkiye ile Almanya’nın kapalı kapılar ardındaki pazarlıkları sonucu Yücel serbest bırakılırken halen bazı Alman vatandaşlarının tutuklu bulunması zaman zaman ilişkilerin gündemine geliyor.

İncirlik krizi: Alman vekillerin İncirlik Hava Üssü’ndeki Alman askerlerini ziyaret etmesinin uzun süre engellenmesi ilişkilerdeki gerginliğin nedenleri arasında yer aldı.

***

Almanlar Erdoğan’ın konuşmasını istemiyor

Almanya’da yapılan bir ankete katılanların yaklaşık üçte ikisi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya ziyareti sırasında ülkede yaşayan Türkiye kökenlilere yönelik bir konuşma yapmasına karşı olduğunu ifade etti.


Deutsche Welle Türkçe’de yer alan habere göre, anketi Bild gazetesi yaptırdı. Ankete katılanların yüzde 65,8’i Erdoğan’ın ziyareti sırasında ülkede yaşayan Türklere yönelik bir etkinlik düzenlenmesine karşı olduklarını ifade etti.