İmam hatip kalkana dek nöbete devam
Beşiktaş’taki İsmail Tarman Ortaokulu’nun, imam hatip ortaokuluna dönüşmesinin durdurulması için mücadele eden veliler, basın açıklaması düzenledi. Yapılan açıklamada, "Biz hâlâ okulumuzun İsmail Tarman Ortaokulu olarak öğretime açılmasını bekliyoruz. Mahkeme kararlarının uygulandığı güne kadar mücadeleye devam edeceğimizi duyuruyoruz" denildi.

Buse İlkin YERLİ
İstanbul Beşiktaş’taki İsmail Tarman Ortaokulu’nun, imam hatip ortaokuluna dönüşmesinin durdurulması için 8 yıldır mücadele eden veliler, okul önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. İsmail Tarman Ortaokulu Velileri ve Konaklar Mahallesi Sakinleri tarafından yapılan açıklamada bu hukuksuzluğa karşı 2 bin 929 gündür nöbette oldukları belirtildi. Açtıkları tüm davaları kazandıklarını hatırlatan veliler okul, ortaokul kayıtları almaya başlayana kadar nöbet tutacaklarını bildirdi. SOL Parti PM üyesi Esen Karaküçük, Dem Parti PM üyesi Mevlüt Aykoç ve TKP PM Üyesi Mehmet Kuzulugil de katıldı.
İsmail Tarman Ortaokulu Velileri ve Konaklar Mahallesi Sakinleri’nin düzenledikleri basın açıklamasında “Bu 8 yılda 4 kez mahkemelerce de kabul edilen haksızlığın, yanlışlığın, isabetsizliğin giderilmesi için uğraşıyoruz. Hâlâ mahkeme kararı uygulanmıyor. Suç işlenmeye devam ediliyor” denildi.
İktidarın ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ diye adlandırdığı yeni müfredata da değinilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Müfredat, toplumsal bir uzlaşmayla oluşturulmuyor. Toplumun yaygın ve yoğun tepkisi, bireysel itirazlar, toplu gösteriler dikkate alınmaksızın tamamlanıyor, onaylanıyor. Temel bilim dersleri, konuları azaltılıyor. Tarih, matematik, felsefe derslerindeki ayıklamalar ile çocuklarımızın bilgilenme ve düşünme yetileri sınırlandırılıyor. Din, inanç düzeyinden çıkarılıp ötekileştirme aracına dönüştürülmek isteniyor.”
MEB, TOPLUMUN HER KESİMİYLE KAVGALI
Açıklamada son 3 yıldır dini eğitim veren ortaöğretim kurumlarının sayısı artarken öğrencilerinin azaldığına dikkat çekildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın tarikatları okullara sokmasına tepki gösterilirken “Hem Anayasa’ya aykırı hem de çok tehlikeli bir tercih. MEB, eğitimin bilimsel, çağdaş ve laik olarak düzenlenip uygulanmasından sorumludur. Bunun için öğretmenler birçok kurala tabi tutulurken denetlenmeyen topluluk ya da kişilerle çocuklarımızın zaman geçirmesi, onların görüş ve değer aktarımına maruz bırakılması kabul edilemez” ifadeleri kullanıldı. Veliler, MEB’in uygulamalarından okul yöneticilerinin de şikayet ettiğinin altını çizdi.
Veliler ve mahalleliler, açıklamalarını şöyle sonlandırdı: “MEB toplumun birçok kesimiyle kavgalı. MEB’in dayatmaları, talep olmayan yerde imam hatip dönüştürmeleri, eğitim içeriğinin çağdaşlıktan uzaklaştırılması okulsuzlaştırmaya ve öğrencilerin akademik yetersizliklerine yol açmıştır. Biz hâlâ okulumuzun İsmail Tarman Ortaokulu olarak öğretime açılmasını bekliyoruz. Veliler ve Mahalleliler olarak dayanışmamızı sürdüreceğimizi, tüm işlemlerin takipçisi olacağımızı ve mahkeme kararlarının uygulandığı güne kadar mücadeleye devam edeceğimizi duyuruyoruz.”
EĞİTİM SİSTEMİMİZİ KAYBETMEK İSTEMİYORUZ
Velilerin açıklamalarının ardından söz alan SOL Parti PM üyesi Esen Karaküçük şöyle konuştu: “Siyasi iktidarlar, eğitim sistemini daima istedikleri gibi nesiller yetiştirmek için kullanmıştır. Türkiye’de evrensel değerler ve eğitim ilkeleri ayaklar altına alınmıştır. Karma eğitim bir haktır. Eğitim sisteminin çökertilmek istenmesinin sebebi ise biat eden nesiller yetiştirmektir. Konaklar halkı, çocuklarının akademik eğitim almasını istiyor. Halkın talepleri dikkate alınmıyor. Tüm bileşenler olarak çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, eğitim sistemimizi kaybetmek istemiyoruz.”
DEM Parti PM üyesi Mevlüt Aykoç ülkedeki en önemli sorunlardan birinin eğitim olduğunu belirtti. Aykoç “Eğitim sistemi yamalı bohçaya döndürüldü. Geleceğimiz olan çocuklarımızın hayatlarıyla oynuyorlar. Bilimsel, laik, ücretsiz eğitim çocuklarımızın hakkıdır. Okulların imam hatiplere ve rant kapısına dönüştürülmesinin karşısındayız” dedi.
TKP PM üyesi Mehmet Kuzulugil de “İmam hatip okulları, devletin kontrolünde eğitimli din adamı yetiştirmek için açılmıştır. Bunun da bir yaşı vardır. Bu okulların genele yayılması ve ortaokul yaşına düşürülmesi kabul edilemez” dedi. TKP 1920’den Fatih Utku ise “Mahkeme kararlarının uygulanmaması, kız öğrencilerin mezuniyete alınmaması laikliğe ve Cumhuriyet’in değerlerine bir saldırıdır” diye konuştu.