İBB Başkanı İmamoğlu, "Ben, CHP'li olmaktan onur ve gurur duyuyorum. Ama bilinsin ki bizim hizmetimizin, bizim ortaya koyduğumuz bütçenin, bizim ortaya koyduğumuz projelerin sahibi CHP değildir; halktır, millettir” dedi.

İmamoğlu: Bizim hizmetimizin sahibi CHP değildir, halktır

Yenilenen Bağcılar Meydanı’nın açılışını yapan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Mevkii ne olursa olsun, hiçbir hizmetin siyasi parti sahipliği yoktur. Ben, CHP'li olmaktan onur ve gurur duyuyorum. Ama bilinsin ki bizim hizmetimizin, bizim ortaya koyduğumuz bütçenin, bizim ortaya koyduğumuz projelerin sahibi CHP değildir; halktır, millettir. Bu, gerçekten siyaseti daha kurumsal ve itibarlı hale getirir. Siyasetçileri de daha itibarlı hale getirir” dedi.

İmamoğlu, yeniden düzenledikleri ve İstanbul’un en büyük alanlarından biri haline getirdikleri Bağcılar Meydanı’nı hizmete açtı. Açılış için düzenlenen törende konuşan İmamoğlu, Bağcılar Meydanı’nın düzenlenmesi sürecinde emeği geçenleri andı.

Meydanların, insanların bir arada olabilmesinin simgesi olduğunun altını çizen İmamoğlu'nun konuşması şöyle:

"MEYDAN, PARK, YEŞİL ALAN YAPMAZSAN BARIŞ VE HUZURU GERÇEKLEŞTİREMEZSİN"

"Eğer bir şehirde, meydan inşa edememişseniz, parkları, yeşil alanları olgunlaştıramamışsanız, siz, o şehirde barışı, huzuru, bir arada olabilmeyi, birbirine hoşgörüyle davranabilmeyi, insanların birbirine bakarken insan olabilme unsuru üzerinden birbirini sevebilmesini sağlamayı gerçekleştiremezsiniz.

"BAĞCILAR ULAŞIM MERKEZİ OLACAK"

Bağcılar’a böylesi bir meydanı kazandırmanın mutluluğunu yaşıyorum. Özellikle hizmete açtığımız Mahmutbey-Mecidiyeköy hattı ve inşallah bunun Beşiktaş- Kabataş kısmının da bitirilmesiyle beraber, İstanbul'un merkezine direkt erişim noktasında hizmete soktuğumuz bu hatla beraber, Bağcılar, çok olağanüstü bir hizmeti elde etmiş oldu. Eksiklerini de tamamlayacağız. Çok istemediğimiz bir biçimde, özellikle geçmişte yapılmış bir sıkıntılı imalattan dolayı, tünelde çıkan sıkıntıyı da belirtmek isterim. Yaklaşık 1-1,5 ay içerisinde sonuçlanınca, şu anda Okmeydanı'nda sona eren bu metronun yolculuğunu, yine Mecidiyeköy'e kadar getirecek hizmeti bu tekrar vatandaşlarımıza kavuşturmuş olacağız. Temelini attığımız Mahmutbey-Esenyurt hattı da Bağcılar başlangıçlı. Bu anlamda Bağcılar gelecekte ulaşım merkezi konumuna gelecek.

"HİÇBİR HİZMETİN SİYASİ PARTİ SAHİPLİĞİ YOKTUR"

İBB olarak, kentin 39 ilçesine eşit hizmet verme konusunda kararlıyız. Bunun ülkemiz sathında da aynı şekilde algılanmasını ve anlaşılması şarttır. Bir şeyin altını çizmek istiyorum: Şu anda mevki sahibi olan arkadaşlarımız, emanetçidir, temsilcidir. Mevkii ne olursa olsun, hiçbir hizmetin siyasi parti sahipliği yoktur. Her birimiz, toplumun bize verdiği yetkiyi, milletimizin bize sağladığı vergisinden, kaynaklarından oluşan parayı, kaynağı en sağlıklı ve en doğru biçimde vatandaşa ulaştırma ve vatandaşa sunma görevini yerine getirmekteyiz. Bu anlayış ülkemizin tamamında ve şehirlerimizde oturursa, ülkemizin huzuru bir başka olur. Hepinizin huzurunda söylüyorum ki ben, örneğin CHP'li olmaktan onur ve gurur duyuyorum. Ama bilinsin ki bizim hizmetimizin, bizim ortaya koyduğumuz bütçenin, bizim ortaya koyduğumuz projelerin sahibi CHP değildir, halktır, millettir. Bu, gerçekten siyaseti daha kurumsal, siyaseti daha itibarlı hale getirir. Siyasetçileri de daha itibarlı hale getirir.

"EN BÜYÜK SORUMLULUĞUMUZ KÜRESEL ISINMAYA KARŞI MÜCADELE"

Dünyanın ortak gündemi, iklim krizinden kaynaklı çevre sorunları. Küresel ısınmanın, iklim değişikliğiyle mücadelenin ana merkezinin de şehirler olduğunu buradan hatırlatmak isterim. Ülkemizde yüzde 80’in üzerinde insanımız şehirlerde yaşıyor. O zaman biz bu şehirlerde ne yapacağız? Suyu tasarruflu kullanacağız. Çevreyi kirletmeyeceğiz. Atık ayrıştırma konusunda evimizden başlayan bir ahlakla süreci destekleyeceğiz. Bizler ne yapacağız? Kentsel alanları, özellikle yeşil alanları güçlendireceğiz, büyüteceğiz.

Aynı zamanda İstanbul'un su kaynaklarını oluşturan alanları, vadileri, su toplama havzalarını koruyacağız, geliştireceğiz ve büyüteceğiz. Bu insanların varlığı için şarttır. En büyük sorumluluğumuz nedir biliyor musunuz? Dünyayı, yaşadığımız şehirleri, çevreyi geleceğe hazırlamaktır. Koruyarak hazırlamaktır, geliştirerek hazırlamaktır. O bakımdan, şu dönemde en büyük sorumluluğumuz, küresel ısınmaya karşı, iklim değişikliği sürecine mücadeleyle bakabilen bireyler ve insanlar olmaktır. Bu konu; bir devletin, bir hükümetin, bir belediyenin ya da bir kurumun işi değildir. Topyekûn vatandaşların bilinçlenmesiyle mümkündür. Soluk aldığımız bu güzel meydandan herkese çağrı yapıyorum: Evinizde, çevrenizde, yaşamınızın her anında çevreyi koruyan, yeşili koruyan, özellikle kentimizdeki atık sistemine katkı sunan bireyler olmayı mutlaka sağlayınız, en çocuğumuzdan en yetişkin insanımıza kadar.”

(ANKA)