İBB seçimi bitti. Herkes çok rahatladı. Yüzler nihayet gülüyor. Sanki bahar şimdi Türkiye’ye geldi. CHP’li Ekrem İmamoğlu tekrar İBB Başkanı seçildi. Hem de çok büyük oy farkıyla. İmamoğlu, 31 Mart’ta 13 bin oy farkına karşın, 23 Haziran’da 806 bin oy fazlasıyla başkan oldu. İlk kez bir seçim, sandıkların açılımı sonrasında fazla bir heyecan yaşanılmadan kazanıldı. […]

İBB seçimi bitti. Herkes çok rahatladı. Yüzler nihayet gülüyor. Sanki bahar şimdi Türkiye’ye geldi. CHP’li Ekrem İmamoğlu tekrar İBB Başkanı seçildi. Hem de çok büyük oy farkıyla. İmamoğlu, 31 Mart’ta 13 bin oy farkına karşın, 23 Haziran’da 806 bin oy fazlasıyla başkan oldu. İlk kez bir seçim, sandıkların açılımı sonrasında fazla bir heyecan yaşanılmadan kazanıldı. Doğrusu ağız tadıyla bu başarıyı kutlayamadık. Çünkü netice hemen ortaya çıktı… Pazar akşamı saat 20’ye doğru sandıkların sonucu, bizzat AKP adayı Binali Yıldırım tarafından açıklandı. Ve İmamoğlu’nun kazandığını ilan ederek Başkanlığını kutladı! Bu uygarca davranışı için Binali Yıldırım alkışlanmalı..

***

Defalarca yazdım ve söyledim. AKP Genel Başkanı meydanlara çıktıkça AKP seçmeni kaybediyor. O konuştukça AKP’ye olan soğukluk artıyor. Yani nefret ve kin dolu bir üslup, kullananı yok ediyor… 23 Haziran bu düşüncemi bir kez daha güçlendirdi.

***

İstanbul yerel seçiminden bazı dersler çıkarmalıyız. 31 Mart’ta İmamoğlu’nun kazandığı seçimi türlü hilelerle devletin önemli bir kurumu olan YSK’ye iptal ettirilmesi AKP’ye olan kızgınlığı arttırdı. “Oylar çalındı” sözleri inandırıcı olmadı. Çünkü YSK iptal gerekçesini bile açıklayamadı. Sadece İstanbul seçmeni değil, Türkiye bu duruma isyan etti. AKP’nin toplumu aldatma çabası artık ayyuka çıktı. Söylenen yalanlar İmamoğlu’na milyonlarca oy verilmesine neden oldu. Çünkü İmamoğlu’nun mazbatası çalınmıştı. Ve bu mağduriyet ,önce demokrasi ve sonra, İmamoğlu’nun korunması gereğini ortaya çıkarmıştı..

***

Seçim sonucu AKP’nin iflasıdır! Haksızlığa tepkinin yanı sıra yapılanlardan bıkan İstanbul seçmeni, daha önce AKP’nin belediye başkanlığını kazandığı 14 ilçede de İmamoğlu’na oy vererek yeni bir dönem başlatmıştır.

***

İBB ‘nin kazanılması örgütlü, disiplinli ve içerikli bir çalışmanın sonucudur. CHP örgütü insanüstü gayret göstermiştir. Ancak yurdun her  yanından gelen gönüllüler, ittifak yapan partiler,  STK’lar ,vb. gibi aydınlık ve çağdaş bir ülkede yaşamak isteyen herkesin bu başarıda katkısı vardır.

***

Ancak AKP’nin yıkılmasında en etkin rol oynayan HDP’ye ayrı bir takdir bölümü açılmalı. 2019 yerel seçimlerinde ciddi bir politika uygulayan tek parti HDP’dir. HDP ilkesi gereği tüm partilerin dikkat etmediği bir konuya içtenlikle yaklaşmıştır. HDP, ülkede demokrasi, hak ve özgürlüklerin kalıcı olması, insana ve emeğine saygının en yüce değer olarak görülmesi, ülkemizde yaşayan tüm yurttaşlarımızın kucaklaşarak, ırk ,din,dil, mezhep ayırımı yapmadan birlik ve beraberlik içinde barışı kurmayı birincil hedef olarak görmüş ve gereğini yapmıştır. HDP, Kürtleri, Alevileri, devrimcileri kısaca kendinden olmayan tüm farklılıkları dışlayan AKP’ye karşı samimi mücadele etmektedir.  Bu nedenle demokrasiden yana olan adaylara kayıtsız şartsız destek vermiştir. İstanbul ve Ankara’nın yanı sıra Hatay, Adana, Mersin ve Antalya’nın CHP adayları tarafından kazanılmasını sağlamıştır…

***

HDP bu politikasıyla Türkiyelileşme yolunda önemli mesafe kaydetmiştir. CHP, HDP’ye çekingen davranmayı bırakmalı ve açıkça yan yana durmaktan korkmamalıdır. Gecikmiş teşekkürünü bir an önce yapmalıdır! Böylece hem CHP hem de HDP, Türkiye’nin insan ve emek öncelikli politikasını belirleyen, laik demokrasi, bağımsız ve tarafsız yargı, eşitlik ve özgürlük kavramlarının kalıcı olmasını sağlayan önemli partiler haline dönüşecektir.

***

Değerlerine, özgür düşüncesine, çağdaşlığa ve yaşam biçimine tasallutta bulunan AKP’ye karşı  halkın, özellikle gençlerin, ilk başkaldırısı Gezi olaylarıyla başlamıştı. İBB seçimi ikinci başkaldırının demokrasi çerçevesinde uygarca yapılmış şeklidir!

***

İBB sonucu AKP’yi yol ayrımına getirmiştir. AKP artık topal ördektir. Ya totaliter bir yönetim uygulayacak ya da tekrar parlamenter demokrasiye dönecektir. Çünkü başkanlık rejimini çağdaş olmak isteyen Türkiye Halkı kabul etmemektedir. Yani bundan böyle yapılacak hilesiz her seçimde AKP kaybedecektir!..