TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, İzmir depremine ilişkin yaptığı açıklamada, "Bugün yaşananlar ülkemizin depreme hazır olmadığını bir kez daha göstermiştir" dedi. Açıklamada, "Ulaşımın koordine edilememesi ve tahliye koridorlarının yaratılamaması tüm bir kentin kilitlenmesine sebebiyet vermiştir" ifadeleri kullanıldı.

İnşaat Mühendisleri Odası: Bugün yaşananlar ülkemizin depreme hazır olmadığını bir kez daha gösterdi

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklama yaptı.

Bugün yaşananların ülkenin depreme hazır olmadığını bir kez daha gösterdiği vurgulanan açıklamada, "Uzman kişiler tarafından belirli bir sistem ve düzen içerisinde yapılması gereken kurtarma çalışmalarının politikacılar tarafından siyasi şova dönüştürülmesi son derece kaygı vericidir" denildi.

"Bugün İzmir'de bulunan her boş alan insanların sığındıkları toplanma alanı haline dönüşmüştür" denilen açıklamada, "Bu durum toplanma alanlarına yönelik tespit ve organizasyonlardaki hazırlıksızlığı göstermektedir" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, "Ulaşımda yaşanan sorunlar, trafik akışının sağlanamaması, müdahale ve kurtarma çalışmalarını ciddi ölçüde aksatmıştır. Ulaşımın koordine edilememesi ve tahliye koridorlarının yaratılamaması tüm bir kentin kilitlenmesine sebebiyet vermiştir" denildi.

İnşaat Mühendisleri Odası'ndan yapılan açıklama şöyle:

"İzmir Seferihisar açıklarında 6.6 büyüklüğünde yaşanan deprem sonucu hayatını kaybeden yurttaşlarımızın yakınlarına başsağlığı ve sabır, tüm İzmir ve çevre illerde depremi yaşayanlara geçmiş olsun dileklerimizi yeniden ifade ediyor ve ilk gözlemlerimizi kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.

Bugün yaşananlar ülkemizin depreme hazır olmadığını bir kez daha göstermiştir. Mevcut tablo imar politikalarının yanlışlığını ve yapıların mühendislik hizmetlerinden yararlanamadığını göstermektedir. Buna ilaveten afet yönetiminde kayda değer bir ilerleme yaşanmadığı da ne yazık ki ortaya çıkmıştır.

Şöyle ki;

Uzman kişiler tarafından belirli bir sistem ve düzen içerisinde yapılması gereken kurtarma çalışmalarının politikacılar tarafından siyasi şova dönüştürülmesi son derece kaygı vericidir.

AFAD'a göre Toplanma Alanı; "Afet ve acil durumlar sonrasında geçici barınma merkezleri hazır olana kadar geçecek süre içerisinde yaşanacak paniği önlemek ve sağlıklı bilgi alışverişini sağlamak amacıyla halkın tehlikeli bölgeden uzaklaşarak toplanabileceği güvenli alanlardır." Oysaki bugün İzmir'de bulunan her boş alan insanların sığındıkları toplanma alanı haline dönüşmüştür. Bu durum toplanma alanlarına yönelik tespit ve organizasyonlardaki hazırlıksızlığı göstermektedir.

Ulaşımda yaşanan sorunlar, trafik akışının sağlanamaması, müdahale ve kurtarma çalışmalarını ciddi ölçüde aksatmıştır. Ulaşımın koordine edilememesi ve tahliye koridorlarının yaratılamaması tüm bir kentin kilitlenmesine sebebiyet vermiştir.

Risk taşıyor olması sebebiyle bazı hastaneler boşaltılmışken, cami, okul, spor salonu vb. binaların teknik incelemeye tabi tutulmaksızın barınma amaçlı kullanıma açılması anlaşılamamaktadır.

Televizyon kanallarında bazı yer bilimcilerin kendi uzmanlık alanları dışına çıkarak özellikle yapı ve yıkım nedenleri üzerine yorum yapmaları toplumun yanlış bilgilenmesine neden olmaktadır."