İntihar hikâyesi yok, Nadire aynı gün çok neşeliydi
Arkadaşından bilgisayar istedi, konuşurken ‘gülücük’ emojileri kullandı. O gün bile gelecek planları kurdu. Ünal, “Dershaneye kayıt için ilgilendim” dedi, bu ifade dershane müdürünün sözleri ile çelişti: Patrondan izin alamadığını söyledi, gelemedi. Cinayet şüphesi sürüyor, en azından taksir var. Silahlar ortada saklanmamış, ihmal söz konusu.
23 Eylül’de, AKP’li Şirin Ünal’ın, Ankara’daki evinde, ‘ona ait silah ile’ intihar ederek, yaşama veda eden 23 yaşındaki Özbekistanlı Nadire Kadirova’ın abisi Muhammed Kadirova, ağlayarak yardım talebinde bulundu: “Kardeşim öldürüldü…” Dosyada ise yeni bilgiler ortaya çıktı.
OLAY GÜNÜ ÇOK NEŞELİYMİŞ!
Kadirova ailesinin avukatı Birol Öztürk bu bilgileri paylaştı: “Ankara’da Nadire’nin yakın bir arkadaşıyla görüştüm. Olay gününe ait mesajları gördüm. Bunlar hiçbir şekilde intihar edebilecek bir insanı anlatmıyor. Psikolojisinin bozuk olmadığı anlaşılıyor. Konuşmalarda ‘gülücük’ emojileri kullanmış.”
AYNI GÜN ARKADAŞINDAN BİLGİSAYAR İSTEMİŞ
Öztürk, “Bunları da savcılığa delil olarak sunacağız” diyor. Kadirova, yine o gün, söz konusu arkadaşından, başlamak istediği İngilizce kursunda kullanmak üzere kendisine bir bilgisayar bulmasını talep ediyor. Böylece “Geleceğe dönük planları olduğu görülen ve olay günü mutlu olduğu anlaşılan bir kişi neden intihar etsin” sorusu ortaya çıkıyor.
‘İNTİHAR ÖNCESİ AYNI MASADA YEMEK YEDİK’
Avukat Öztürk, “AKP vekili Şirin Ünal’ın savcılık beyanındaki bir ifadesi de ‘intihar’ konusunda kafaları karıştırıyor” diyor: “Vekil olaydan yaklaşık bir iki saat önce Nadire ile aynı masada yemek yediklerini beyan etmiş. Durum, intihar eğilimine aykırı. İntihar edecek kişi, önce yemek yiyip, başkaları ile aynı ortamda bulunur mu? Soru işareti var.”
ÜNAL: KIZIM GİBİYDİ, DERSHANEYE KAYIT İÇİN UĞRAŞTIM
AKP’li Şirin Ünal, hem dosyadaki ifadesinde hem de Meclis’teki konuşmasında, Nadire’yi kızı gibi gördüğünü söylüyor. Ünal, yine savcılık ifadesinde; “Dershaneye gitmesi için bizzat ben velisi olarak ilgilendim, kayıt yaptırmak için uğraştım” diyor. Oysa savcılık tanık olarak dershane yetkilisinin ifadesinden de yararlanıyor.
DERSHANE YETKİLİSİ: PATRONU İZİN VERMEDİ, DERSHANEYE GELEMEDİ
Bu noktada Ünal’ın sözleri gerçeği yansıtmıyor. Avukat Birol Öztürk, dershane yetkilisinin beyanını aktarıyor: “Kadirova, bize patrondan izin alamadığı için dershaneye gelemediğini bildirdi.” Bunların tezat ifadeler olduğu ise açıkça görülüyor.
İHMAL VAR, VEKİL NEDEN ŞÜPHELİ TANIK?
Olay ‘intihar olarak kabul edilse bile’, Şirin Ünal ve kızı Duygu Ünal’ın şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmamış olması, bir hukuk skandalı. Öztürk bunun nedenini şöyle anlatıyor: “Vekilin evinde bulunan silahlar, herkesin bulamayacağı, göremeyeceği yerde saklanmalı” diye düşünüyorum.”
TAKSİRLE ÖLÜME SEBEBİYET VERMEK
Ancak Öztürk, bu durumun da böyle olmadığını ve 3 silahın orta yerde durduğunu aktarıyor: “Burada en azından vekil ve evin sorumluluğunu alan kızı Duygu Ünal açısından bir ihmal var. 22 yıllık hukukçuyum. Bu ihmal sonucunda, en azından dosyada, ‘taksirle ölüme sebebiyet vermek’ suçundan şüpheli olarak yer almalıydılar.”