Urfa’da, Uğur Teksti’in patronu, işçiler DİSK Tekstil’de örgütlenince fabrikayı kapatıp 300’e yakın işçiyi tazminatsız kovdu. İşçiler eylemler yaparak tazminatlarını aldı. Şimdi ise sendikalı şekilde işe dönmek istiyorlar.

İşçi örgütlenince dükkânı kapadı

EMEK SERVİSİ

Urfa 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde, DİSK Tekstil Sendikası örgütlendiği için fabrikasını kapatan Uğur Tekstil’in işten çıkardığı 300’e yakın işçi örgütlü duruşları sayesinde tazminatlarını aldı. İşsiz kalan 300’e yakın işçi daha sonra şehrin merkezinde Rabia Meydanı’nda bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Açıklamada sendika düşmanlığının fabrika kapatma boyutuna geldiğine değinilerek fabrika geri açılıp işe sendikalı şekilde dönünceye kadar mücadelenin devam edeceği belirtildi.


Zara, LC Waikiki, İnditex gibi uluslararası markalara üretim yapan Uğur Tekstil’de işçiler DİSK Tekstil Sendikası’nda örgütlenerek Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesi aldı. Eylül ayı başında sendika işverenle toplu sözleşme masasına oturmak istedi. İşveren bunu reddetti. Geçen Pazar günü ise işveren fabrikayı kapatarak 300’e yakın işçiyi ‘sözleşmenin sona ermesi’ gerekçeli Kod-18 ile işten çıkardı. Ancak işçiler sözleşmelerinin süresiz olduğunu ve bu kodla işten çıkarmanın yasal olmadığını belirterek fabrika önünde eylemlere başladı. Pazar günü işten çıkarıldıklarını öğrenen işçiler pazartesi günü fabrika önünde eylem ve basın açıklaması yapmak istedi. Ancak jandarma kuvvetleri buna izin vermedi. İşçiler fabrika önüne yürümek için saatlerce bekledikten sonra basın açıklamaları yaparak dağıldı.

Mücadele bitmez

Uğur Tekstil emekçileri dün ise şehir merkezinde bulunan Rabia Parkı’nda bir araya geldi. İşçilere siyasi partiler ve emek örgütleri de destek verdi. Burada açıklama yapan DİSK Tekstil Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen işçilerin örgütlü eylemi sonrasında kıdem tazminatlarının hesaplarına yatırıldığını belirtti. Türkmen fabrika açılana ve işçiler sendikalı şekilde çalışana kadar bu mücadelenin süreceğini belirtti.

Açıklamada işçiler de söz aldı. Zehra Cecan isimli işçi, haksızlığa karşı geldikleri için işten atıldıklarını aktaran Cecan, “Biz haksızlığa boyun eğmeyip dik durduğumuz için bizi kapı önüne koydular. Haksızlığa boyun eğmeyeceğiz. Biz ekmeğimizin peşindeydik, başka bir şeyin peşinde değildik” dedi.

Aileler de mağdur oldu

Zehra Cecan’dan sonra söz alan Murat Çalışkan isimli işçi, sendikalı oldukları için işten atıldıklarını ve bu yüzden eylem yaptıklarını vurguladı. Anayasal haklarını kullandıklarını ifade eden Çalışkan, “DİSK’e üye olduğumuz için işten atıldıysak bu devletin ayıbıdır. Biz eğer Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıysak, bu yanlış bütün Türkiye’ye yapılmıştır. Parası olan sürekli kazanıyorsa ben bu adalete, bu düzene karşıyım. Sadece ben değil tüm işçiler karşı” dedi.

İşçilerin aileleriyle birlikte mağdur olduğunu söyleyen Çalışkan, yaşadıkları geçim derdine de dikkat çekerek “Üç yüz kişiyi işten çıkardılar ama sorun üç yüz kişiyle bitmiyor. Herkesin ailesi var, en az bin beş yüz kişi yapıyor. Odunu olmayan, maddi sorunu olan, kirasını ödeyemeyen arkadaşlarımız var.”