İspanya Sosyalist İşçi Partisi (PSOE), iç savaşta yaşamını yitirenlerin haysiyetlerinin korunması adına, eski diktatör Francisco Franco'nun kemiklerinin taşınması için meclise önerge verdi

İspanya’da meclis Franco’nun kemiklerinin naklini oylayacak

İspanya’da meclis eski diktatör Francisco Franco ve falanjizmin kurucusu José Antonio Primo de Rivera’nın kemiklerinin, "Valle de los Caídos”daki (Şehitler Vadisi) mezarlarından çıkarılarak başka bir yere nakledilmesi önergesini tartışıyor.

İspanya Sosyaist İşçi Partisi (PSOE) tarafından iş savaşın ve diktatörlüğün kurbanlarının haysiyetlerinin korunması adına meclis genel kurula getirilen yasama dışı önerge, yarın oylanacak. Önergeye Başbakan Mariano Rajoy’un lideri olduğu sağcı Halk Partisi karşı çıkıyor.

Şehitler Vadisi’ni toplumsal bellekte Franco’nun ve milliyetçi Katolikliğin mekanı olmaktan çıkarmak ve diktatörlüğün kurbanlarının haysiyetini korumak için mekanı kolektif demokrasi alanına dönüştürme önergesi dün meclis genel kurulunda tartışıldı. Tartışma sırasında Halk Partisi sıralarında tansiyon yükselirken sol ve sosyalist partiler arasında önerge metninin içeriği ve kapsamı konusunda beklenmedik bir bölünme yaşandı.

Podemos Unidos (Birlikte yabaliriz) ittifakı metnin içeriğini ve kapsamının eleştirerek metinde değişiklik yapılmasını istedi. Yarınki oylamaya kadar PSOE’nin sosyalist gruplarla müzakere etmesi bekleniyor.

Önerge sembolik

Anayasa komisyonunda mart ayında onaylana önergenin İspanya demokrasisi açısından politik ve sembolik bir anlamı var, çünkü bu tip bir öneri ilk kez genel kurulda oylanacak.

İspanya’da partiler meclise ya da senatoya yasama dışı önerge sunabiliyor. Ancak önerge genel kurulda onaylansa dahi yasama dışı olduğu için hükümet bu önergeyi uygulamak zorunda değil. İspanya basını bu yüzden kamuoyu baskısının çok önemli olduğunun altı çiziliyor.

Yargıtay reddetmişti

Dönemin başbakanı, eski PSOE lideri José Luis Rodríguez Zapatero 2007 yılında geçmişin yaralarının sarmak amacıyla Toplumsal Bellek Yasasını çıkarmış ve bu yasa diktatörü ve diktatör destekçilerini onurlandıracak sembollerin kullanılması yasaklamıştı. Zapatero’nun isteğiyle bu yasaya dayanarak 2011'de hazırlanan Şehitler Vadisi’nin dönüşümü hakkındaki bu önerge, genel seçimleri Halk Partisi lideri Mariano Rajoy’un kazanması üzerine ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz bahane edilerek rafa kaldırılmıştı.

Öte yandan Yargıtay geçen Şubat ayında Hrant Dink Ödülü sahibi İspanyol yüksek yargıç Baltasar Garzón’un Franco ve Rivera’nın kemiklerinin başka yere nakledilmesi, İspanya Anayasası’na ve Tarihsel Bellek Kanunu'na aykırı olan Şehitler Vadisi Santa Cruz Vakfı’nın kapatılması talebini reddetmişti. Karara tepki gösteren Tarihsel Belleği Kurtarma Derneği (ARMH) başkanı Emilio Silva “Şehitler Vadisi İspanya için, Avrupa için bir utanç kaynağıdır ve İspanya'nın demokrasi kültürünün ne kadar kırılgan olduğunun bir göstergesidir.” demişti. Silva Şehitler Vadisi’nin ve Franco'nun mozalesinin giderleri için halen kamu fonlarının kullanıldığını hatırlatmış ve devletin, diktatörlüğün kurbanlarının vergileriyle diktatörün mezarının bakımını yapmasını istismar olarak nitelemişti.

1936-1939 yılları arasındaki iç savaşın ardından İspanya 1975 yılına kadar Franco diktatörlüğü altında yaşamıştı.

Şehitler Vadisi’nde ne var?

Franco diktatörlüğünün sembolü olan Şehitler Vadisi, başkent Madrid’in 50 km kuzeybatısındaki Guadarama tepesinde yer alıyor. 13.6 km karelik alanda Franco’nun mozalesi, dev bir kayanın içindeki büyük bir bazilika, bu bazilikanın merkezinde Rivera’nın mezarı ve açık havalarda Madrid’den dahi görülebildiği öne sürülen 150 m yüksekliğinde dev bir haç bulunuyor.

Neden Şehitler Vadisi'nin dönüşümü isteniyor?

İspanya İç Savaşı’ndan bir yıl sonra 1940’ta diktatör Franco, iç savaşı kastederek “Haçlı seferinde düşenlerin hatırasını sürdürmek için bir dinlenme ve meditasyon yeri” inşa edileceğini duyurdu. Hemen başlanan inşaatta işçi olarak Cumhuriyetçi tutuklular kullanıldı. Pek çok tutuklunun kamp koşullarının kötülüğünden ve işin ağırlığından dolayı Bazilikanın yapılması için dev kayayı oyarken öldü. 1958’e kadar kampta çalıştırılan cumhuriyetçi tutukluların sayısını Franco rejimi 15 olarak kayıtlara düşerken, bu sayının 27 bin olduğu tahmin ediliyor. Aralarında Cumhuriyetçilerin de bulunduğu iç savaşta öldürülen tahmini 50 bin kişinin Bazilikanın mahzeninde yakıldığı ve kimlikleri bilinmeyen bu kişilerin kalıntılarının da halen Şehitler Vadisi’nde olduğu söyleniyor.

Mekanın dönüştürülmesini isteyenler öncelikle binlerce Cumhuriyetçinin kemiklerinin ya da kalıntılarının, karşı oldukları insanlarla aynı yerde bulunmasına ve Cumhuriyetçilerin emeği üzerine kurulan mekanın halen Franco’nun sembolü olmasına karşı çıkıyor.

DHA