İstanbul, son bir yıldır metal türünde çok sıkı konserlere şahitlik ediyor. Seneye bu artarak devam edecek gibi. Vitesi yükseltmenin tam sırası…

İstanbul’da metal tekrar yükselişte

Son yıllarda hiphop’un beklentinin üstünde değer kazanması çok önemli gelişmeydi. Türkçe sözlü hiphop, bırakın değer kazanmayı piyasayı domine edecek hale geldi. Hem de öyle yalan dolan tıklanma sahtekârlıklarına bulaşmadan. Popçu şarkıcı ve prodüktörlerin bu konuda sicili bir hayli kötü durumda.

Neyse, hiphop son 10 yıldır dünyada en çok dinlenen müzik. Memlekette de ciddi patlama yaşandı. İçi gayet dolu, sokaktaki hikâyeleri samimiyetle anlatan rapçiler kazandı ve kazanmaya devam edecek.

Yalnız bazı başka gelişmeleri de göz ardı etmemek lazım. Türkiye’de özellikle stoner, doom metal janralarında gerçekten sıkı işler çıkıyor. Garaj rock grubu The Ringo Jets artık içlerinde köklü bile sayılabilir. Sülfür Ensemble doom konusunda sıkı iş çıkartıyor. Kes, Kök gibi gruplarımız progresif sularda sağlam işler yapıyor. Balina, Uluru gibi yetenekli gruplarımız var. Yeraltında böyle müzikler yükselirken büyük ve ses kalitesi açısından üst düzey diyebileceğimiz mekânlarda metal konserleri artık ciddi kalabalıklara ev sahipliği yapıyor.

Zorlu PSM’ bünyesindeki Studio ise bugünkü yazımın esas konusu. Studio’da bir yılı aşkındır çok sıkı rock, metal ve post rock/metal konserleri izledik. Ve bu türler bu mekânda ciddi anlamda tuttu. Empyrium, Zorlu PSM bünyesindeki Drama Sahnesi’nde 4 kez sahne aldı. Biletleri her konserde tükendi. Studio’da bugüne kadar Ihsahn, Enslaved, Alcest, Mono, Solstafir, Pain Of Salvation filan izledik. Bu gruplar az buz gruplar değil. Mesela Solstafir’i ele alalım. Geçen haftaydı konser. İzlandalı grup bana çok uzak bir müzik yapıyor. Bu tarz metal türleri bana hitap etmese de gidip konseri biraz izledim. İnsanlar mekânı doldurmuş misler gibi ses sisteminde konser izliyor, sözleri bağıra çağıra söyleyenler de vardı. Solstafir’e bu kadar hayran bir kitlenin olmasına biraz şaşırdım açıkçası. Yine aynı mekânda geçen hafta tıklım tıklım şekilde God Is An Astronaut izledik, önümüzdeki yıl ise Septicflesh’i izleyeceğiz.

Metalciler karşılıksız bırakmayacaktır
Volkswagen Arena’da ise 23 Şubat’ta Polonyalı black metal devi Behemoth çalacak. 2019 İstanbul merkezli olarak metal konusunda çok iyi konserleri bizlere sunacak gibi duruyor. Öğrendiğim kadarıyla Empryium 4 kez biletleri tükenen konserler vermesine rağmen hayranlar hâlâ grubun gelmesini istiyor. Bunlar mükemmel gelişmeler. Enslaved mesela. İsveçli ekibin konseri benim şu ana kadar bu mekânda izlediğim en iyi konserlerden biriydi.

Sonuca geliyorum, bunları şu yüzden anlatıyorum. Zorlu PSM bu post rock/metal gruplarıyla ciddi bir metalci kitleyi kendine bağladı. Enslaved ve Ihsahn gibi konserlerin doluluğu bunun kanıtıdır. Şimdi Zorlu PSM’nin bence vitesi yükseltmesi gerek. Metalci kitle artık oradaki pek çok konsere gelecektir çünkü Studio kendini ana akım olmayan pek çok türde kanıtladı. Rap, metal, death metal fark etmez. Orada artık bu türler çok rahatlıkla alan dolduracaktır.

Ben artık sağlam brutal vokalli, metalciler arasında ‘kazıma’ denilen gitar riff’lerini duyabildiğimiz, sütunları titretecek davullar çalan grupları Studio’da görmek istiyorum. Doom, brutal death metal, eski usul death metal veya black metal farketmez. Studio ciddi bir metalci kitleye hitap ediyor artık. Atılacak adımların karşılıksız kalacağını düşünmüyorum.