Rant projelerine karşı çıkan ve “demokratik bir kent yönetimi” talep eden 30’un üzerinde mahalle derneği...

Rant projelerine karşı çıkan ve “demokratik bir kent yönetimi” talep eden 30’un üzerinde mahalle derneği, demokratik kitle örgütü, kent hareketi ve platform, dün sabah Taksim Gezi Parkı’nda buluştu. Eyleme katılan İstanbullular, mevcut kent politikalarına tepki gösterdi

İstanbullular, yaptıkları çağrıda, “Mahallelerimiz yıkılarak dayanışma ağlarımız ve yaşamlarımız darmadağın ediliyor; kentsel dönüşüm mağdurları zorla TOKİ silolarına yerleştiriliyor; dönüşüm bölgelerinin en korumasız kesimi olan kiracılar yok sayılıyor; okullarımız ve hastanelerimiz özelleştiriliyor; emekçi ve alt gelir gruplarına kentin kapıları tamamen kapatılmak isteniyor” dedi. Kesilmek istenen anıtlık ağaçların kırmızı boyayla işaretlendiği parkta açık kürsü kuran eylemciler, şikayet ve taleplerini dile getirdi.

KENT HERKESİN KENTİ OLSUN
Kent Hareketleri adına kürsüye çıkan Ömer Kiriş, “Talep ettiğimiz kent, kaynaklarını kamu yararını gözetir şekilde kullanan; kentte yaşayan herkesin eşit şartlarda gelişmesini temin eden; sağlıklı bir çevre sağlayan, kentsel gelişmenin doğal ve tarihi değerler, ekolojik rezervler ve gelecek nesiller aleyhine olmamasını sağlayacak tedbirleri alan bir kenttir” diye konuştu. “Kent herkesin kenti olsun” diyen Kiriş, zorla tahliye ve yerinden etmelere karşı hukuki güvenceler ve katılımcı mekanizmaların düzenlenmesini talep etti.

50 YILLIK EVLERİMİZİ YIKTILAR
Gülsuyu-Gülensu Mahallesi’nden Erdoğan Yıldız, gecekondu dönüşüm alanlarında yaşananları şu sözlerle anlattı: “İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TOKİ ve ilçe belediyeleri birlikte hazırladıkları protokollerle 40-50 yıllık evlerimizi yıkıp, enkaz bedelini bankaya yatırıp, bizleri uzun vadeli borçlanmaya ve TOKİ dairelerini almaya zorladı. Dertleri gerçekten bizim barınma hakkımız, sağlam evlerde oturmamız olsaydı, mahallelerimizi imara açar, tapularımızı dağıtırlardı.”
TOKLUDEDE İÇİN FIRSAT BEKLİYORLAR
Fener-Balat-Ayvansaray Derneği’nden Çiğdem Şahin de, “Sulukule yıkıldı, Tarlabaşı yıkılmak üzere; şimdi gözler Fener-Balat-Ayvansaray’a dikildi. Yüzlerce yıldır ayakta kalmış tarihi ahşap evleriyle Tokludede’yi yıkmak için fırsat bekliyorlar. Mahallenin elektriğini, suyunu kestiler. ‘Bu evleri koruyacağız’ demelerine inanmak isterdik, ama biliyoruz ki orası da otel ve turizm merkezi yapılmak isteniyor” dedi.

BEYOĞLU SOYLULAŞTIRILIYOR
“Beyoğlu’nun devlet eliyle soylulaştırılmasına” karşı çıktıklarını belirten Beyoğlu için Mücadele İnisiyatifi temsilcisi Cem Tüzün ise şunları söyledi: “Ne tarihi ve kültürel mirasa, ne de bölgede yaşayan nüfusa hiçbir saygısı olmayan bu proje, Tarlabaşı’nı kapalı bir ‘site’ haline dönüştürme ve Beyoğlu’ndan kopartma projesidir.”

KÖPRÜ DEĞİL TOPLU ULAŞIM
3.Köprü Yerine Yaşam Platformu adına kürsüye çıkan Hayati Can ise, “Yaşanabilir bir İstanbul için köprü değil orman, köprü değil su, köprü değil toplu ulaşım istiyoruz. İstanbul’u, doğal varlıklarımızı, suyumuzu ağaç ağaç, ev ev, sokak sokak savunacağız” diye konuştu.

ULUSLARARASI DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Eyleme CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in yanı sıra,  Kamusal Sanat Atölyesi’nden sanatçılar ve University College London’dan şehir plancısı Prof. Yves Cabannes de destek verdi. Cabannes, “Bu dünyada aynı acıları çeken ve aynı sizler gibi adaletsizlikten usanmış birçok topluluk var” diyerek uluslar arası dayanışma için çağrıda bulundu.