İsveç’te geçen hafta pazar günü yapılan seçimlerde, Sosyal Demokrat Parti, ülkenin en büyük partisi olarak sandıktan çıktı ama bu sonuç sol bloğu desteksiz iktidara taşımıyor.

İsveç’te geçen hafta pazar günü yapılan seçimlerde, Sosyal Demokrat Parti, ülkenin en büyük partisi olarak sandıktan çıktı ama bu sonuç sol bloğu desteksiz iktidara taşımıyor. Oyların yüzde 31,2’sini toplayan Sosyal Demokrat Parti, seçim sonrası İsveç Parlamentosu’na girmeyi başaran Sol Parti ve yeşilleri yanına alarak sol kanatla hükümet kuracak bir meclis çoğunluğunu yakalayamıyor. 14 Eylül’de yapılan seçimlerde, ırkçı parti İsveç Demokratları, yüzde 12.9 oy oranıyla ülkenin üçüncü büyük partisi oldu. Feminist Girişim F!’nin yüzde 4 barajına takılarak parlamentodan sandalye alamamış olması, ırkçı partiyi çok güçlendirdi. Şimdi İsveç, ırkçılar olmadan bir hükümet kurmanın arayışında.


İsveç’in olası başbakanı ve Sosyal Demokrat Parti’nin başkanı Stefan Löfven, geçen hafta perşembe günü Meclis başkanı tarafından hükümeti kurmak için görevlendirildi. Teamüller gereği Löfven’in, hükümet kurma girişimlerinin nasıl gittiğine dair bir hafta içinde Meclis Başkanı Per Westerberg’e bilgi vermesi gerekiyor. Sosyal Demokrat Parti’nin kendi bütçesini, parlamentodan geçirebilecek bir hükümet çoğunluğu oluşturması ya da dış desteğin sözünü alması lazım. Löfven, bunu başaramazsa İsveç’i bir hükümet krizi bekliyor.


Siyasi gelenekte, parlamentoya giren sağ blok ve sol blok partilerin koalisyon ortaklıklarıyla hükümetlerin oluşturulduğu İsveç için, 2014 seçimleri bir milat oldu. Irkçı partinin yüzde 7.2 oranında artırdığı oyları parlamentodaki dengeleri tamamen değiştirdi. Seçim öncesi, şimdi parlamentoda olan partilerin hepsi, ırkçı partiyle bir işbirliğine girmeyeceklerini beyan ettiler. İsveç için blok politikaları döneminin bittiğini söyleyen Sosyal Demokrat Parti’nin Lideri Stefan Löfven, beklenmedik bir tavırla eski komünist parti Sol Parti’ye kapılarını kapattı. Löfven, durumu “İsveç’i yönetmek için sorumluluk alıyoruz. O zaman bloklarla kendimizi kilitleyemeyiz. Bloklar üzerinde anlaşmalara vararak bu durumun üstesinden gelmemiz gerekiyor” diyerek açıkladı. Löfven tüm bu açıklamaları İsveç Devlet Televizyonu’nun kendisine uzattığı mikrofona yaptı ama İsveç’te esas hükümet görüşmeleri Twitter üzerinden gidiyor. Tweetlerle hükümet kuruluyor.


Perşembe günü hükümeti kurma görevini yüklenen Sosyal Demokratların cuma günü ne yapacağını, kiminle kaçta buluşulacağı, parti liderlerinin tweetleriyle duyuruldu. Sağ blokta yer alan Merkez Parti’nin kadın lideri Annie Lööf, kendine muhafazakâr partiler arasında ortak arayan Löfven’le görüşeceğini ama sol kanat liderine hayır cevabı vereceğini anons etti. Kadın liderin tweetinin ardından, sağ bloktaki Halk Parti’nin de aynı gün Sosyal Demokrat Lider Stefan Löfven’le görüşeceğinin mesajı geldi. Halk Parti’nin basın sözcüsü “Bizim görüşmemiz de 10.30’da” diye tweet attı. Gazetecilerin aradığı Sosyal Demokrat Parti’nin basın sözcüsü Erik Nises ise iki partinin de görüşme tekliflerini kabul ettiklerini Twitter’dan öğrendiğini, kendilerinin aranmadığını, aynı davetin Hıristiyan Demokratlar ile Muhafazakâr Parti’ye de gittiğini söyledi.
Sol bir hükümeti destekleyecek bir çoğunluğu bulma umutlarını bir sonraki haftaya bırakan Sosyal Demokrat Parti’nin lideri Stefan Löfven, eski bir sendika lideri. İsveç’te ırkçılık her ne kadar tırmanışta olsa da uzlaşma kültürü üzerine oturmuş bir geleneksel yapı var. Denge kurmak ve anlaşmaya varmak konusunda çok başarılı sayılan Löfven için güçlü bir iktidar umudu var. 2014 İsveç seçim sonuçları, kazananlarıyla değil kaybedenleriyle belirleyici oldu. Parlamentoya giremeyen Feminist Girişim F! ve seçmen kitlesinin büyük çoğunluğunu ırkçı partiye kaptıran Muhafazakâr Parti, seçimi kimsenin “büyük” kazanmasına izin vermedi.