"İsyan yılı ilan edildi"
Havva Gümüşkaya
havvagumuskaya@birgun.netAnkara’nın karanlığı, binlerce kadının öfkesi ve coşkusuyla aydınlandı.
Yüksel Caddesi’nde toplanan kadınlar, yıllardır hiçbir yürüyüşe izin verilmeyen Meşrutiyet Caddesi’nden Sakarya Meydanı’na yürüyerek sloganlarıyla tüm caddeleri kuşattı. Sadece adımlarıyla değil, sesleriyle de sokakları doldurdular. 2025, iktidarın “Aile Yılı” olabilir ama bu gece Ankara sokaklarında yankılanan, kadınların “İsyan Yılı” ilanıydı.
Gündüz polis ablukasına karşı direnen kadınlar, akşam saatlerinde daha güçlü, daha kalabalık, daha kararlı bir şekilde geri döndü. Hiçbir engel onları durduramadı. Yüzlerinde öfke ve inanç, dillerinde isyan, ellerinde direnişin simgesi dövizler vardı. O dövizler ki, her biri birer haykırış, birer itiraz, birer isyan cümlesiydi. Önü, arkası, her santimi kadınların sözüyle doluydu.
Fransa’daki Gisèle Pelicot davasında tarihe geçen “Utanç taraf değiştirsin” sözü, ellerde en sık taşınan dövizlerden oldu. Meydanlarda yankılanan klasikleşmiş “Yaşasın kadın dayanışması” sloganı ise binlerce kadını aynı anda tek çok sesli bir koroya dönüştürdü. Enerjisi dalga dalga yayıldı; alkışlar, ıslıklar ve kahkahalarla bütün bir geceyi sardı.
Kadınların çokluğundan elbette rahatsız olanlar da oldu. Ama yalnızca bıyık altından homurdanarak, kadınların isyanını izlemekle yetindiler. “Ne bitmez yürüyüşmüş” diye mırıldananlara inat, adımlar daha da sertleşti, sesler daha da yükseldi.
Bu gece Ankara, belki de en kalabalık, en coşkulu ve en öfkeli Feminist Gece Yürüyüşlerinden birine tanıklık etti. Kaldırımlar, meydanlar, duvarlar bile kadınların öfkesini, kararlılığını hissetti. Yasakları delen, korkuyu aşan, geceyi sahiplenen kadınlar, sokakların asıl sahiplerinin kim olduğunu bir kez daha haykırdı.
Ve geceyi inleten en güçlü slogan kulaklara kazındı:
“Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!”
