İzmir Barosu, Gezi Davası'nda verilen skandal kararın hemen ardından, gece baro binası önünde kararı protesto etti.

İzmir Barosu’ndan Gezi kararı tepkisi: Direnmeye devam edeceğiz

BİRGÜN EGE

İzmir Barosu, Gezi Davası'nda verilen kararı protesto etti. İzmir Barosu önünde bir araya gelen avukatlar ile İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, “Her yer taksim her yer direniş” sloganı attı. İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, yaptığı konuşmada “Kukuk adına, demokrasi adına, insan hakları adına, özgürlükler adına bir utanç gününü daha sonlandırıyoruz.” dedi.

Verilen mahkumiyet kararlarının hukuka aykırı delillere, varlığı ispatlanamayan tanıklara dayandırıldığını ifade eden Av. Özkan Yücel, "Bugün verilen mahkumiyet kararının , hukukla ilgilisi yok. Karar; bu ülkede özgürlük isteyen, demokrasi isteyen, hukuk devleti isteyen insanların baskı altına alınmasıyla, onları umutsuzluğa sevk etmekle ilgili bir davanın sonunda verildi ama ben size açık söyleyeyim; asla vazgeçmedik, asla teslim olmadık, asla biat etmedik ve etmeyeceğiz” dedi.

‘GEZİ ÖZGÜRLÜK ÇIĞLIĞIYDI’

Gezi’nin bir davaya indirgenemeyecek kadar büyük olduğunu dile getiren Yücel, “Gezi bu ülkenin umudu, milyonlarca insanın özgürlük çığlığı. Bugün hala Gezi’de o ağaçlar dimdik duruyorsa; bu, milyonlarca insanın sokakta olmasıyla, milyonlarca insanın bu zulme, bu karanlığa karşı çıkmasıyla mümkün olmuştur. Hiçbir mahkeme kararı, hiçbir mahkumiyet bu konudaki mücadeleyi yok saymaya, değersizleştirmeye, bu konudaki çabayı ortadan kaldırmaya yetmeyecek” ifadelerini kullandı.

“Gezi hiçbir zaman kişilerle bağlı olmadı çünkü Gezi, bu ülkenin yurttaşlarının özgürlük ve demokrasi feryadı, özgürlük ve demokrasi mücadelesi oldu” diyen Yücel, sözlerine şöyle devam etti: “Elbette bugün, tıpkı sizden öncekiler gibi, atanmış mahkemelerde mahkumiyet kararları verebilirsiniz. Ama bilin ki bu kararların altına imza atanlar, bu talimatları verenler, yargıyı bağımlı hale getirenler; mutlaka ve mutlaka bunun hesabını verecekler. Suçsa söyleyeyim: Gezi’de ben de sokaktayım. İnanıyorum ki burada bulunan herkes sokaktaydı. Gezi’de hepimiz direnişteydik. Direnmeye de devam edeceğiz. Biz Geziciyiz, onlar gidici.”

Emek ve Demokrasi Güçleri adına konuşan TMMOB İKK Dönem Sekreteri Aykut Akdemir ise bugünün, iktidarın düzenlediği senaryonun altında imzası olanlar için bir utanç günü olduğunu ifade ederek, “Yarın bunun hesabı sorulur. Emek ve Demokrasi Güçleri olarak bir kez daha sesleniyoruz; Gezi onurumuzdur, yargılanamaz” dedi.

'BİZ HEKİMLİĞİ SARAYDAN ALMADIK'

İzmir Tabip Odası’ndan Dr. Fatih Sürenkök, Gezi’nin doktorları oldukları için yargılandıklarını ifade ederek “Gezi, Türk Tabipleri Birliği’nin ve iyi hekimliğin mücadele alanıydı.” dedi. Gezi sonrası bakanlığın, hekimlerin acil müdahale yapamayacaklarına ilişkin bir yasa çıkardığını dile getiren Sürenkök “Yapıyoruz çünkü biz hekimliğin diplomasını saraydan almadık” diye konuştu.

Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Av. Ercan Demir ise “İzmir Barosu olarak, başından sonuna Gezi direnişinin içindeydik. Bu tutuklamalara; insani, hukuki ve vicdani olarak seyirci kalmamız mümkün değil. Gezi yargılamalarını belki kitlesel bir duruşla engelleyememiş olabiliriz ama hepimiz bunun parçasıysak; artık cezalandırma ve tutuklama karşısında, arkadaşlarımızın yanında, mücadelenin içinde olmamız gerekiyor. Taksim Dayanışması üyesi arkadaşlarımızın tutuklanması dışında; Gezi mücadelesinde yer alan herkesi, arkadaşlarımızı, bu mücadeleye yeniden çağırmak zorundayız. İktidarın yargı eliyle yarattığı bu zulümden korkmadığımızı, Can Atalay’ın haykırdığı gibi haykıracağız” ifadelerini kullandı.