Aycan KARADAĞ İstanbul seçiminin YSK’nin müdahalesiyle iptal edilmesine karşı Demokrasi Nöbeti’ne başlayan İzmir Barosu bugün son nöbetini tutacak. Bugün nöbeti sonlandıracak olan Baro, Pazar günü yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için ise sandık başında güvenliğin sağlanması amacıyla gönüllü 200 avukat ile İstanbul’a çıkarma yapacak. Son nöbet öncesi gazetemize konuşan Baro Başkanı Av. Özkan Yücel […]

İzmir Barosu’ndan seçim seferberliği

Aycan KARADAĞ

İstanbul seçiminin YSK’nin müdahalesiyle iptal edilmesine karşı Demokrasi Nöbeti’ne başlayan İzmir Barosu bugün son nöbetini tutacak. Bugün nöbeti sonlandıracak olan Baro, Pazar günü yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için ise sandık başında güvenliğin sağlanması amacıyla gönüllü 200 avukat ile İstanbul’a çıkarma yapacak. Son nöbet öncesi gazetemize konuşan Baro Başkanı Av. Özkan Yücel seçimi ve yaşananları değerlendirdi.

Başlattıkları demokrasi nöbetinin Türkiye’de ses getirdiğini ifade eden Av. Yücel, “YSK’nın kararında demokratik bir süreç işlemedi. Demokrasiden söz edebilmemiz için yapılan seçimlerin iktidarı değiştirme ihtimali olmalıdır. Bunu ortadan kaldıracak her türlü eylem bir tür darbedir. Halkın iradesini yok sayan bir anlayıştan söz ediyoruz. YSK kararı ile yaşanan aslında tam olarak buydu. Herkes YSK’nın gerekçesini merak etti. Biz eylemi başlattığımız gün; ‘bu kararın hiçbir gerekçesi olamaz. Bu siyasi karardır’ demiştik. Nitekim gerekçeli karar bizi haklı çıkardı. 7 Hâkim iptal kararı veriyor ama nedenini söylemiyor. Karar verirken bütün taraflar argümanlarını ortaya koyarlar. Bir tartışma gerçekleşir ve bir sonuç çıkar. Burada böyle bir durum yok. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Biz bunu hiç konuşmadık, diyorlar. Bu gerekçeli karar nasıl çıkıyor? İçeride tartışılmamış. Bu soruların cevabı verilmesi lazım. Biz YSK’nın gerekçeli kararını vermeden önce eyleme başladık. Sandık ile bir şeylerin değişmesini demokrasi sayıyoruz. Bu yapılan hamle demokrasiye karşı yapılan bir girişimdi. Biz de bundan dolayı demokrasi nöbetine başladık. Türkiye’de yankı buldu. Bizden sonra diğer illerde, barolarda demokrasi nöbetine başladı.” diye konuştu.

DEMOKRASİ İÇİN İSTANBUL’DAYIZ

23 Haziran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde İstanbul’da olacaklarını belirten Av. Yücel, “Sandıktan çıkan sonuçlar yönetime etki etmezse kimse demokrasiden söz etmesin. Bu yerel bir seçim ama buradaki sonucu yok sayıldığında genel seçimleri de yok sayılacağı durumu ortaya çıkar. Yandaş medya, ‘CHP’nin arka bahçesi misiniz?’ diye bize sordular. Ben de açıklama yaptım; CHP’nin arka bahçesi değiliz. Biz demokrasinin ön bahçesiyiz. İzmir Barosu, demokrasiye yapılan her türlü saldırının karşısında olacak. Demokrasi bu ülkenin olmazsa olmazıdır. O yüzden İstanbul seçimlerini önemsiyoruz. İstanbul, iktidar için önemli bir gelir kaynağı. Sayıştay raporları çıktı. Vakıflara peşkeş çekilen gayrimenkuller var. Bunların sona ermesi lazım. Türkiye’nin uzun süredir yaşadığı talan düzeninin son verilmesi lazım. Demokratik devlet olmaktan uzaklaşıyoruz. İnsanlar umutlarını kaybediyorlar. Geleceği ilişkin beklentilerini kaybediyorlar. Birazcık imkânı olan insanlar, çocuklarını yurtdışında okutmaya başladılar. Bu ülkenin yurttaşını, böyle bir umutsuzluğa sürüklemek kabul edilir değil” diye konuştu.

Son olarak Av. Yücel şunları dile getirdi: “Seçimden nasıl bir sonuç çıkacağı umurumda değil. Önemli olan halkın iradesinin sonuca etkisi. Bizim kabullendiğimiz şeyleri siyasi iktidarın da kabullenmesi gerek. Hukuk devletinin başlıca kuralı budur. Bu iptal sürecinde görünen bir şey varsa; iktidar, yargının alabildiğince içinde. Bu bağı kesmediğimiz sürece demokrasi umudumuz da öteleniyor. Her demokratik tavır, bir mahkeme kararı ile ortadan kaldırılıyor. O yüzden yargının bağımsız hale gelmesi şart. Biri olmazsa diğeri olmuyor. Oy çalma işi, siyasi iktidarın daha çok yapabileceği bir şey. Güç oradadır. Her türlü mekanizma orada.”