İzmir’in Karabağlar ilçesinde bulunan arazide kaçak döküm yapılan bir sahadan alınan örneklerde zehirli asbest maddesi bulunduğu öğrenildi

İzmir’de asbest tehlikesi

AYCAN KARADAĞ

İzmir’in Karabağlar ilçesi Uzundere bölgesinde bulunan arazide kaçak döküm yapılan bir sahadan alınan örneklerde zehirli asbest maddesi bulunduğu bildirildi. İş Güvenliği İzmir Meclisi Asbest söküm uzmanları tarafından, kaçak moloz dökümün yapıldığı bölgede incelemede bulundu. Kaçak moloz döküm alanından alınan 8 numune, Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan yetkilendirilmiş bir laboratuvarda analiz edildi. İnceleme sonucunda 8 numunenin 7’sinde asbest lifi bulundu.

Yaşanan gelişmelerin ardından İş Güvenliği İzmir Meclisi bugün İzmir Tabip Odası’nda basın toplantısı düzenledi. Yapılan açıklamada, “Başta Uzundere halkı olmak üzere tüm İzmir halkının sağlığı tehlike altındadır” denildi.

TEMİZLEME, ARINDIRMA SÜRECİ BAŞLAMIŞ DEĞİL

Basın açıklamasını okuyan Süleyman Polat, tehlikenin daha da büyüyeceğini ifade ederek, “Asbest varlığı değerlendirilmeden gerçekleştirilen yıkım ve tadilatlar, inşaat-yıkım işçilerinin yaşamlarını tehlikeye attığı gibi kaçak yıkımlar sonucu çevreye yayılan asbest lifleri halk sağlığı için ölümcül risk oluşturmaktadır. Bu yerlerden biri de Karabağlar İlçesi’nin sınırları içerisinde kalan Uzundere Köyü’nün yanı başındaki tarım arazisi. Uzundere halkı yıllardır yaşama alanlarına tehlikeli atık içeren hafriyat atıklarının dökümünün durdurulması ve kaçak moloz alanının temizlenmesi için yerel yönetimlerin kapısını çalıyor. Moloz dökümü şimdilik durdurulmuş olsa da henüz bir temizleme, arındırma süreci başlamış değil” diye konuştu.

izmir-de-asbest-tehlikesi-660768-1.

OYALANDIK

Uzundere Mahallesi Harmanyeri Kentsel Koruma Derneği Başkanı Süleyman Gür ise, “Gerek Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne, gerek İBB ne gerekse Karabağlar Belediyesine, hafriyat taşınmasını çevreye verdiği zarar, sel riski yaratması gibi nedenlere dayanarak çeşitli kereler anlattık. Üstelik henüz o vakit asbest gerçeğini ve tehlikesini fark etmemiştik bile. En son üniversite alanı olarak bilinen alana tekrar hafriyat taşınmaya başlayınca alan ile ilgili sorumluluk kendisine ait olan İBB ne ve meslek odalarına da başvurduk, çünkü mevzunun sadece hafriyat değil hafriyat içeriği ile oluşan risklerde olduğunu öğrenmiştik. Uzun süre oyalandık. Devamında yazılı yaptığımız başvuru ve İBB Başkanı ile görüşmemiz sonrasında hafriyat dökümüne son verildi” şeklinde konuştu.