İzmir'de çocuklarını istismara maruz bırakan erkeğe, indirimsiz 70 yıl 6 ay hapis cezası

İzmir'de, 39 yaşındaki R.B isimli erkek, N.B. ile N.B. isimli kız çocuklarına istismarda bulunmaktan yargılandığı davada indirimsiz 70 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Geçtiğimiz yıl N.B., jandarmaya giderek kendisinin ve kardeşinin, babaları R.B.'nin cinsel istismarına maruz bırakıldıklarını söyledi. İhbar doğrultusunda, R.B. gözaltına alındı. Evde yapılan aramaların ardından R.B. tutuklandı.

Olayla ilgili hazırlanan iddianamede çocukların ifadelerine yer verildi. 12 yaşındaki N.B.'nin, Çocuk İzlem Merkezi'nde (ÇİM) verdiği ifadede, ilk eylemin 5'inci sınıfa giderken gerçekleştiğini daha sonra da artarak devam ettiğini söylediği belirtildi. İddianamede ayrıca, büyük çocuk N.B.'nin de yaklaşık 1 yıl önce R.B.'nin istismarına uğradığını söylediği yer aldı.

R.B.'nin eylemleri gerçekleştirdiği sırada N.B.'nin 12, ablası N.B.'nin ise 17 yaşında olduğuna vurgu yapıldı.

SAVCILIKTA İTİRAF ETTİ, MAHKEMEDE GERİ ÇEKTİ

R.B.'nin, savcılık ifadesinde yaşça daha küçük N.B.'ye yönelik bütün eylemleri kabul ettiği, çeşitli tarihlerde istismara maruz bıraktığını beyan ettiği ancak abla N.B.'ye yönelik herhangi bir cinsel eyleminin olmadığını ileri sürdüğü iddianamede yer aldı.

Toplanan deliller ve alınan ifadeler ışığında savcı, R.B. hakkında küçük olan N.B. yönünden 'zincirleme olarak çocuğa nitelikli cinsel istismar' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'; abla N.B. yönünden ise 'çocuğun cinsel istismarı' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından ceza talep etti.

İzmir 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan R.B., ilk duruşmada savcılık aşamasında verdiği ifadelerin geçersiz olduğunu söyleyip, kendisine komplo kurulduğunu, suçsuz olduğunu öne sürdü.

Çocuklar, R.B. hakkındaki şikayetlerini yinelerken, anne ise şikayetçi olmadı. İddia makamı, esas hakkında mütalaasında, küçük çocuk N.B. yönünden, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 103/1, 103/2 maddeleri uyarınca ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından; diğer N.B. yönünden ise 'çocuğun cinsel istismarı' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından ceza talebinde bulundu.

SANIK AVUKATLARINDAN TAHLİYE TALEBİ

Sanık R.B., tutuklu yargılandığı davada yeniden hakim karşısına çıkarıldı. 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya; Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ve sanık avukatları da katıldı. Duruşmada ilk olarak iddia makamı, esas hakkındaki mütalaasını tekrarladı. Müşteki avukatları, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmalarını isterken, sanık avukatları ise tahliye talebinde bulundu. Son sözü sorulan sanık ise eylemleri gerçekleştirmediğini savunarak beraatını istedi.

İNDİRİM HÜKÜMLERİ UYGULANMADI

Savunmaların ardından karar açıklandı. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, küçük çocuk N.B. yönünden sanığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 103/1, 103/2 maddeleri uyarınca 20 yıl hapse çarptırırken, çocuğun 'öz kızı olması' nedeniyle ceza, 30 yıla çıkarıldı. Olayın zincirleme olarak meydana gelmesi nedeniyle de ceza, 45 yıla çıkarılıp, ilgili yasa gereği 30 yıldan fazla olmayacağı için tekrar 30 yıl hapse çevrildi.

Sanık, 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' suçundan ise 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Heyet, diğer çocuk N.B. yönünden ise sanığı 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı.

İstismarın 'öz çocuğu' yönelik olması nedeniyle sanığın cezası, 18 yıla çıkarıldı. Sanığa 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan da 9 yıl hapis verildi. R.B.'ye toplam 70 yıl 6 ay hapis cezası verilirken, indirim hükümleri de uygulanmadı.

(DHA)