Bilirkişi raporunda Berkin’in vurulmasının istem dışı ve anlık olarak gerçekleştiği ve Berkin Elvan'ın tali kusurlu olduğu öne sürüldü

Jandarma bilirkişi, Berkin’i kendi ölümünde kusurlu buldu

Mahkeme, Gezi Direnişi'nde polisin attığı gaz fişeğiyle yaşamını yitiren Berkin Elvan davasında sanık polisin kusurunun araştırılmasını istedi. Jandarma, Berkin'i kendi ölümünde tali kusurlu buldu. 24 Ocak 2020’de mahkemeye gönderilen rapora göre Berkin Elvan, barışçıl gösteri yapmayan bir grubun bulunduğu yerde yaralandı. Eylemciler ‘saldırgan grup’, polisin müdahalesi ise ‘yasal mevzuata uygundu’.

Polislere ara sokaklarda taş, havai fişek, molotof kokteyli ve el yapımı parça tesirli el bombası atıldığını iddia eden bilirkişiler, yolun barikatla trafiğe kapatıldığını, göstericilerin çevreye ve işyerlerine zarar verdiğini öne sürdü. Raporun büyük kısmında sanığın kusurunun tespitine yönelik incelemeler yerine Berkin Elvan’ın eylemci grupla hareket edip etmediği, hastanede üzerinden çıktığı iddia edilen torpillerden bahsedildi.

'Kendi güvenliği ile ilgili özen göstermedi'

Bilirkişiler dosyadaki görüntüleri izleyip Berkin Elvan’ın gösterici grupla hareket edip etmediğini de tespit etmeye çalıştı. Görüntüler net olmadığı için tespit edemediklerini belirten bilirkişiler, Berkin Elvan’ın ‘yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği için’ tali kusurlu olduğunu öne sürdü.

Sanık polis Berkin’i ‘istem dışı’ vurmuş

Diken'den Canan Coşkun'un haberine göre, raporda, gaz tüfeği ile gaz fişeklerinin kullanımında bölgesel olarak atış yapıldığı, noktasal olarak bir hedefi vurmaya yönelik kullanımının olmadığı anlatıldı. Gaz fişeğinin namlu çıkış hızının 75 m/sn olduğu hatırlatılarak, Berkin’in vurulmasının istem dışı ve anlık olarak gerçekleştiği öne sürüldü.

'Polisin iradesiyle ilgili bilgi ve beyan yok'

Raporda sanık Fatih Dalgalı’nın olayın meydana gelmesinde hangi irade ile hareket ettiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve beyanının olmadığı aktarıldı. Ancak ortaya çıkan sonuç itibariyle asli kusurlu olduğu kaydedildi.

Davanın 16’ncı duruşması 5 Şubat Çarşamba günü Çağlayan’daki İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak.