TÜM OTİS, çalıştığı otelde 'hırsız muamelesi' yapılarak çıplak aramaya maruz bırakılan kadın işçiyle dayanışma eylemi yaptı. BirGün'e konuşan işçi, "Yaptıkları her şeyi 'prosedür' gereği yaptıklarını söylediler. Onurum o kadar kırıldı ki bir ara sinir krizi geçirdim. Bu tavır kabul edilemez. Suçsuzluğum polis raporlarıyla sabit bulundu" dedi.

JW Marriott Otel bir kadın işçiye çıplak arama dayattı: "Bu tavır kabul edilemez!"

Asena TUNCA

Tüm Otel ve Turizm İşçileri Sendikası (TÜM OTİS), İstanbul Ataköy’de bulunan JW Marriott Otel’de kat görevlisi olarak çalışan bir kadın işçiye hırsız muamelesi yapılması ve çıplak arama dayatmasına karşı bugün otel önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

HDP, TİP, DİSK Dev Yapı İş, Birleşik İşçi Hareketi (BİH) ve sendika temsilcilerinin katıldığı açıklamaya yasaklama kararı getirildi. Engellenmeye çalışılan eylem, işçilerin ve sendika temsilcilerinin yasağı tanımaması üzerine gözaltı tehdidine rağmen gerçekleştirildi.

Eylemde “Haberiniz var mı? JW Marriott otel çalışanlarına çıplak arama dayatıyor” pankartı açıldı. Basın açıklamasını TÜM OTİS adına Lizge Biter okudu.

"İNSANLIK ONURUNA AYKIRI"

22 Kasım günü otelde konaklayan bir müşterinin parasını kaybettiğini söylemesi üzerine, odayı temizlediği için ilk şüpheli gözüyle bakılan kadın işçinin güvenlik görevlileri tarafından çağırıldığını aktaran Biter, işçinin herhangi bir şey görmediğini söylemesine rağmen ‘prosedür’ denerek çıplak arandığını belirtti. Kadın işçinin üzerinden herhangi bir şey çıkmadığını ve işçinin durumu departman müdürü ve şefine anlattığını aktaran Biter şunları söyledi: "Çıplak arama yapılarak dışarı atılmaya çalışılan arkadaşımız otelden çıkmayı reddederek müdürün odasına giderek kendini izah etmeye çalışmış. İşçi arkadaşımızın çabalarına rağmen yeniden fakat bu sefer herkesin içinde araması yapıldı. Bu insanlık onuruna aykırıdır.”

Otelin suçunu örtmeye çalıştığı her adımda suç işlemeye devam ettiğini kaydeden Biter, "İşçilere insanlık dışı çalışma koşullarını reva gören anlayışınızla da tüm bu keyfi uygulamalarınızla da ve 'prosedür' diyerek işlediğiniz suçların da hesabını soracağız" ifadelerini kullandı.

Çıplak aramaya maruz bırakılan kadın işçi BirGün’e şunları anlattı: "Katta çalıştığım esnada müşterinin odayı temizlememi istemesi üzerine temizlik için odaya girdim. Temizliği yapıp çıktıktan sonra güvenlik görevlisi beni çağırdı. Bir sıkıntı olduğunu ve müşterinin parasının kaybolduğunu söyledi. Bana görüp görmediğimi sordu ben de görmediğimi söyledim. Biz değerli bir şey gördüğümüzde fotoğrafını çekip atıyoruz. Ben bir şey çalmadım bunu da tutanağa yazıp verdim."

ARAMA YAPILAN ODADA KAMERA VARMIŞ

Çıplak aramaya tabi tutulduğunu söyleyen kadın işçi, "Bana çıplak arama yapılan odada kamera olmadığı söylenmişti. Ancak, ben aramanın ardından kamera olduğunu ve erkek görevlilerin o kameraya erişimi olduğunu öğrendim. Bu yapılanlar çok ağırdı. Suçum olmadığı için rahattım fakat bu yaşatılanlar çok onur kırıcı" diye konuştu.

Dolabından, üzerinden ve çalışma alanından hiçbir şey çıkmamasına rağmen saatlerce rehin tutulduğunu kaydeden işçi, "Güvenlik amirleri, departman müdürü ilk andan itibaren bana hırsız gözüyle baktı. Beni karakola götüreceklerini söylediler. Ben de bir delil olmadığını söyledim. Sonra bana, ‘şaka yaptık’ dediler ve çalışmaya döndüm. Bir saat kadar sonra departman müdürü gelip temizlik arabamı elimden aldı. Beni güvenlik görevlileriyle zorla aşağı indirdiler" dedi.

"SUÇSUZLUĞUM POLİS RAPORLARIYLA SABİT BULUNDU"

Güvenlikle aşağı inmenin hırsızlık yapıldığı anlamına geldiğini kaydeden kadın işçi şöyle konuştu: "Yaptıkları her şeyi 'prosedür' gereği yaptıklarını söylediler. Onurum o kadar kırıldı ki bir ara sinir krizi geçirdim. Bu tavır kabul edilemez. Suçsuzluğum polis raporlarıyla sabit bulundu. Ben bilinçli bir işçiyim, sendika yoluyla otele ihtar çektik. Yönetim hakkında suç duyurusunda bulundum. Para babalarına boyun eğmeyeceğim. Beni birçok kez etnik kimliğimle vurmaya çalıştılar, boyun eğmedim. Basın açıklamasının ardından bir kadın arkadaş yanıma gelip kendisine de çıplak arama yapıldığını anlattı. Ondan önce başka bir kadın arkadaş da bu çirkin muameleye maruz kalmış. Ben ilk değilim umarım son olurum."