Beşiktaş son yılların en kötü 45 dakikalarından birini oynadığı maçta Erzurumspor’u ikinci yarıda bulduğu gollerle 3-1 mağlup etti

Kâbustan 3 puana...

Erzurum’da pazar mesaisi... 17 yıl sonra bu arenada sahne alan ev sahibi, Beşiktaş’ı ağırlıyor. Bayram arefesinde santra heyecanla bekleniyor.

Avusturya’da ecel terleri döktükten sonra Avrupa’da yoluna devam etmeyi başaran Kartal’ı ipten alan Negredo formayı kapmış. Yeri gelmişken İspanyol golcünün niye bu kadar yerin dibine sokulduğunu anlamadığımı söyleyeyim. Evet maaşı yüksek ama o sahadayken takım arkadaşlarının çok rahat oynadığı da aşikâr. Şenol Güneş, Linz deplasmanında tel tel dökülen Roco’yu kesmiş, gidecek mi gitmeyecek mi diye papatya falı baktıran Vida’yı bu sezon ilk kez çimlere atmış. İlk elin günahı olmaz da Güney Amerikalı futbolcu sanki siyah-beyazlılarda kalıcı olacak gibi durmuyor.

Birçoklarının düşme adaylarından Büyükşehir Belediye Erzurumspor, seneler sonra taraftarıyla bir Süper Lig maçında buluşuyor. Tribünlerdeki coşku puana yetecek mi merak ediliyor. Özer Hurmacı ile Emrah Başsan’ın performansı oldukça kritik gözüküyor. Dadaşlar’ın korkulu rüya görmemesi için iç sahada iyi bir grafik çizmesi gerekiyor.

Mehter Marşı’nı müteakip ilk düdük çalıyordu. İlk çeyrek dilimde Beşiktaş’ın arka arkaya yaptığı bireysel hatalar dikkat çekiyordu. Gökhan Gönül’ün kaptırdığı topta Emrah Başsan’a hayır diyen Vida, o dakikaya kadar yaptıklarını adeta telafi etmişti. Oyun dengelenir mi derken, ev sahibi 16’da öndeydi. Arka arkaya kullanılan duran toplar golü getirmiş, Babel’in sektirdiği topa Scuk vurmuştu.

31’de Scuk’un uzaklardan güdümlü füzesi direkte patlıyordu. Özer’in zor pozisyonda Pepe’yi çalımlayıp sıfırdan veremediği pas, kariyerinin özeti gibiydi. Erzurumspor arka arkaya fırsatları harcarken, deneyimli hoca 36’da Oğuzhan’ın yerine Caner’i alıyordu. Babel böylece Linz’teki gibi Negredo’ya yaklaşmıştı. Turu getiren formül burada da tutacak mıydı... İlk yarıdan çıkan sonuç, Beşiktaş için adeta mucizeydi! Yine de ikinci yarı çok şeylere gebeydi; Beşiktaş’ın bulacağı bir gol işin rengini değiştirecekti...

İkinci yarıya hızlı başlayan Kartal, 53’te skoru eşitliyordu. Kornerden gelen topu Gökhan ağlara göndermişti. İlk yarıdaki ev sahibinden eser yoktu. 70’te Lens’i alan Güneş, işi bitirmek istiyordu. 76’da Q7 getirmiş; Negredo topukla takımını öne geçirirken, Mısır’daki sağır sultanı sağır edercesine “ben bu takımın santrforuyum” diye haykırmıştı.

84’te gelişen kontrada Tolgay, Lens’i kaçırınca penaltı gelmişti. Beyaz noktaya gelen Quaresma farkı ikiye çıkarmıştı. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca, Kartal ecel terleri döktüğü maçta üç puanı üç golle almıştı.

Geceyle gündüz kadar farklı iki yarı oynadı Beşiktaş Erzurum’da. Kâbus gibi başladılar, rüya gibi bitirdiler. Peki ya iki takımın arasında bu kadar sıklet farkı olmasaydı...