Sudanlı kadınların devrimin her aşamasında erkeklerle birlikte eşit ortaklar olması ve hatta belki erkeklerden daha fazla yer aldığı gerçeği, hayatın her alanına yansıdı. Bugün Sudan'da kadınların renkleri muhafazakârlığa meydan okuyor.

Kadınlar devrime renklerini kattı

Adel Color

Sudan’da 2018’de başlayan halk ayaklanması ile birlikte ortaya çıkan şarkılar, şiirler kısacası tüm sanat eserleri, ülkedeki geniş dilsel ve kültürel çeşitliliğin adeta bir yansımasıydı. Ortaya çıkan her eser, toplum içerisinde ‘marjinal’ olarak gösterilen toplulukların kelimelerini, renklerini kullanarak başka bir pencereyi aralamaya olanak sağladı.

Sudan’da 2018 yılında gerçekleşen Aralık Devrimi, hayatın her alanında köklü değişimlere neden olduğu gibi sanat alanında farklı biçimlerin ortaya çıkmasına tanıklık etti. Devrim sırasında Sudanlı sanatçılar, diktatörlüğe karşı ayaklanmayı büyütme, insanları daha fazla harekete geçirme çabalarının bir parçası olarak kolektif bir şekilde devrime katkı koydular.


Sanatçılar devrimci grupların, direnişçilerin sesini taşıdı. O dönem gösterdikleri tüm bu çabalar ise devrim sırasında yeni bir sanatsal hareketin ortaya çıkmasına olanak sağladı.

Sudanlı sanatçılardan Abdel Majid Afifi, devrim sırasında üretilen sanat eserlerinin, ayaklanma sırasında yurttaşları harekete geçirmek adına sanatsal bir katkıda bulunmak ve devrimi savunmak için kullanılan araçlar olarak başladığını belirtiyor.

O dönemde Sudanlı sanatçılar halkın sloganlarını sprey boyalarıyla, şehrin duvarlarına yansıttılar. Güvenlik güçleri tarafından gündüzleri beyaz boya ile kapatılan eserleri, gecesinde sanatçıların inadıyla tekrar ortaya çıktı. Afifi, gecesinde yaratma ve gündüzünde silme işleminin duvar üzerinde oluşturduğu onlarca katman ile birlikte somutlaştığı yeni bir sanat anlayışının ortaya çıktığının altını çiziyor. Afifi, “Bu katmanlar aynı zamanda devrimin zaman çizelgesinin estetik yansımasıydı” ifadelerini kullanıyor.

KADINLAR RENKLERİYLE SOKAKTA

Sudanlı sanatçıların o dönemde kullandığı renklerin eskisine nazaran daha canlı, yenilikçi, neşeli ve yaşama arzusu ile dolu olduğu duvarlarda görülebiliyor ve motiflere gelince, klasik formlardan ayrılan, Sudanlı kadınların ve ülkenin kültürel çeşitliliği yansıttığı anlaşılıyor. Devrimin başrolünde olan kadınlar, hayatın her alanında olduğu gibi sanat eserlerinde de yerini 'özne' olarak alıyor. Sanatçılar devrimin, özellikle medyada kadınların algılanma biçiminde önemli değişiklikler gerçekleşmesine ön ayak olduğunun altını çiziyor. Kadınların kamusal alanda var olma mücadelesi devrimci temellere dayanarak, cinsiyete dayalı basmakalıp ana akım kavramlarda önemli bir kopuş yaşanmasına yol açtı ve medyada da gerçeklikten kopuk olmayan bir şekilde devrimin birincil “temsilcileri” haline geldi. Böylece her bir kadın Sudanlı toplulukların çeşitliliğine ve çoğulculuğuna dayanan şekilde kendini sanat eserlerinde de var etti. Birçok alanda muhafazakâr ve gerici zihniyetlere ters düşen çok çeşitli kadın temsiliyeti gözle görünür oldu. Sudanlı kadınların, devrimin her aşamada öncülüğünde eşit ortaklar olması ve hatta belki erkeklerden daha fazla yer aldığı gerçeği, hayatın her alanına yansıdı. Kadınların varlığı doğal olarak ülkede, köklü sosyal, kültürel, temel tüm yaşamı belirleyen dini değerlerin alaşağı edilmesinde önemli rol oynadı.

Kaynak: Assafir Al-Arabi

Çeviren: Özde Çelikbilek