Kadınlar her şeyden önce oyunbozan

Sınıfsız, sınırsız, sömürüsüz çizgiler şiarıyla yola çıkan karikatürist Aslı Alpar Kazdağları ile ilgili pek çok çizim yaptı. Direnişe rengini çizgilerle kattı. BirGün’e konuşan Alpar direnişe insanların verdiği yoğun desteği şu sözlere ifade etti: “AKP 17 yıldır iktidarda, dile kolay. Ve bu 17 yılda ciddi bir öfke biriktirdik; iş kazası, nefret cinayeti, bombalı saldırılar, kolluk kuvvetlerinin saldırısı gibi sebeplerle çok arkadaşımızı kaybettik, kazandığımız haklarımıza göz dikildi. Öfkemiz çok görünür, çok sıcak. Öfkemizi örgütlü ve hedefe doğru yönlendirebiliyor muyuz tartışmalı… Yine de her şeye rağmen sokağa çıkanlar kadınlar, LGBTİ+’lar…”

RANTA VE YAĞMAYA DOĞMAYAN İKTİDAR

AKP’nin her alanda saldırdığını söyleyen Alpar, “AKP’nin doğaya, kıdem tazminatına, İstanbul Sözleşmesi’ne, bilimsel eğitime vb göz dikmesi de aynı itki nedeniyle. Bu itki; daha fazla kâr, daha fazla rant ve bu yağmanın olabildiğince sorunsuz yürüyebilmesi. Çürüme, toplumun her biriminde sağlansın ki adaletsizliğe, vurguna ses çıkmasın… Tabi bizim elimiz de armut toplamıyor; “oyunbozanlar” da var, kadınlar da sanatçılar da biraz “oyunbozan”. Dolayısıyla bir ağaç kesilse, bir erkek bir kadını öldürse, bir bekçi bir transı darp etse, bir köpeği vurulsa, bir avcı tüfeğini eline alsa oyunu bozmak için orada olacağız” diye konuştu.

Alpar sözlerini şöyle sonlandırdı: “Çevre eylemlerinde kadınlar hep en önde çünkü bunun maddi koşulları var. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği erkeklerin kırdan kente mobilizasyonunu mümkün kılarken kadınların çoğunu köyüne hapsediyor. TUİK’in verilerine göre kadınların en çok çalıştığı sektör tarım. Zaten ücretsiz aile işçisi ve çoğunluk kayıtsız olarak çalıştığı topraklara, üretici faaliyetine belki de tek sosyalleştiği alana tehdit girsin istemiyor. Kaybedecek bir şeyi olmayan kişiler daha cesur olur. Diğer yandan muhakkak başka bir bağ kuruluyordur. Erkek egemenliğinin saldırganlığı, sermayenin, rantın saldırganlığıyla benzerlikler taşır. Bir şekilde korunan, geri kazanılan yaşam alanını onların mücadelesine borçluyuz.”