Batı Karadeniz’de her yağış felakete dönüşüyor. Yetkililer felaketlerden ders çıkarmamakta ısrar ediyor. Son olarak Kastamonu ve Sinop’ta yağış yine sele dönüştü, geçici köprüler kullanılamaz hâle geldi.

Kâğıttan köprüler

Umut SERDAROĞLU

Kastamonu, Sinop ve Bartın’da geçen yılın ağustos ayında gerçekleşen sel felaketinin etkileri hâlâ devam ediyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yeni sel felaketlerine karşı gerekli önlemler alınamazken, bölgede yaşayan yurttaşlar ulaşım anlamında büyük sıkıntılar çekiyor.


Son olarak 2021’de tarihinin en büyük sel felaketinin ardından Kastamonu’da kurulan 15 geçici menfez köprü, 6 Mayıs’ta başlayan aşırı yağışla beraber dere yataklarında su seviyesinin yükselmesine bağlı olarak zarar gördü. Açıklama cumartesi günü akşam saatlerinde Kastamonu Valiliği tarafından yapılırken, 5 köye ise ulaşımın kapandığı bildirildi. Açıklamada 15 köprünün 6’sının Çatalzeytin’de, 1’inin İnebolu’da olduğu belirtilirken, Bozkurt ve Küre’de de 4’er köprünün zarar gördüğü aktarıldı.

Sinop’ta da görüntüler aynı

Geçen yılki sel felaketinden de en fazla etkilenen bir başka şehir Sinop’ta da aynı görüntüler vardı. Sinop Türkeli’de geçtiğimiz cumartesi sabah saatlerinde etkili olan sağanak gün boyu etkisini devam ettirirken, yağış sonrası ilçe merkezi ile 11 köyü birbirine bağlayan Yılanlık mevkiindeki geçici köprü, derenin taşması sonucu sular altında kaldı. Yaşanan gelişmelerin ardından jandarma ekipleri önlem alarak, tahribat meydana gelen köprüyü geçici süreliğine ulaşıma kapattı.

İlk sorun değil

Kastamonu’da geçtiğimiz ay da geçici köprü tahribatı yaşanmıştı. Küre ilçesinde karların erimesi sonucu derelerdeki su seviyesi yükselmiş, Güllüce köyüne yapılan geçici köprü de dere sularının yükselmesiyle yıkılmıştı.

İvedilikle çözülmeli

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Özer Akkuş yapılan geçici köprüler hakkında konuşurken, şunları söyledi: “Sel felaketi sonrasında yapılan panel köprüler uzun süre ulaşımı sağlayamaz. Onların hızlı bir şekilde revize edilmesi gerekiyor. Normalde ihale süresi ve proje aşamasına baktığımızda geçen süre çok değil. Ancak burada olağanüstü koşullar olduğu için ivedilikle çözüme ulaştırılması lazım.”

Planlama esnasında ulaşımın aksamaması için köprülerin geçici olarak yapılabileceğini söyleyen IMO Ankara Şube Başkanı Bülent Tatlı, su seviyesi yükseldiği zaman köprülerin su altında kalabileceğini aktardı. Bunun için önlemler alınması gerektiğini söyleyen Tatlı, “Geçici köprüler yerine yapılacak asıl köprüler de dikkatli bir şekilde planlanmalı. Karayolları tarafından yapılan Bozkurt’un 200-300 metre aşağısında köprü var. Buranın birim genişliği 100 metreyken Bozkurt’ta yıkılan köprünün birim genişliği ise sadece 30 metreydi” dedi.

Ulaşım sağlayamıyor

Kastamonu’daki köprüler hakkında DSİ ile görüştüklerini aktaran CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, “ihalelerin yapıldığını ancak çok yağış aldığı için suların çekilmesini beklediklerini söylediler” diye belirtti. Ancak süre uzadıkça mağduriyetin de arttığını söyleyen Baltacı şöyle konuştu: “Çatalzeytin ve Bozkurt gibi bölgelerde hastalar ulaşım sağlayamıyor, hastanelere gidemiyor. Geçiş için farklı yöntemler uygulamaya başladılar. Plastik boruların içerisinden geçenler var, su tanklarını kesip geçiş sağlamaya çalışan köyler oldu. Bölgedeki AFAD ekipleri, halat sistemi kurup hastaları bu yolla geçirmeye çalıştığını da gördük.”

Ayrıca geçici köprülerin onarımı için kaynakla ilgili sıkıntıların konuşulduğunu söyleyen Baltacı, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bir yıl içerisinde sorunu çözeceğiz diyordu. Ancak yaşanan sıkıntılardan dolayı süreç uzayacak gibi duruyor. Köprülerin tamamlanması yıl sonunu hatta yeni yılı bulacağını tahmin ediyoruz.”

Köprü ve yolların yapımı için İl Özel İdaresi ile DSİ’ye ek bütçe aktarılması gerektiğini de dile getiren Baltacı, “Yıkılan ya da onarım bekleyen köprüler ve yollar, belki araç geçiş garantisi verilen köprü ve otoyollardan değildir ama o köylerimizde yaşayan vatandaşlarımız için hayat garantisidir. Bu yüzden mağduriyetler bir an evvel son bulmalıdır” dedi.