Google Play Store
App Store

Deniz Burak BAYRAK 

Süreyya Operası, pazar sabahları Bahariye’yi kahve kokulu notalarla bu sezon da sarmaya devam ediyor. Sonbaharın gelişiyle, orkestraların ekim ayı programlarını sanatseverlere duyurmaya başladıkları şu günlerde ‘Kahve Konserleri’ serisi de ilk konseri ile ‘Yeniden merhaba’ dedi. Cihat Aşkın, Hakan Şensoy ve Burak Bilgili’nin düzenledikleri, adeta kahve yanında bir parça klasik müzik de tattığımız serinin ilk konseri ‘Kahve ile İlk Notalar› başlığını taşıyordu.

Biletlerin tükenmiş olduğunu görmek mutluluk verici. Üretim, dinleme ve duyguyu anlayabilmek noktasında sanatın zor ve köklü branşlarından biri olduğu kaçınılmaz bir gerçek olan klasik müziğin, toplumca ilgi devşirmesi de geleceğe ilişkin umutların tükenmediğinin göstergesi. Konserin başında Şensoy ve Bilgili de yaptıkları konuşmada, bu ilgiden ötürü çok mutlu olduklarını ifade edip konserlere katılımlarından dolayı tüm sanatseverlere teşekkür ettiler.

PUCCINI’DEN BACH’A

Kahve ile İlk Notalar’da, İtalyan Şef Teresa Satalino’nun dikkatli yönetimindeki İstanbul Oda Orkestrası’nı dinledik. Orkestra, yetenekli ve başarılı piyanist Cem Babacan’a eşlik etti. Program, Giacomo Puccini’nin ‘Crisantemi’ adlı kederli parçasıyla başladı. Kederli dememizin sebebi, Puccini’nin çok sevdiği bir dostunun zamansız ölümü üzerine bu eseri besteleyişi. Orkestranın yaylıları, derin melankoli ve hüznü enstrümanlarının tellerine dokunarak salona hissettirdiler. Bach’ın belki de en nahif konçertolarından biri ile devam eden programda Cem Babacan’ın zengin tınılı güçlü tuşesi şanslı bir sabaha uyandığımızı duyumsattı. İspanyol besteci Turina’nın senfonik rapsodisi sanki İspanya kıyılarına uçurdu; hafif ve keyifli bir icraydı. Yoğun alkışla bise çıkan Babacan, Cemal Reşit Rey’den kısa bir parçayla sahneden ayrıldı. Son parçanın ise ilginç bir öyküsü vardı. ‘Kısa Roman’ adlı yaylılar için bestelenmiş eser, siyah bir besteciye, Samuel Coleridge Taylor’a aitti. 20’nci yüzyılın başında siyah müzisyenlerin caz ve blues ile tanındıklarını varsayarsak, Taylor’un ortaya çok başarılı bir şekilde çıkışı bir devrimdi klasik müzik için. Sahnedeki her bir sanatçı, usta performanslarıyla izleyenleri derinden etkiledi.

Gelecek Kahve Konseri, kemanda Hakan Şensoy’u, viyolonselde Bernhard Lörcher’i dinleyeceğimiz ‘2 Fincan, 2 Kulp, 1 Tat’ başlığıyla, 20 Ekim Pazar sabahı, saat 11.00’de gerçekleştirilecek.