Yaşam savunucuları, hafriyat kamyonlarının neden olduğu ölümlere dur demek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde eylem yaptı. Yurttaşlar, “Kazalar denetimle önlenebilir. Artık kamyonlar altında kalmak istemiyoruz” dedi

Kamyonların altında kalmak istemiyoruz

ANIL VARLI

Kuzey Ormanları Savunması ve Don Kişot Bisiklet Kolektifi yaşanan hafriyat kamyonu kazalarına dikkat çekmek amacıyla dün İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde bir araya geldi. “Doğayı, insanları ve İstanbul’u yok eden hafriyat kamyonu terörüne dur de” pankartının açıldığı eylemde, “Kamyonların altında kalmak istemiyoruz”, “İdil için adalet istiyoruz” sloganları atıldı.

1 yılda 30 kişi hayatını kaybetti
Kuzey Ormanları Savunması’ndan Ayşe Yıkıcı ile Don Kişot Bisiklet Kolektifi’nden Deniz Güneşdoğan’ın birlikte okuduğu basın açıklamasında, İstanbul içinde on bine yakın hafriyat ve beton mikseri çalıştırıldığı, son bir sene içinde de bu araçlar nedeniyle 30 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtildi.

Sorumlulardan hesap sorulmadığının da vurgulandığı açıklamada, “Unutulmamalıdır ki kamu görevlilerinin korunması ve sorumluların yargılanmaması yeni ölümlere davetiye çıkarıyor” denildi.

‘Rant için canımız yok sayılıyor’
Eylemde konuşan Kuzey Ormanları Savunucusu Ersin Kiriş ise, “Rantların önüne kimse geçmesin diye hayatımız yok sayılıyor. Biz artık hafriyat kamyonu altında kalmak istemiyoruz. Bu işin sorumluları bu işleyişe son versin” dedi.

‘Kazalar denetimle önlenebilir’
Açıklamada, önlem ve talepler ise şöyle sıralandı:
»Yaşlı, engelli ve çocukların bulunduğu sokaklara ağır tonajlı araçların girmesi kesinlikle yasaklanmalıdır.

»Sorunun ana kaynaklarından biri olan ve şoförleri potansiyel katil haline getiren sefer başına ücretlendirme sistemine son verilmelidir.

»Elektronik Araç Takip Sistemi ile etkin denetim yapılmalıdır. Kamyonların yasak olan güzergâhlarda ve saatlerde çalışması engellenmelidir.

»Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yönetmelikler halk sağlığı ve can güvenliği gözetilerek yeniden düzenlenmelidir.

»Kamu denetiminin sağlanabilmesi için UKOME kararları ile belirlenen güzergâhlar ile yasaklanan güzergâhlara ilişkin haritalar kamuoyuyla paylaşılmalı, yollara uyarıcı tabelalar koyulmalıdır.

‘Kızımın katillerini biliyorum’
Kadıköy’de 2 yıl önce parkta yürürken bir hafriyat kamyonunun öldürdüğü 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan da, “Bu bir trafik kazası olsaydı, ‘Kaza’ der acımızı yaşardık. Bu bir kaza değil. Kızımın katillerini biliyorum ve bu zihniyetten nefret ediyorum” diye konuştu.

***

MMO: Hafriyat kamyonu kâbusuna son verin!

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri İbrahim M. Tataroğlu, geçen hafta İstanbul’da 3 kişinin ölümüne neden olan hafriyat kamyonlarının denetimsizliğine ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Kentsel dönüşüm adı altında İstanbul’u kocaman bir şantiye sahası haline getiren AKP İktidarı, plansız ve ranta dayalı yapılaşma politikasıyla birlikte bu projeler kapsamında trafikte seyir halinde olan araçlara da hiçbir denetleme ve yaptırım uygulamayarak kazalara davetiye çıkarmaktadır. Bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için gerekli önlemler ivedilikle alınmalı, şehir içinde standartlara uygun olmayan araçlar trafikten kesinlikle men edilmelidir. İlgili kurumlara ve yetkililere çağrımızı yineliyoruz: Meslek Odalarının raporlarını, bilim insanlarının söylediklerini kulak arkası etmek yerine, yasal düzenlemeler ve kamusal denetimlerle bu kazalar önlenebilir.”