Osmanlıspor'u başından sonuna kadar üstün oynadığı maçta 2-0 mağlup eden Fenerbahçe zirve yarışını sürdürdü. Sarı-lacivertliler bu sonuçla 54 puana yükseldi

Kanarya zirveyi bırakmıyor

Kadıköy'de pazar mesaisi... Bir tarafta zirve yarışında hataya tahammülü olmayan Fenerbahçe, öbür köşede düşme hattındaki Osmanlıspor... Öyle bir karşılaşma ki neticesi belki de ligin yarısı tarafından merakla bekleniyor. Söylemeye herhalde gerek yok; üsttekiler alttakini, alttakiler üstekini tutuyor.

Aykut Kocaman mücadeleye yine Soldado ile başlıyor. Kayseri'de müthiş oynayan İspanyol forvet, Fernandao ile forma savaşını kazanmış gözüküyor. Deneyimli teknik direktör Isla'yı yanında oturtmuş, elindeki kadronun en dikine gidebilen ismi Alper Potuk'u sahaya sürmüş. Deplasmanlarda daha rahat olan sarı-lacivertliler, yuvasında mutlak üç puan kovalıyor. Başkanlık yarışının gölgesinde tribünlerdeki boşluklar belki de çok şey anlatıyor; taraftarlar belli ki şampiyonluğa inanmıyor.

Ligin dibi malumunuz cadı kazanından beter... Hal böyle olunca da deplasman ekibi için zirveden kopmak istemeyen rakiplerinden alınacak puan altın değerinde. Beş haftadır kaybetmiyorlar. Zaten sezonun ikinci yarısında vites yükseltmeseler, düşenler listesinde Karabükspor'un yanında yer alacaklardı. Fakat bu çabaları yetecek mi; bekleyip görmek lazım. Eldeki malzemeyi şüphesiz iyi kullanan İrfan Buz'u da tebrik etmeli, mücadeleye geçmeli...

Kontrollü başlayan karşılaşmada Osmanlıspor, rakip savunmanın gerisine Serdar ve Aminu'yu kaçırmayı hedefliyor gibiydi. İlk Josef'in 16'daki şutu tribünleri heyecanlandırıyordu. Dakikalar ilerledikçe oyun iyice kilitleniyordu. İlk devrede bırakın golü, pozisyon bile yaşanmıyordu. Ev sahibinin soyunma odasından nasıl döneceği merak konusuydu...

Alper'in yerine Valbuena sahadaydı. Kocaman'ın ilk hamlesi Fransız yıldızdı. Tempoyu yükselten Kanarya gol için çok beklemiyordu. 54'te Valbuena'nın kornerinde Skrtel perdeyi açmıştı. Karcemarskas topu tutmuştu da yardımcı hakem içeride demişti. Tecrübeli kalecinin geriye attığı adım pahalıya patlamıştı. 61'de fark ikiydi! Giuliano nefis getirmiş, direkten seken topunu Soldado bitirmişti.

66'da deplasman ekibi yine savunmadan çıkarken top kaptırıyor, Soldado'nun zarif aşırması direkte patlıyordu. Kalan dakikalarda orta sahalar çabuk geçiliyor, iki takım da sürekli pozisyona giriyordu. Cikalleshi Volkan ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda çerçeveyi bulamıyor, üç puan ev sahibini oluyordu.

Bu sonuçla Fenerbahçe zirve inadını sürdürdü. Gole kadar dokuz doğuran ev sahibi, Valbuena'nın girişiyle birlikte bambaşka bir çehreye büründü. Aykut Hoca kalan haftalarda ona formayı verir mi, bekleyip görmek lazım. Peki sizce tribünlerin tatsızlığı bu sezon biter mi?