Kapadokya’da yapılacak sportif faaliyetler için hazırlanan yönetmeliğe ilişkin konuşan ŞPO Yönetim Kurulu Üyesi Ceren Gamze Yaşar, büyük parkurlu sporların bölge için büyük tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Yönetmelikte yer alan maddeler ve yerel basında çıkan haberlerin golf sporunu akıllara getirdiğini ifade eden Yaşar, golfun bölgede topraklara büyük zararlar vereceğini ve su kaynaklarının tükenmesine neden olacağını belirtti.

Kapadokya ‘kişilerin’ inisiyatifine bırakıldı

Gökay BAŞCAN

Kapadokya Alan Başkanlığı Turizm Amaçlı Sportif Faaliyet Yönetmeliği yayımlandı. Amaçları arasında ‘Turizm sektörünü geliştirmek, Kapadokya Alan’nın da hazırlanacak tüm proje ve planlarına ilişkin usulleri belirlemek’ olarak belirtilen yönetmelikte bölgede yapılacak tüm sportif faaliyetlerin Kapadokya Alan Başkanlığı’nın yetkili ve görevli olduğu belirtildi. Buna göre bölgede yapılacak tüm planlar, projeler ve büyük parkurlu sportif faaliyetler söz konusu başkanlığının yetkisinde olacak.

Golf gibi büyük parkurlar gerektiren sportif faaliyetlerin bölgede büyük bir ekolojik yıkıma neden olacağını belirten Şehir Plancıları Odası Odası (ŞPO) Yönetim Kurulu Üyesi Ceren Gamze Yaşar, alınacak kararların kişilerin inisiyatifine bırakıldığına dikkat çekti.

Göreme Parkı’nın geçen yıl ‘Milli Park’ statüsünden çıkarıldığını hatırlatan Yaşar, “Milli Park olarak adlandırılan alanı genişleterek ‘Kapadokya Alanı’ belirlendi. Milli park, doğal sit ve UNESCO miras listesinde olan alanın milli parktan çıkartılarak koruma statüsü düşürüldü” dedi.

MİLLİ PARK STATÜSÜ KALDIRILDI

kapadokya-kisilerin-inisiyatifine-birakildi-805066-1.Kapadokya Alanı olarak adlandırılan bölgenin içerisine taşocaklar, hızlı tren hattı ve yeni kentsel dönüşüme açılan yerleri de dahil ettiklerini ifade eden Yaşar, “İçerisinde taşocaklarının, hızlı tren hatlarının, yapılaşmanın olduğu bölgeyle Milli Park alanı olan bölgenin statüsü aynı oldu. Milli Park statüsünün düşürülmesiyle birlikte biz kanuna değil, kişilere güvenmek zorunda kaldık. Biz her zaman kanuna güvenmeyi tercih etmeliyiz” diye konuştu.

GOLF SPORUNU AKILLARA GETİRDİ

“Spor kulüpleri ve ilgili spor federasyonlarının düzenleyecekleri ulusal ve uluslararası faaliyetler bu yönetmeliğin kapsamı dışındadır” maddesi ve önceki yıllarda yerel basında çıkan haberlerin ‘golf’ sporunu akıllara getirdiğini belirten Yaşar, “Bu yönetmelik sadece golf için yapılmıştır diyemeyiz ama golf turizmi beklentisi var. Kapadokya alanı çok geniş bir alan, milli parkı içine de alan ama geniş bir alan. Bu alan içerisinde golfu teşvik etmek büyük yıkıma neden olur” ifadelerini kullandı.

KÜRESEL DÜZEYDE TARTIŞMALI BİR SPOR

Golfun bölge ekolojisinde büyük tahribata neden olacağına dikkat çeken Yaşar, “Golf küresel düzeyde çok tartışılan bir spor. İklim krizi, yanlış toprak kullanımı, karbon ayak izi ve çevresel ayak izine en büyük etkisi olan sporlar birisi golf. Nevşehir ve bölgesi bozkır ekosistemi içerisinde yer alıyor. Sadece ormanı değil, bozkırı da korumalıyız. Bozkırın kendisine ait bitki örtüsü var. Büyük parkurlu sporlar bölge için büyük tehdit” diye konuştu.

Golf parkuru için büyük bir alanda düzleştirme yapılacağı, bitki örtüsüne uygun olmamasına rağmen çim dikileceğini ifade eden Yaşar şöyle konuştu: “Golf, çok geniş, düzlenmesi gereken plato şeklinde alanlarda yapılıyor. Büyük bir alana çim dikilmesi gerekiyor ancak bozkırda çim olmaz. Çimlerin sağlıklı ve standart kullanımı için gübre ve kimyasal kullanılması gerekiyor. Sürekli kimyasal ve sürekli gübre ile o topraklar daha sonra kullanılmaz hale gelecek” dedi.

SU KAYNAKLARINI TÜKETEBİLİR

Su kaynaklarının da tükenmesine neden olacağına belirten Yaşar sözleri şu şekilde sürdürdü: "Golf sahasıl kilometrelerce büyüklükte bir alan ve düzenli sulanması gerekiyor. Nevşehir bölgesi Kızılarmak havzasının ortasında duruyor. Bölgenin su varlığı açısından da büyük bir tehdit. Bakanlığın raporları açık, bölgede aşırı sulamadan kaynaklı yer altı su rezervleri tehlike altında. Golf sporu olursa bu tehdit çok daha büyür. Ayrıca çim için aşırı gübre ve kimyasal kullanımı suya karışıyor. Bu su havzalarındaki kirliliği de artıracak.”