Zamlarla birlikte dört kişilik bir ailenin asgari yaşam standartları için tüketeceği varsayılan 230 kilovatsaatlik elektrik faturası 211 liradan 370 TL’ye çıkacak. Uğurlu, “Yurttaşın cebine girecek 3 kuruşa göz kondu” dedi.

Kara kış başladı

EKONOMİ SERVİSİ

Yılbaşı akşamı peş peşe gelen zamların etkisi devam ediyor. Milyonlarca hane kışı nasıl geçireceğini kara kara düşünüyor, elektrik ve doğalgaz faturalarının kaç paraya çıkacağını hesaplıyor.

Zamlı tarifeyle elektrikte aylık tüketim 150 kilovatsaat (kWh) sınır olarak belirlenirken, meskenlerde 150 kWh’ye ka­dar olan tüketim miktarları için vergi dâhil fiyat 1,37 TL/ kWh oldu. 150 kWh’nin üs­tündeki tüketim için de 2,07 TL/ kWh fiyat uygulanacak. Başka bir ifadeyle kademeli tarife fiyatlarına göre, bunun 150 kilovatsaate kadar olan kısmı birinci kademedeki tüketim miktarına girecek ve bu kısım yüzde 50 zamlanacak. 150 kilovatsaatin üzerindeki kısım ise ikinci kademe tarifesine girecek ve bu kısım yüzde 125 zamlanacak.


Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu, dört kişilik bir ailenin asgari yaşam standartları için 230 kWh elektrik tükettiğini hesaplıyor. 1 Ocak’tan itibaren geçerli olan yeni elektrik tarifesiyle hanenin elektrik faturasının yüzde 70’in üzerinde bir artışla 370 TL’ye yükseleceğini açıkladı.

TRT Payı ve Enerji Fonu’nun kaldırılmasının yetersiz kaldığına vurgu yapılan açıklamada, KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesi istendi. İlk kademe sınırının ise mağduriyet yaratacağı şekilde düşük tutulduğuna vurgu yapılarak, 230 kWh’ya yükseltilmesi önerildi.

EMO’nun açıklamasında “Kış aylarında ısınma, yaz aylarında soğutma için de elektrik kullanan ortalama tüketimi daha yüksek olan konutlarda ise zam oranı, tüketim büyüklüğüne göre yükselecektir. Örneğin aylık tüketimi 450 kWh olan bir ailenin 412 TL olan aylık faturası yüzde 94 artarak, 800 TL’ye yükselecektir” denildi.

Elektrik enerjisindeki maliyet artışlarının tüm mal ve hizmetlerde temel girdi niteliğinde olduğu için iğneden ipliğe tüm ürünlerin pahalılaşmasına neden olduğunun vurgulandığı açıklamada ”Kamunun düzenleyici rolünün bile silikleştiği bu dönemde, başta dağıtım şirketlerinin özelleştirme bedelleri için uluslararası finans çevrelerinden aldığı döviz bazlı krediler olmak üzere, enerji sektörünün borcunu kapatma odaklı politikalar; yurttaşları hızla yoksullaştırmaktadır” ifadeleri kullanıldı.

kara-kis-basladi-962670-1.



ZAM YÜZDE 70’İN ÜZERİNDE

“Yurttaşın cebine girecek 3 kuruşa göz konulmasından başka bir şey değil” diyen EMO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu, yapılan zammın etkilerini BirGün’e değerlendirdi:

“Ne yazık ki iktidar yaptığı hiçbir şeyi bilimsel bir nedene dayandırmıyor, toplumun gerçekliliğini görmeden yapıyor. 150 kWh’lik elektrik tüketimi hiçbir ailenin ortalama tüketimi değil. 150 kwh devletin dar gelirlilere verdiği elektrik fatura ödeme desteğine denk gelen harcama. Dolayısıyla gerçekten aşırı yoksulluk harcamasına tekabül ediyor. Elektrikli ısınma ve soğuma yapan bölgeler için çok korkunç bir uygulama olacak. Yüzde 50 gibi gösterilen zam aslında yüzde 70’e tekabül ediyor.”

“Ekonomik krizin içerisindeyiz. TL sürekli değer kaybediyor. Ekonomide dalgalanmalar yaşanıyor. Doğal olarak bu kötü gidiş her yere yansıyor. Elektrik kamusal bir ihtiyaçtır ve bu yüzden bunun özelleştirilmemesi gerekiyor. Her şeyiyle bir bütün olmalıdır. Maalesef bizde elektrik, şirketlerin elimde… Bundan dolayı da kamu yararı olmayan uygulamalar sürekli oluyordu. Faturada ödeme paylarının üstünün örtülmesi, dağıtım bedellerine zam yapılmasına kadar birçok şirketlerin aleyhinde işler oluyordu. Şimdi açıktan zam yapmak kaçınılmaz oldu. Kademelendirme adı altında işi hafifletmeye çalışıyorlar ama evdeki hesap çarşıya uymuyor. “

kara-kis-basladi-962671-1.


ZAMANLAMA MANİDAR

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), mevzuat gereği elektrik fiyatlarını, üçer aylık periyodlarla yılda dört kez düzenlemekle yükümlü. Bu yetki, 2021’de en son temmuz ayında kullanıldı. Fahiş zamlar yılın son günü açıklandı. Bu zamanlamanın manidar olduğunu söyleyen MMO Enerji Çalışma Grubu Başkanı Oğuz Türkyılmaz, “Eğer, bu zamlar kasım ayı içinde veya aralık başında açıklanmış olsaydı, aralık ayı enflasyon verilerine yansıyacaktı. Aralık enflasyonu da, diğer aylarla birlikte kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşlarının hesabında dikkate alınıyor. Zammın yürürlük tarihi 1 Ocak olunca bu yüksek artışlar konu enflasyon hesabının dışında kaldı” ifadelerini kullandı.

“Enerji girdileri fiyatlarında son bir yıl içindeki olağanüstü artışlar nedeniyle, faturalarını ödeyemedikleri için elektriği ve gazı kesilen milyonlarca konut abonesine, aynı sorunları yaşayacak on binlerce küçük işyeri sahipleri eklenecektir” uyarısında bulunan Türkyılmaz:

“Doğalgazın üretimlerinde sınai girdi olduğu sanayi tesisleri, yüzde 345 oranındaki fiyat artışlarını maliyetlerine derhal yansıtacaklar ve kendi ürün satış fiyatlarını yükselteceklerdir. Üretim maliyetlerinde doğalgazın birincil rol oynadığı gaz yakıtlı santrallarda elektrik fiyatlarını maliyetlerin arttığı gerekçesiye arttırmaya çalışacaklardır. Bütün bunlar fiyat artışlarını daha da hızla yükseltecek ve hayat pahalılığının katlanarak artıracaktır.”