Google Play Store
App Store

Taliban yönetimi Afganistan’ın Bağımsızlık Günü’nün yıldönümünde “İslam Emirliği” ilan etti. Asadabad’da dünkü eylemlerde Afganistan bayrağı taşıyan yurttaşlara Taliban güçlerinin açtığı ateşle yedi kişi can verdi.

Karanlığa dönüş

Dış Haberler Servisi

Taliban’ın Kabil’in başkenti Doha’da müzakerelere katılan sürgün kadrolarının Afganistan’a dönmeye başlaması ve geçici hükümet görüşmelerine ilişkin açıklama yapması beklenirken örgütten “İslam Emirliği” ilanı geldi. Afganistan’da 1996-2001 yılları arasındaki iktidarında da ülkenin adını “Afganistan İslam Emirliği” olarak değiştiren Taliban aynı isimle yeniden iktidarını dayatıyor.

Örgüt, Afganistan’ın İngiltere’den bağımsızlığının yıldönümü olan 19 Ağustos 1919 Bağımsızlık Günü’nde “İslam Emirliği” imzasıyla bir açıklama yaptı. Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, dün Twitter hesabından “Ülkenin İngiliz egemenliğinden bağımsızlığının 102’nci yıldönümünde Afganistan İslam Emirliği’nin ilanı” notuyla bir açıklama ve “emirlik” arması paylaştı. Açıklamada, “Afganlar, ülkelerinin bugün Amerikan işgalinden bağımsızlığın eşiğinde olmasından gurur duyuyorlar. Bu, tüm Afganların minnettar olması gereken ilahi bir nimettir. Ülkemizin İslam düzeninin menfaatleri yanında milletin yeniden inşası ve refahı için birlik ve samimiyet içinde çalışmalıyız” ifadeleri yer aldı.

DEMOKRASİNİN REDDİ

Örgüt “İslam Emirliği” vurgusuna bir açıklamada daha yer verdi. Taliban’ın üst düzey yetkililerinden Vahidullah Haşimi, Taliban yöneticisi Hibetullah Ahundzade hakkında “İslam Emirliği lideri” ifadesi kullanılırken Ahundzade tarafından çıkarılan genel af kararına göre, ülkedeki tüm cezaevlerinde bulunan siyasi tutukluların serbest bırakılacağı belirtildi. Reuters’a konuşan Haşimi, “Demokratik bir sistem olmayacak. Çünkü ülkede hiçbir tabanı bulunmuyor. Afganistan’da ne tür bir siyasi sistem uygulamamız gerektiğini tartışmayacağız çünkü çok açık. Sistem şeriat hukukudur, nokta!” ifadelerini kullandı. Taliban aynı zamanda hava kuvvetlerindeki pilot eksikliğini de Afgan ordu mensupları ile oluşturmaya çalışıyor. Haşimi, Afgan ordusunun askerleriyle ilgili olarak, “Çoğu Türkiye, Almanya ve İngiltere’de eğitim aldı. Görevlerine geri dönmeleri için onlarla konuşacağız” dedi.

karanliga-donus-912268-1.

HALK NAMLUNUN UCUNDA

Afganistan tarihinde önemli bir yeri olan 19 Ağustos gününde köktendinci örgüt “İslam Emirliği” ilan ederken ülkede Bağımsızlık Günü çerçevesinde yapılan bazı eylemlerde de halka ateş açıldı. AFP’nin haberine göre, Taliban güçleri Kunar eyaletinin Asadabad kentindeki eylemde ulusal bayrak taşıyanlara açtığı ateş sonucu yedi kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı. Görgü tanığı Muhammed Salim, AFP’ye verdiği demeçte, “Yüzlerce insan sokaklara çıktı. İlk başta korktum ve gitmek istemedim ama komşularımdan birinin katıldığını görünce evdeki bayrağımı alıp dışarı çıktım. Taliban’ın ateş açması sonucu çoğu kişi izdihamla da yaralandı” diye konuştu. Celalabad ve Host kentlerinde de Afganistan bayrakları taşıyan halkla Taliban güçleri arasında gerilim sürerken örgüt başkent Kabil’de de havalimanına ulaşmak isteyenleri geri püskürtmek için şiddet uygulamaya devam ediyor. Ayrıca, Kabil’de Bağımsızlık Günü kapsamında sokağa çıkan bir grup “Bayrağımız, kimliğimiz” sloganıyla eylem yaparken Taliban militanları havaya ateş açarak kalabalığı dağıtmaya çalıştı ve arbede yaşandı.

PENŞİR’DE AYAKLANMA

Örgütün ülkede tek ele geçiremediği vilayet olan yaklaşık 150 bin kişinin yaşadığı Penşir ise Taliban’a karşı direniş ilan etti. Sovyet güçlerine karşı kullanılan etkili isimlerden dönemin Tacik askeri lideri Ahmet Şah Mesut’un oğlu Ahmed ve Gani’nin birinci yardımcısı Emrullah Salih, Penşir’de direnişin önde gelen isimlerinden. Eyalette Taliban karşıtı eylemler yapılırken Penşir’de kendilerini Salih’in “direniş ordusu” olarak adlandıran kalabalık bir motosiklet konvoyunun olduğunu gösteren görüntüler de sosyal medyada paylaşıldı.

BM’DEN ‘AÇLIK’ UYARISI

Birleşmiş Milletler (BM) ise Afganistan’da 14 milyon kişinin şiddetli açlıkla karşı karşıya kaldığı bir insani krizin baş gösterdiği uyarısında bulundu. BM Dünya Gıda Programının Afganistan Direktörü Mary Ellen McGroarty, kuraklık nedeniyle ekinlerin yüzde 40’ından fazlasının yok olduğunu ve hayvancılığın zarar gördüğünü belirterek, kış koşullarında gıda krizinin çok daha ağır boyutlara ulaşacağına dikkat çekti. McGroarty, gelecek birkaç ay içerisinde 9 milyon kişiye yardım ulaştırmayı planladıklarını ifade etti.

TARAFLAR NETLEŞİYOR: LİDERLER ARASI İTTİFAK ARAYIŞI

Taliban’la ilgili ülkeler arası diplomasi trafiği hızlandı. ABD Başkanı Joe Biden ve Almanya Başbakanı Angela Merkel arasında telefon görüşmesi yapılırken Voice of America’nın (VOA) iddiasına göre, Kabil Havalimanı’nın güvenliği konusunda Alman ve Amerikan askerlerinin ortak hareket etmeleri konusunda anlaşıldı. Merkel, görüşme sonrası basına yaptığı açıklamada “Afganistan‘da kalan personelin güvenli bir şekilde üçüncü ülkelere geçmelerini hedefliyoruz. Ancak hepsi Kabil’de değil. Halen kimin nerede olduğunu tespit ediyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Merkel bugün Rusya’nın başkenti Moskova’ya gidiyor. Merkel’in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yapacağı görüşmede Afganistan gelişmelerinin birincil gündem olması bekleniyor. Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Merkel’in Putin’le görüşmesi ve katılacağı ortak basın toplantısının ardından Ukrayna’nın başkenti Kiev’e hareket edeceğini ve burada Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’le görüşeceğini aktardı.

Almanya ve ABD’nin Kabil’den tahliyelerde sorun yaşanmaması için Taliban’la anlaştığı duyurulmuştu. ABD Başkanı Joe Biden ise çekilmenin tamamlanacağı 31 Ağustos tarihinden sonra da ülkede ABD askerlerinin kalabileceğini belirtti. Ayrıca, ABD Hazine Bakanlığı, Afganistan’ın ABD bankalarında tuttuğu ulusal rezervleri dondururken IMF de Afganistan’ın fon kaynaklarına erişimini askıya almış durumda.

ÜÇLÜ UZLAŞMA

Bir diğer diplomasi trafiği İran’ın Rusya ve Çin liderleriyle yaptığı görüşmeyle yaşandı. İran’da bu ay başında göreve başlayan Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’le ayrı ayrı telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. İran Cumhurbaşkanlığı’nın açıklamasında, her iki liderin de Reisi’nin “Afganistan’da birlikte çalışabiliriz” önerisini olumlu bulduğu aktarıldı. Buna göre, Reisi’nin Şi Cinping’e “Güvenlik, istikrar ve barış için Çin’le işbirliğine hazır olduğu” mesajı verdiği belirtirken Putin’e de “Afganistan’daki tüm aktif gruplar ülkede bir an önce istikrar sağlanması için birlikte çalışmalı” önerisini iletti. Tahran yönetiminin ayrıca Afganistan’ın sınırı boyunca Afganlar için sığınma kampları kuracağını açıkladıktan sonra Taliban’dan kaçan Afganlara sınır kapılarını kapatma karar�� alması dikkat çekti.

KOMÜNİSTLER TALİBAN’LA MÜCADELEYE ÇAĞIRIYOR

Taliban’a yönelik tepkiler kamuoyunda geniş yer bulurken dünya solundan da Afganistan halkının Taliban karanlığına karşı mücadelesine destek çağrıları yapıldı. Afganistan Komünist Partisi (Maoist) Taliban’ın emperyalistler ile varılan anlaşmalar sonucu iktidarı aldığını belirterek “mevcut durumu devrime çevirmek adına ülkedeki tüm devrimci güçleri birleşmeye ve halk savaşını yükseltmeye” çağırdı. Açıklamada, ABD’yle Taliban arasında geçen yıl Doha’da imzalanan “barış anlaşması”na dikkat çekilerek, “20 yıl önce işgalci Amerikan emperyalistleri tarafından yönetilen emperyalist işgalciler, Afganistan’ı vahşice işgal etti. Mevcut savaşın halkın ve ülkenin boyun eğdirilmesi için gerici bir iç savaş olduğunu ilan ediyoruz. Bu nedenle gericilerin maskesini düşürmek görevimizdir” ifadelerine yer verildi.
Hindistan ve Pakistan’daki komünist partilerden de dayanışma mesajları verildi. Pakistan Komünist Partisi, “Taliban, ABD tarafından yazılan ve tasarlanan bir senaryoyla Afganistan’ı ele geçirdi. Taliban’ın bu zaferi, Pakistan’daki müritleri ve destekçilerine cesaret verecek ve onlar da aynısını Pakistan’da yapmaya çalışacak. Demokratik ve ilerici güçler stratejilerini yeniden oluşturmalı” çağrısı yaptı. Hindistan Komünist Partisi (Marksist) de “Hindistan hükümetinin Afganistan politikası, kör bir şekilde ABD’ninkini takip ediyor. Taliban tarafından kontrol edilen yeni yönetimin kadınlara ve etnik azınlıklara haklarını vermesi zorunludur” ifadelerine yer verdi.

YETKİLİLER YARGILANMALI

Amerikalı sosyalistler de ABD emperyalizmini ve gericilere desteğini hedef alan bir açıklama yaptı. Sosyalizm ve Kurtuluş Partisi (PSL) ABD’li yetkililerin Afganistan’daki kadın haklarıyla ilgisinin “ikiyüzlü” olduğunu ifade etti. PSL, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Ülkenin kontrolünü doğrudan Taliban’a devretmek zorunda kalan ABD ordusunun imajı büyük bir darbe aldı. Bunun Biden’ın ileriye dönük askeri ve dış politikası üzerinde uzun süreli etkileri olabilir. Bu anlamsız 20 yıllık savaşı organize etmekten sorumlu ABD’li politikacılar ve generaller adalete teslim edilmelidir.”