Kartal’ın ailesi adalet istiyor

Tuğçe ÇELİK

İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde geçen hafta meydana gelen olayda Serpil Kartal boşanma aşamasında olduğu Harun Gül tarafından katledildi. Serpil, 35 yaşındaydı. Erzurum’dan 20 yıl önce İstanbul’a göçen bir ailenin dört çocuğundan biriydi. 33 yaşındaki babasının vefatından sonra 13 yaşındaki ağabeyi Uğur Kartal, ailenin geçimini sağlamak için hamallıktan at arabası koşturmaya kadar pek çok iş yaptı, sonunda inşaatlarda çalışmaya başladı. Ailesi Serpil’i 22 yaşına geldiğinde görücü usulüyle evlendirmek istedi, tanıdık biriyle evlenmesinin mutluluk ve güvenlik getireceğini düşündüler.

Harun Gül, Serpil’den sadece birkaç yaş büyüktü ve uzaktan kuzeniydi. Nişanlanalı 6-7 ay geçtikten sonra Harun kendisiyle kaçması için kadını tehdit etmeye başladı, ‘Benimle kaçmazsan ağabeylerini öldürürüm’ dedi. Genç kadın, ailesinin güvenliğinden endişe etti ve Harun’la kaçtı, evlendiler. İstanbul Orhanlı’da bir bodrum katta yaşıyorlardı. 10 yıl boyunca evliliğinde eziyet gördü. Bir gün ağabeyi Uğur’u aradı, eve çağırdı. Serpil ve çocukları sokakta kalmıştı, genç kadın darp edilmişti.  Ağabey Uğur, Serpil’i 10 gün evinde misafir etti. Ancak Harun geldi yalvardı, özür diledi, ‘pişmanım’ dedi. Aile, Serpil’in evine dönmesine izin verdi.

Aradan 1,5 ay geçmişti Serpil gördüğü şiddet nedeniyle kaçtı. Kadın sığınma evinde tam 2 yıl kaldı Serpil. Ailesi onunla iletişim kuramadı ama Harun Gül çocukları bahane ederek Serpil’in kendisiyle görüşmesini sağladı. Sığınma evinden çıktı bir iş bulup çalışmaya başladı.

Aradan tam 3 ay geçti. Harun Gül çocuğun sünneti bahanesiyle Serpil’le görüşmek istedi. Eslem sokaktaki kameralar bir kadının sokak ortasında katledilmesini kaydetti. Olay yerine polisin gelmesiyle Harun Gül silahı başına doğrulttu, sonra yere indirerek teslim oldu. Tutuklanarak cezaevine gönderildi.

100’E YAKIN DİLEKÇE

Ağabey Uğur Kartal kız kardeşinin uğradığı şiddetin boyutlarından haberdar olmadığını ifade etti.

Kartal şöyle konuştu:

“Serpil, evliliğinin 10’uncu senesine kadar bize yaşadığı olumsuzlukları anlatmadı. Bu sürecin devamında boşanma aşamasına gelindi. Darp edilip işkenceye maruz kaldıktan sonra kadın sığınma evine yerleşti. Sokakta katledilene kadar 100’e yakın dilekçe vermemize rağmen bizimle herhangi bir bilgi paylaşılmadı, dilekçelere olumsuz dönüşler yapıldı. O gün Harun aramış, telefonu çocuğa vermiş. Çocuk da ‘Anne lütfen gel’ deyince kardeşim ikna olmuş ve katille buluşmaya gitmiş. Bu olaya katilin babası ve ağabeyinin de dahil olduğunu düşünüyorum. Katili bu kişilerin teşvik ettiği kanaatindeyim. Yaşanan olayın gündemden düşmemesini ve kadın cinayetlerinin artık durdurulmasını istiyorum.”

DARBEDİLDİ, KAÇTI

Sıklıkla yutkunup zor konuşan Serpil’in ablası Selda Yılmaz ise “Keşke kardeşim öldürülmeden bir şeyler yapılabilseydi”  dedi.

Yılmaz şöyle devam etti:

“Sığınma evinden kızkardeşimi neden tek başına gönderdiler? Eşiyle sürüncemede olan bir boşanma davası var, zaten ondan kaçarak sığınma evine gitti. Bu durumdayken neden polis eşliğinde oradan gönderilmedi? Katilin nasıl sığınma evini bulup telefon ettiğini de bilmiyoruz. Bizim başımıza bir bela gelmemesi için bizimle görüşmediğini düşünüyorum. Üzülmeyelim diye yaşadıklarının çok azını anlatmış bize. Olayların bu boyutta olduğunu bilsem asla izin vermezdim, kocasının yanına göndermezdim.” Yeğenlerinin Bakanlık tarafından alındığını ifade eden Yılmaz yetkililere şöyle seslendi: “Gül’ün ailesinin ne yapacağını bilmiyoruz. Çocukları bu ailenin eline teslim etmesinler. O zalimlere çocukları vermesinler. 3-5 yıl yatıp iyi halden o caninin serbest bırakılmasını istemiyoruz. Adalet istiyoruz.”