Attila Aşut

yazievi@yahoo.com

Cemaat’e yakın şirketlere ve medya kuruluşlarına hükümetçe el konulmasıyla birlikte yeniden dolaşıma giren “kayyum” sözcüğünün yazım biçimi basında tartışılıyor. Cumhuriyet gazetesi Okur Temsilcisi Güray Öz, üst üste yazdığı yazılarda, “kayyum” sözcüğünün kendi gazetesinde yanlış kullanıldığını, doğru yazımın “kayyım” olması gerektiğini belirtti.

16 Kasım 2015 günlü “Okur Temsilcisi” köşesinde, “Kayyım mı, kayyum mu?” başlıklı bir okur mektubu yayımlandı. Alim Önder adlı okur, “Gazetemde, yanlış olarak bir ‘kayyum’ tutturulmuş gidiyor. Oysa bunun doğrusu ‘kayyım’dır” dedikten sonra, kimi uzmanlardan kullanımla ilgili örnekler veriyor ve “kayyum” yazımından vazgeçilmesini istiyordu. Okur Temsilcisi de mektubun altına eklediği notta kendisini destekleyerek şöyle diyordu: “Haklısınız. Sanıyorum ‘kayyım’ ve ‘kayyum’ karışmasının nedeni, her ikisinde de ‘mütevelli’ anlamının yer almasıdır. Medyada yaygınlaşmış hatalı kullanımları düzeltmek ne yazık ki kolay olmuyor. Keşke yaygınlaşmış bir Türkçe karşılığı olsaydı. Arkadaşlarımın doğru kullanımı dikkate alacaklarını umarım.”
Ne var ki bu uyarı işe yaramadı ve Güray Öz, 23 Kasım günü “Okur Temsilcisi” sıfatıyla gazetesine şöyle sitem etmek zorunda kaldı:
“Neden yanlışta ısrar edildiğini anlamak zor. ‘Herkes böyle kullanıyor, artık galat-ı meşhurdur’ deniliyorsa, ‘galat’ ancak bir yanlış kullanımın uzun sürede yerleşmesi, yaygınlaşması ile olur; bu durum ise pek yenidir. Yineleyelim; kimi şirketlere, gazetelere atanan kişilere ‘kayyım’ denilir. Hukuki bir terimdir. ‘Kayyum’ ise Allah’a atfedilen sıfatlardan birisidir. Yok siz eğer, ‘eh bu kişiler de yetkileri bakımından öyle değil mi?’ diye mizah yapıyorsanız bilemem. Yanlışın bir anlamı olduğunu ve bunun Cumhuriyet’e yakıştığını sanmıyorum.”

Cumhuriyet gazetesi, tüm bu uyarılara karşın “kayyum” sözcüğünü kullanmaktan, Okur Temsilcisi de kendi görüşünü savunmaktan vazgeçmedi. Güray Öz, 7 Aralık’ta eleştiri dozunu iyice yükselterek gazete yönetimine şöyle seslendi:
“Değerli arkadaşlar; haberlerde, yazılarda kullandığınız ‘kayyum’ sözcüğü yanlıştır. Türk Dil Kurumu sözlüklerinde kayyım ve kayyum aynı anlamda birleştirilmişse de 12 Eylül öncesi sözlüklerde ve imla kılavuzlarında kayyım tercih edilmiştir. Farklı anlamların aynı sözcükte birleştirilmesi dili zenginleştirmez, yoksullaştırır. Kayyum, Allah’ın sıfatlarından birisidir. Kayyım ise hukuki bir terimdir; bir şirkete usulsüzlüğü saptanan ya da soruşturulan yöneticiler yerine atanan kişilere verilen addır. Neden yanlışta ısrar edildiğini ben de okurlar da anlamakta zorlanıyoruz.”

Kaynaklar ne diyor?
Cumhuriyet gazetesinde tartışma süredursun, bakalım kaynaklar bu konuda ne diyor.
“Kayyum”, Arapça kökenli bir sözcük. Kaynaklarda, “kayyum”un “kıyâm” ve “kayyim” (yerine geçmek, yürütmek) sözünden türediği yazıyor. Türkçe Sözlük’teki açıklaması şöyle: “a. Ar. 1. esk. Cami hademesi. 2. huk. Belli bir malın yönetilmesi ya da belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse.”
TDK’nin ve Dil Derneği’nin sözlüklerinde “kayyum” ve “kayyım” yazımlarının ikisi de doğru sayılıyor. İslam Ansiklopedisi’nde ise “Kayyum”un Allah’ın adlarından biri olduğu belirtilmekle birlikte, bu sözcüğün hukuk terimi olan “kayyım” yerine kullanılan yaygın bir galat durumuna geldiği notu düşülmüş. Meydan Larousse’ta da bu iki sözcük eşanlamlı olarak yazılmış.
Ferit Devellioğlu’nun Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat’inde ise “kayyım” ve “kayyum” sözcükleri önce eşanlamlı gösterilmiş, sonra “Kayyûm” için ayrı bir madde açılarak, “Bâki ve kaim olan, ezeli” anlamında “Allah” diye açıklanmış.
Nijat Özön’ün Güzel Türkçemiz (Milliyet Yayınları, 1986) adlı kılavuzunda “kayyım” ve “kayyum” sözcükleri ayrı ayrı yer alırken, Ömer Asım Aksoy’un Ana Yazım Kılavuzu’nda (Adam Yayınları, 1994) ve Necmiye Alpay’ın Türkçe Sorunları Kılavuzu’nda (Metis Yayınları, 2000) yalnızca “kayyum” yazımına yer verilmiş.
Yürürlükte olan Türk Medeni Yasası ve Türk Ticaret Hukuku’nda, Prof. Baki Kuru’nun Hukuk Muhakemeleri Usulü adlı yapıtında ve Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu’nun Medeni Hukuk kitabında da “kayyum” değil, “kayyım” sözcüğü yer almış. Ayrıca Prof. Dr. Ejder Yılmaz’ın Hukuk Sözlüğü ile Av. Hüseyin Özcan’ın Ansiklopedik Hukuk Sözlüğü’nde de “kayyım” diye yazılmış…
Bu örneklerden de anlaşılacağı gibi, “kayyum”un yazımı konusunda uzmanlar arasında bir oydaşma bulunmamakla birlikte, hukuk terimi olarak “kayyım” sözcüğünün ağır bastığı görülüyor. Bizim de bu yazım biçimini benimsememiz doğru olur.