Google Play Store
App Store

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Boğaziçi Üniversitesi’nde eylemde olan akademisyenleri ziyaret etti. Özel “Kapıya takılan kelepçe bugünkü saray rejiminin üniversiteye nasıl baktığının fotoğrafıdır” dedi.

Kelepçe rejimin fotoğrafı
CHP Lideri Özel, direnen Boğaziçili akademisyenlere destek oldu. (Fotoğraf: Depo Photos)

Haber Merkezi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dışarıdan yapılan rektör atamalarına ve onların uygulamalarına karşı yaklaşık 4 senedir Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri tarafından sürdürülen nöbetin 971. gününde destek için üniversiteye geldi. Ziyaret sonrası basın açıklamasında bulunan Özel şu ifadeleri kullandı:

Nöbet, kayyumluk binasına, çünkü orada bir rektör yok, bir kayyum var, bir işgalci var şu anda. Kayyumluk binasına sırtının dönen öğretim görevlilerinin, hocaların 15 dakika süreyle sessiz protestosundan ibaret. Ardından da kısa bir açıklama okunuyor. Bu açıklamaya şu anda profesör olmuş ve artık ellerindeki kamu gücüyle zarar veremeyecekleri hocalar katılıyorlar. Öyle de olsun istiyorlar. Yoksa gözü dönmüş, elindeki güçle kime saldıracağını bilemeyen, buradaki kurum kültürünün katili kayyum öğrenci bulursa soruşturma açıyor; disiplin cezası veriyor, okuldan uzaklaştırma cezası veriyor. Oradan bir suç icat edebilirlerse mahkeme açıyorlar, yargılıyorlar. Öğrencileri bezdirip, yıldırıp ya eylem yapmamaya ya da yapanlardan kurtulmaya bakıyorlar. Yine akademik kadro içinden emeği gereği yaptığı akademik katkılar, bilimsel çalışmalar gereği yükselmesi gerekenleri yükseltmiyorlar. Bunu bahane ediyorlar.

Bugüne kadar bu eylemlere katılan bütün akademisyenlere soruşturma, dava açıldı. Can Candan, Tolga Sütlü, Yıldız Silier gibi akademisyenlerin görevleri hukuksuzca sonlandırıldı. Hoca geliyor kapıdan girecek, dersi var giremezsin diyorlar. İşgalci işgal etmiş orayı sokmam içeriye diyor. Bilgisayar mühendisliği anabilim dalı başkanı Prof. Dr. Cem Say'ı arkasını rektörlüğe döktü diye dersine almıyorlar. Mahkeme karar alıyor 2 kez geri dönüyor görevine. Can Candan için 2 kez göreve dönme kararı olmasına rağmen 3. kez görevine son veriliyor.

Bu mücadeleyi bugüne kadar Boğaziçi Üniversitesi, kurumları zarar görmesin diye kendileri halletmek üzere hep ihtiyatlı davrandılar. Ama artık anlaşılıyor ki bu meseleyi daha fazla toplumsallaştırmak lazım. Biz bu konuda Cumhuriyet Halk Partisi olarak bir milyon 600 bin üyemizle, 81 il başkanımızla, 39 ilçe başkanımızla, bütün belediyelerimizle ve bütün milletvekillerimizle ne kadar destek isteniyorsa o kadar vereceğiz. Bu meseleyi toplumsallaştıracağız. Bu kayyuma da, bu kayyum rejimine de, bu saray rejimine de bu yaptıklarını yanına bırakmayacağız. Boğaziçi’ni de Türkiye’yi de size dar edeceğiz. Hodri meydan.”