Fabrikaların etrafında, kentin eteklerinde dolaştıkça derin bir yarılmanın farkına varmamak olası değil. Bir yanda takip ettiğimiz ve içinden çıkılması gün geçtikçe zor hale gelen siyasi gündem. Geniş çaplı tutuklamalar, mahkeme önlerinde geçirdiğimiz günler, ifade hürriyetinin kısıtlanması, gazetecilerin işten atılması, bir katliamı diğer bir katliamla yıkamak için taşınan pankartlar, hapishanelerde hayatları mahvedilen öğrenciler, işkence gören tecavüze uğrayan çocuklar, öldürülen kadınlar. Diğer yanda ise yoksullukla ve yine aynı zulümle devam eden “gündelik hayat.”Bitmeyen bir hayatta kalma mücadelesi. Ertesi gün eve ekmek götürme kaygısı. O evin kirasını ya da kredisini bu ay ödeyebilecekmiyim sorusu. Kar yüzünden kabaran doğalgaz faturası ya da kömür parasını nereden bulacağım korkusu. Ben çalışırken çocuklara yarın kim bakacak endişesi. Hiçbir ihtiyaca yetmeyen asgari ücret. Tam 634 lira. Asgari geçim indirimini de eklesek mesela 700-750 lira. Eh gelsin fazla mesai. Sabahın köründe gir fabrikaya. Gecenin onbirinde çık. Olmazsa sabahla. Ertesi gün yeniden. Ömür bağlansın bir makinanın sesine. Bir ütünün tıslayışına, yahut malların üzerine dökülen gözünün nuruna. Bütün bunlar ile “siyasi” gündem hem birbirinden ne kadar ayrı görünüyor uzaktan bakınca, ama ne kadar birbirine bağlı. Ama bağlamak birbirine bütün bunları ne kadar zor! Bugün konumuz bu ikinci gündemle ilgili.

Son günlerde gerek işçi arkadaşlarla fabrikalara yakın kafelerde büfelerde yaptığımız sohbetlerde gerek e-maillerden bana ulaşan sık karşılaştığım bir soru var. Uzun süredir aynı işyerinde çalışan ve işinden memnun olmayan, bu işyerinden ayrılmak isteyen işçiler ayrılırken kıdem tazminatlarını alıp alamayacaklarını merak ediyorlar. Öncelikle kıdem tazminatı hakkında hükümetin bir kanun tasarı hazırlandığını yakın dönemde Kıdem Tazminatının bir fona devredilmeye çalışıldığını söyleyelim. Bu fonun sonunun da  Tasarrufu Teşvik Fonu, Konut Edindirme Yardımı Fonu(KEY) yahut İşsizli Sigortası Fonu gibi olacağından, yani bizim kıdem tazminatlarının ham hum şaralop, hokus pokus taktiği ile ortadan kalkabileceğinden endişe ettiğimizi belirtelim. Ve dönelim şu an ki kıdem tazminatı hakkımıza.

Kıdem tazminatının süresi deneme süresi dahil işçilerin işe başladıkları gün başlar ve işten çıktıkları güne kadar sürer. Bir işyerinden 12 ay süre ile kesintisiz çalışan işçiler işten çıkartılmaları durumunda kıdem tazminatına hak kazanırlar. Zaman zaman işçilerin kıdem tazminatı hakkına hak kazanmasını engellemek amacıyla, işverenin işçilere 11 aylık sözleşmeler imzalatması son zamanlarda sık başvurulan bir uygulamadır. Bu durum iyi niyet kurallarına aykırı olduğundan işçi 11 aylık sözleşme imzalasa da, 11 ay sonra işten çıkartılıp sonra tekrar aynı işyerine geri alınıyor olsa da kıdem tazminatına hak kazanır. Erkek işçiler askere gitmeleri durumunda kıdem tazminatlarını alabilirler. İşçilerin haklı bir sebep olmadan işten çıkarılmaları durumunda da yine tazminat hakları vardır. Kadın işçiler evlendikleri tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi istekleri ile işi bıraksalar, yani istifa etseler de kıdem tazminatlarını alabilirler. Emekliliğe hak kazanmış işçi kıdem tazminatını alabilir. İşçinin vefatı durumunda varislerinin kıdem tazminatı hakkı vardır.  Yine işçi İş Kanunu’nda belirtilen “haklı nedenlerle derhal fesih”hakkını kullanırsa kıdem tazminatını alabilir. Ancak çalışan kendi isteği ile İş Kanunu’nda belirtilen herhangi bir haklı neden olmadan işten ayrılırsa kıdem tazminatı alamaz. Memnun olmadığı bir işyerinde çalışan ve ayrılmayı düşünen bir işçi bu durumda iki yola başvurabilir.İyi niyetle işverenle bir uzlaşmaya gider, işveren kendisini işten çıkarır ve kıdem tazminatını öder. Eğer bu mümkün değil ise kıdem tazminatını almanın tek yolu bazı emeklilik şartlarını yerine getirmiş olmaktır. Eğer işçi A)506 sayılı kanunun 60’ıncı maddesine göre a) 7000 günü doldurmuşsa (kadın ve erkek olması durumu değiştirmez ve başka bir şart aranmaz)  b)25 yıldır sigortalı ise ve 4500 günü doldurmuş ise B)506 sayılı Kanunun geçici 81/b maddesine göre: bu maddede kadın erkekler için belirtilmiş bulunan ve 5000 ile 7000 arasından değişen gün sayılarına ulaşmış bulunan ve kadın için 20 yıl erkek için 25 yıl sigortalılık süresine ulaşmışsa C)506 sayılı Kanunun geçici 81/c maddesine göre:15 yıldan beri sigortalı olup 3600 günü tamamlamış ise (kadın veya erkek olması durumu değiştirmez) istediği zaman SGK ya başvurarak “kıdem tazminatı alabilir” yazısını isteyebilir. Bu yazı ile işverene giderek kıdem tazminatını alıp işyerinden ayrılabilir. Yıllarca aynı işyerinde çalışıp oraya emek verdiğimize göre şu an kanunla tanınmış haklarımızı sonuna kadar kullanarak kıdem tazminatımızı ardımızda bırakmamakta fayda var. Henüz yasa ile tanınmış haklarımız ortadan kalkmamışken.