Türkiye Kent Konseyleri Platformu, belediyelere kayyum atamalarına tepki göstererek, belediye başkanlarının görevine iade edilmesini istedi

Kent konseylerinden kayyumlara tepki: Hukuk ve demokrasi ön şartımız
Fotoğraf: Arşiv

BİRGÜN İZMİR

Türkiye Kent Konseyleri Platformu (TKKP) tarafından son günlerde belediyelere uygulanan baskılar ve belediyelere kayyum atamaları ile ilgili yapılan açıklamada, “Hukuk ve demokrasi ön şartımız” denildi.

Tüm dünyanın Covid-19 salgınıyla mücadele ettiği günlerde dayanışmaya daha çok ihtiyaç duyulduğu belirtilen açıklamada, "Birlikteliğin temel harcı demokrasi ve hukuk devletidir. Bağımsız yargı demokratik toplumun ve tüm bireylerin barış ve huzur içinde bir arada yaşamasının temel güvencesidir. Demokrasi ve birlikte yaşama koşullarını her geçen gün soluk alınamaz tarzda olumsuz etkileyen gelişmeleri, yargının iktidarın cezalandırma aracı haline getirilerek adil yargılanma hakkının ortadan kaldırılmasını kaygıyla izlemekteyiz. Adil yargılanma hakkı hukuk devletinin vazgeçilmezidir. Avukatlar, gazeteciler, insan hakları aktivistleri mesleklerini icra etmek ve düşüncelerini açıklamaktan dolayı gözaltına alınıp, tutuklanıp, ağır cezalar alıp baskılara uğrarken birlikte yaşama koşullarımıza dinamit koyan silahlı tehditlere, ölüm ve tecavüz listelerine ilişkin yapılan açıklamalara hiçbir hukuki yaptırımın uygulanmaması endişe vericidir" ifadeleri kullanıldı.

"EN ÇOK İHTİYAÇ DUYULAN MESLEK ODALARINA DARBE VURULMAKTADIR"

Meslek odalarının işlevsizleştirilmeye çalışılmasına da tepki gösterilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu süreçte en çok ihtiyaç duyduğumuz güçlü ve güvenilir mesleki, demokratik kitle örgütlerinin varlığına darbe vurulmaktadır. Gerçek demokrasilerde demokratik kitle örgütleri katılımcı demokrasinin ve özgürlükçü ortamın temel taşlarıdır ve kent konseylerinin ana unsurlarıdır. Pandemi süreci ve sonrasında yaşanan ve yaşanacak sorunları aşmamız bu süreçte toplumca ortaklaşmamız ve dayanışmayı güçlendirmemizle mümkündür. Dayanışmaya en fazla ihtiyacımız olan bugünlerde yerelde bunu sağlayacak belediyelerde partizanca ayrıma gidilerek bazı belediyeleri dayanışma sürecinin dışında tutma girişimleri, ödeneklerinin yüzde 50 kesintiye uğratılması ve bazı kentlerimizde belediye başkanlarının görevden alınması, yerlerine kayyum atanması ve devamında gözaltına alınmaları hukuka aykırı bir işlem olduğu gibi demokrasiye, seçme ve seçilme hakkına, toplumsal barışa, kamu sağlığına ve dayanışmaya zarar vermektedir. Sosyal yardım yapan gruplara yapılan saldırılar ne kadar kabul edilemezse, bunu bahane ederek seçilmiş belediye başkanlarını görevden almak, tutuklamak ve yerlerine kayyum atamak da o kadar kabul edilemezdir."

Seçilmiş belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi gerektiği belirtilen açıklamada, "Toplumsal barışa, bir arada hoşgörüyle yaşamaya, demokrasinin ve hukuk devletinin temel kurallarına, seçmen iradesine geri dönülmez zararlar veren bu uygulamalardan bir an önce vazgeçilerek, meslek odalarını işlevsizleştirecek yasal düzenlemelerden vazgeçilmeli, adil yargılanma hakkı güvence altına alınarak bu hakka gölge düşüren davalar yeniden görülmeli, mesleki faaliyetlerinden ve düşüncelerini açıklamaktan dolayı insanlar üzerinde kurulan baskılara son verilmeli, yaşam hakkını ve kişisel özgürlükleri tehdit edenler için yasal soruşturmalar hızla başlatılmalıdır. Kent konseylerimizin içinde rahat soluk alabilecekleri ve faaliyetlerini geliştirerek sürdürebilecekleri demokrasi, hoşgörü ve birlikte yaşam koşullarının sağlanması için bu taleplerimizin takipçisi olacağız" denildi.