CHP’li vekil Gürer, geçen yıl iktidarın ‘rekor’ olarak adlandırdığı kampanya kapsamında dikilen 11 milyon fidanın kuruduğunu belirtti. Kampanyanın orman tahribatına karşı çıkan yurttaşların tepkisini azaltmak için yapıldığını aktaran Prof. Dr. Tolunay, “Tüm ülkede aynı gün 11 milyonun fidan dikilmesi doğru değildi” dedi.

Kestik yaktık kuruttuk!

Gökay BAŞCAN

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 2019 yılında ‘11’inci ayın 11’inde, saat 11’de, 11 milyon fidan dikilecek’ çağrısıyla dikilen fidanların kuruduğunu söyledi. Meclis’e konuyla ilgili önerge veren Gürer, kampanya kapsamında 200 milyon TL masraf edildiğini belirtti.

Gürer, “Adeta bir şova dönüştürülen ve yaklaşık 200 milyon lira masraf yapılan bu kampanyanın ülkemize ve topluma ne kazandırdığının belirlenmesi için geniş çaplı bir analiz yapılması gerek” dedi.

Konunun araştırılması için Meclis’e önerge veren CHP’li Gürer, “Fidan tutturma başarısı sağlanamamıştır. Fidan dikim işini teknik olarak yarışma usulü ile yapmanız olanaksızdır. Yörenin iklim ve toprak koşullarına göre bilgi beceri ve özenle yapılması gereken bir iştir. Usulüne ve tekniğine uygun olarak yapılmaması halinde başarısız olunur yapılan masraf verilen emeğin karşılığını alamazsınız. Fidan dikim sezonu özellikle yağış rejimi düzensiz ve coğrafi koşulları bakımından çok farklılık gösteren ülkemizde kesin bir tarihle başlatılamaz. Yıldan yıla farklılık gösterebilir, ancak kasım ayının başları dikim sezonu için birçok yörede teknik olarak erken bir tarihtir” ifadelerini kullandı.

AYNI TARİHLERDE YAPILMASI YANLIŞ

Kampanya döneminde birçok uyarıda bulunan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, o dönemde söylediklerini hatırlatarak, “İklimsel ve ekolojik şartlar nedeniyle tüm ülkede aynı gün 11 milyon fidanın dikilmesi doğru değil. Her ilde bölgede farklı tarihlerde fidan dikimi yapılabilir” dedi.

KAMPANYANIN AMACI KAMUOYUNUN TEPKİSİ AZALTMAK

Kampanyanın amacına ilişkin konuşan Prof. Dr. Tolunay, “2009 yılında İzmir yangını gibi Kazdağları gibi kamuoyunun yakından ilgilendiği olaylar oldu. Kazdağları’nda 300 bin ağaç kesildi, İzmir’de 6 bin hektar alan yandı. Bu kampanya, kamuoyunu tepkisi azaltmak için yapıldı. Ayrıca bu dikim yapılan alanlara baktığımızda 5 bin hektara karşılık geliyor. Bunun büyük bir çoğunluğu yeniden orman yapılan alan değil. Parklara, okul bahçelerine gibi yerlere dikildi. Yani orman oluşturmadı” ifadelerini kullandı.

ORMANLIK ALANLARI MADENLERE AÇMAMALIYIZ

“Kesiyoruz ama dikiyoruz” anlayışının terk edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Tolunay, “Baktığımız zaman bütün kamu yatırımlarının orman alanlarına yapıldığını görüyoruz. Madencilik gibi faaliyetlerin orman alanlarında yapılmasına izin vermemeliyiz. Ormanları koruyarak ve yeni orman alanlarını genişletmek politik olarak benimsenmeli” diye konuştu.

11 milyon fidanın abartıldığı kadar büyük bir sayı olmadığı hektar olarak küçük bir alana tekabül ettiğini ifade eden Prof. Dr. Tolunay sözlerini şu şekilde sürdürdü: Türkiye’nin en büyük ağaçlandırma kampanyaları 1980’lerde yapıldı. Bir yıl içinde 110 bin hektara ulaşan ağaçlandırmalar yapıldı. Bunların tamamı da ormana dönüşebilecek alanlarda yapılan çalışmalardı. Zaten yıllık ortalama ağaçlandırılan alanı 40 bin hektarlar civarında. Bu kampanyada 5 bin hektarlık alan ağaçlandırıldı.”

***

Ormanların kayıp yılı: 2019

İktidarın kampanya sırasında ‘rekor’ ağaçlandırma söylemlerini ilişkin söylediklerini Orman Genel Müdürlüğü (OGM) verileri çürüttü. 2019 yılının ağaçlandırma verilerine göre geçen yıl orman niteliğinde olmayan 17 bin 871 hektar alan ormanlaştırmak üzere ağaçlandırıldı. Bu değer 1975 yılından günümüze kadar ki en düşük ikinci değer oldu. En düşük değer 1999 yılında 11 bin 529 hektar olmuştu. Bunun yanı sıra ormancılık faaliyetleri dışında kullanıma tahsis edilen ormanlık alan 22 bin 373 hektar oldu.