Galata Köprüsü’nde balık tutanların kimi işsiz, kimi emekli. Amatör balıkçıların sayısı ise artıyor. Bir yurttaş, her gün balık yemekten bıktığını söylese de “Mecburuz” ifadesini kullanıyor.

Keyiften değil karnımız doysun diye buradayız

Yaren ÇOLAK

‘Balık tutmak’ denince İstanbul’da ilk akla gelen yerlerin başında Galata Köprüsü gelir. Sabahın erken saatlerinden itibaren Galata Köprüsü’nde yerini alan yurttaşların kimisi hobi için burada kimisi ise ihtiyaçtan.

Mutfakta tenceresi kaynamayan, sağlıklı gıdaya ulaşamayan yurttaş, Haliç’e olta sallar halde. Hemen hemen her gün balık yiyen yurttaşlar, “Bir süre sonra insan bıkıyor” diyor. Yıllardır Galata Köprüsü’nde balıkçılık yapanların aktardığına göre, balık tutmaya gelenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Pandemide artan işsizliği işaret eden bir balıkçı, “Mesela ücretsiz izne ayrılmış, ne yapsın mecbur buraya geliyor. Hem zamanını değerlendiriyor hem de mutfağında balık pişsin istiyor” ifadelerini kullanıyor.


HER GÜN BALIK YİYORUZ BIKTIK ARTIK

İşsiz olduğu için her gün Galata Köprüsü’ne geldiğini belirten Vedat Değirmenci, şöyle diyor: “Burada tuttuğum balıklar hem ekonomik katkı oluyor hem de yiyecek. Ancak hemen hemen her gün balık yiyoruz. Bıkıyor insan.”

10 yıldır Galata Köprüsü’nde balık tuttuğunu kaydeden bir diğer balıkçı ise pandemide balık tutmaya gelenlerin sayısının artığını vurguluyor: “Önceden hafta içleri bomboş olurdu. Şimdi ise hep kalabalık. Mesela ücretsiz izne ayrılmış ne yapsın mecbur buraya geliyor. Hem zamanını değerlendiriyor hem de mutfağında balık pişsin istiyor.”

EMEKLİ MAAŞIYLA EV DÖNMÜYOR

Yıllardır Galata Köprüsü’nde balık tuttuğunu aktaran başka bir yurttaş, “Buraya gelenlerin hemen hemen hepsi işsiz” diyor ve ekliyor: “Pandemiden dolayı işsiz kalanlar, buradan geçimini sağlamaya çalışıyor. Onun dışında da emekliler sık sık geliyor. Hobi diye gelen de var. Fakat bir emekli maaşıyla ev dönmüyor. Balığın kilosu 40-50 TL oldu.”