Google Play Store
App Store

15 Temmuz sonrası görevlerinden uzaklaştırılan ya da ihraç edilen 100 binin üzerindeki kamu görevlisi için iç hukukta ve AİHM zemininde etkili hak arama yolları OHAL Komisyonu’nun kurulması ile en az 10 yıl süreyle fiilen kapandı

KHK ile işten atılanlara hukuk yolu kapalı!

NURCAN GÖKDEMİR nurcangokdemir@birgun.net @nurcangokdemir

15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası ilan edilen OHAL’le birlikte çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) birçok mağduriyeti de beraberinde getirdi. Hukuksuz KHK’lerle görevlerinden uzaklaştırıldıktan sonra açlık grevine başlayan ve açlık grevlerinin 76. gününde tutuklanan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile ilgili karara tepkiler devam ediyor. İki ismin mücadelesi devam ederken sayıları 100 bini bulan kamu emekçilerinin ise akıbeti belirsizliğini sürdürüyor. FETÖ ile mücadele bahanesiyle başlayan süreç çok kısa bir sürede AKP muhalifi olan tüm kamu emekçilerinin kamudan tasfiye edilmesi sürecine dönüştü.

Hukukilik yerine keyfilik
Söz konusu uygulamalarda hukukilik yerini keyfiliğe bıraktı. Keyfi biçimde işinden olan kamu emekçilerinin hangi yolları izleyeceği ise bilinmezliğini koruyor. “Darbe ve terör” suçlamasıyla açığa alınan, ihraç edilen ve kamuda çalışmaktan da men edilen kamu görevlileri için hak arama yollarının tümü fiilen kapalı. İdare mahkemeleri, ihraçların KHK kaynaklı olması nedeniyle yetkisizlik kararları veriyor, Danıştay yerel mahkeme kararı olmadıkça başvuruları incelemiyor, Anayasa Mahkemesi OHAL kararnamelerinin Anayasa’ya uygunluk denetimi yetkisi olmadığını ileri sürüyor, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) iç hukuk yolları tüketilmediği için başvuruları kabul etmiyor. Atılması gereken adımlar bu şekilde sıralanırken artık ihraç kararlarına OHAL Komisyonu bakacak. Komisyondan çıkacak karara göre hukuki süreç işletilecek; bu da beraberinde birçok sorunu getireceğe benziyor.

Komisyon kararı beklenecek
Sorun olabileceği düşünülen nokta özetle şöyle: Yedi bürokrattan oluşan OHAL Komisyonu’nun 200 binin üzerindeki dosyayı inceleyebilmesi de uzun yıllara yayılacak. OHAL Komisyonu’nun kurulmasının ardından hak arayışının en az 10 yılı kapsayacak bir sürece yayılması bekleniyor. Kamu emekçisi, komisyonun karara bağladığı ve iade kararı almadığı dosyası için önce idare mahkemesine, ardından Danıştay ve Anayasa Mahkemesi’ne başvuracak. Ancak bu yollar tüketildikten sonra AİHM yolu açılabilecek. Öte yandan itirazını Anayasal hakkı olan toplantı ve gösteri yürüyüşleri yoluyla dillendirmek isteyenler de yine OHAL kılıfı adı altında şiddetle karşı karşıya kalıyor.

Açlığa ve işsizliğe mâhkûm edildi
KHK mağdur olan yurttaşların itiraz hakkı da bu süreçte kullanılamaz hale geldi. Kamu emekçilerinin İdare Mahkemesi ve Bölge İdare Mahkemesi’nde sonuçsuz kalan hak arayışları Uluslararası Af Örgütü’nün ve insan hakları örgütlerinin raporlarına da yansıdı.

Nasıl bir yol izlendi, neler oldu?
İşinden atılan, yeniden kamuda çalışma hakkı bir yana özel sektörde bile çalışma hakkı fiilen bulunmayan; pasaportları iptal edilen, aileleri ile birlikte sağlık hizmetine ulaşma olanağı yok edilen kamu emekçileri için çıkmaza giren hukuki süreçler olduğunu ifade ediyor. Söz konusu adımlar ise şöyle:

»Kamu çalışanlarının itirazda bulunabileceği ilk makam olan valilikler başvuruları yanıtsız bırakarak yok saydı.

»İdare mahkemeleri, kanun hükmünde kararnameler yoluyla yapılan ihraçları veya görevden çıkarılmaları idari bir karar olarak kabul etmedi ve yetkisizlik kararı verdi.

»İtiraz makamı Danıştay da yerel idari mahkemelerin incelemediği kararları inceleme yetkisinin olmadığını ileri sürdü.

»Yurttaşların bireysel olarak hak arayışında bulunabildiği Anayasa Mahkemesi ise OHAL kararnamelerinin Anayasa’ya uygunluğunu denetleme yetkisi olmadığı kararını alarak, başvuruların önünü kesti.

»690 sayılı KHK ile mahkemelere yapılacak itirazların OHAL İnceleme Komisyonu’na yapılması zorunluluğunun getirilmesi ile yargıya başvuruların önü tamamen kapatıldı. İktidar dört ay boyunca oyaladıktan sonra tüm üyeleri bürokrat olan komisyonu kurdu. Ancak 200 binin üzerinde olan itirazların görüşülmesi uzun yıllar alacağı iç hukuktaki hak arama yolları fiilen kapanmış oldu.

»AİHM ise iç hukuk yolları tüketilmediği için yapılan başvuruları kabul etmedi. Başta Venedik Komisyonu olmak üzere AİHM’e yapılan “tarafsız ve bağımsız geçici komisyon kurun” çağrısı da karşılıksız kaldı.